KARAMAN’DA KÜLTÜREL VE TARİHSEL DEĞER TAŞIYAN MİMARİYAPILARIN BÖLGE KALKINMASINDAKİ YERİ

Kültürel ve tarihi gelişmeler bir bölgenin kalkınmasında büyük önem taşımaktadır. Güçlü birtarihsel geçmişe sahip olan Karaman, Anadolu Selçuklu Dönemi, Beylikler Dönemi ve OsmanlıDönemi’nde köklü bir gelişim göstermiş olup, mimari yapıları ile günümüzde de izlerini devamettirmektedir. Yapılar incelendiğinde, eserlerin bir kısmı dine, bir kısmı ise eğitime yönelikyapılardır. Bu yapılar, halen aynı hizmete yönelik işlevselliğini koruması nedeniyle, tarihi belgeniteliğindedir. Karaman’daki dini yapıların ve eğitim merkezlerinin,bölgesel kalkınmada,toplumlar için önceliği yadsınamaz bir gerçektir. Her türlü gelişimin eğitimden geçtiğineinanılmıştır. .Tarihimiz incelendiğinde medreselerde yetişmiş çok sayıda bilim adamı bulunduğugörülmektedir. Geçmişte eğitime büyük hizmetler veren yapılar, günümüzde, tarih ve kültürünaynası olmuştur.Karaman şehir merkezinde bulunan, Ak Tekke Camii, Hacıbeyler Camii, Yunus Emre Camii,Dikbasan Camii, Hatuniye Medresesi gibi yapılar günümüzde de topluma hizmet eden yapılardır.Gelecek nesillerin de, bu hizmetten yararlanabilmesi ve tarihe tanıklık edebilmesi için yetkilikurumların yanı sıra, bizlerin de imkanlar dahilinde kültür mirasımıza sahip çıkması boynumuzunborcudur. Küreselleşen dünyamızın hızlı gelişimine uyum sağlamak, milli kültürümüzü tümuluslara tanıtmak, bize ait olan değerleri gelenek ve göreneklerimize bağlı kalarak dünyayaduyurmak bizlerin ve gelecek nesillerin başlıca görevlerindendir.Anahtar Kelimeler: Bölgesel kalkınma, Kültür mirası, Karaman, tarihi belge.GİRİŞGünümüz insanını dehşete düşürecek derecede doğru ve gerçekçi gözlemler yapanmağara insanı, toplu olarak yaşadıkları mağaralardan günümüz mimarisine ulaşmıştır.Binlerce yıllık tarihi geçmişe sahip ülkemizde, birçok uygarlık önemli yerleşimlergerçekleştirmiş ve bunların birçoğu günümüze kadar gelmiştir. Mimari ve kültürel zenginliklerifazla olan ve tanıtım yapan toplumlar da bölgesel kalkınmadan daha fazla pay almaktadır.Anadolu coğrafyası, dünyanın mimari ve arkeolojik açıdan en önemli bölgelerindenbiridir. Bizlere düşen, bu değerleri korumak, tanıtımını hem yurtdışında hem de yurt içinde en iyişekilde yapmaktır. Yerel ve bölgesel değerleri gözeten mimarlık örneklerine çağdaş mimarlıkörneklerini ekleyerek, ülkenin mimari varlığının artırılması, yerleşmelerin bu yolla yaşanabilirkılınması sağlanmalıdır (Kaya 2012).Geçmişten günümüze değin tarihin yaşatılması için, onun belgesi sayılan ve tarihetanıklık eden eserlerin onarımı, restorasyonu ve korunması gerekmektedir. Tarihi ve kültürelmirasına sahip çıkan uluslar, gelişmişlik seviyesine ulaşan uluslardır. Günümüzde gelişmişülkelerde tarihe, arkeolojiye verilen önem, kent dokusunda kendisini hissettirmektedir. Tarihi vekültürel varlıklarımızı korumalı ve korunması gerektiği bilincini çocuk yaşta öğrenmeli veöğretmeliyiz.Yüzlerce yıllık ulu ağaçlar nasıl doğanın nefes almasını sağlıyorsa, tarihi ve kültürelvarlıklarımız da aynı bu ağaçlar gibi yaşanılan yerlere hayat vermektedir. Yaşanmışlıkları dilegetirmektedir.Türklerin çok değişik coğrafi koşullar, değişik kültür çevreleri içinde, uzun zamanaralığında oluşturduğu mimari eserler göz önüne alındığında, Anadolu Türk Mimarisi özel bir yertutmaktadır. Yakın zamana kadar genellikle tek tek eserler üzerinde dururken, bugün konuya dahabüyük ölçekte yaklaşılmakta örneğin, eski bir kentten bu kentin en yalın evine kadar uzanan birbütünlük duygusu içinde değerlendirmeler yapılmaktadır. Ayrıca Türk Kenti - Türk Evi de yalnızfiziksel görüntüsü içinde düşünülmemekte, oluşumundaki siyasal, ekonomik, sosyal yapıylabirlikte verilmeye çalışılmaktadır.


Anadolu’daki yerleşmeler, gelenekler, bölgesel veriler, uygulama ilkeleri ve koşullarabağlı olarak biçimlenirler. Bu oluşum ve biçimlenmede Anadolu insanının yaşamının ve toplumyapısının etkisi açıkça görülür.Birçok ülkede turizmin geliştirilmesine yönelik yalnızca geçmiş mimari değil, günümüzmodern mimari de bir araç olarak kullanılmaktadır. Çöküntü bölgeleri ve gelişmemiş alanlarmodern ve teknolojik mimari eserlerle kentlere kazandırılmakta ve bu alanlar turizm alanınadönüştürülmektedir ( Kaya 2012). Ülkemizde pek çok ilde kültürel değerler henüz su yüzüneçıkmamıştır. Bu illerden biri de Karaman’dır. Karaman, yaklaşık 20 yıl önce il olmasına rağmen,bölgeden uzak birçok kişi tarafından hala Konya‘nın bir ilçesi olarak bilinmektedir. Karamanadına bu dezavantajı avantaja çevirmek Karaman ili için bir hayli faydalı olacaktır. Şöyle ki;Konya’ya gelen yüzlerce hatta binlerce kültürel ve tarihi eser gönüllüsünü aynı vesile ileKaraman’a çekmek hiçte küçümsenmeyecek bir fırsattır. Ancak kültür elçilerinin aracılığı ilegerçekleşebilecek olan bu fırsatı en kısa sürede hayata geçirmek gerekmektedir.Çok eski çağlardan itibaren birçok yerleşime sahne olan Karaman, batı ve orta Anadoluile Çukurova bölgesi arasında ticari ve kültürel açıdan bir köprü oluşturmaktadır. Karaman’ınbölgesel turizminin kalkınması ve kültürel zenginliği bu stratejik konumuna bağlıdır. HattaKaraman’dan geçen birçok seyyah da seyahatnamelerinde bundan bahsederek, bölgenin sosyal,kültürel, tarihsel ve turistik değerlerinin üzerinde durmuştur. Eserlerinde, birçok dine ait mimariyapıların ve önemli yapıtların Karaman’da bulunduğunu ifade etmişlerdir. Örnek olarak; EvliyaÇelebi, Karaman’da bulunan tarihi ve kültürel eserleri incelemiş, Yunus Emre'nin de Karaman’daolduğunu belirtmiştir. Ayrıca, Karaman Kalesi, Aktekke (Mevlana'nın Annesinin mezarınınbulunduğu cami) Camii, Nuh Paşa Camii, Dikbasan Camii, Hacıbeyler Camii, Yunus Emre Camii,Hatuniye Medresesi ve bunlardan başka daha pek çok cami, medrese, çeşme, han, hamam veimaretlerden bahseder. Evliya Çelebi bu tarihi eserlerden bahsederken, Karamanlıların tarihteyaşantılarını, binlerce evliyanın mevcudiyetini ve Yunus Emre'nin merkadi-nin (Mezarının)Karaman'da olduğuna dikkati çekmektedir (Dülgerler, 2000).Karaman’da bulunan tarihsel ve kültürel yapıları dönemlere ve işlevselliklerine göresınıflandırmamız mümkündür. Dönemlere göre ayırdığımızda; İslamiyet öncesi (paleolitik,neolitik, kalkolitik, bronz, demir, Helenistik, Roma, Bizans) ve İslamiyet sonrası (AnadoluSelçuklu, Beylikler, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi) olarak incelenmektedir (Anonim, 2013).İslamiyet öncesi döneme ait olarak Çeşmeli Kilise örneği verilebilir. Günümüzde restorasyonuyapılmış ve ziyaretlere açıktır (Şekil 1).Şekil 1. Çeşmeli Kilise.

İslamiyet sonrası yapıları da, dini yapılar ve sivil yapılar olmak üzere iki sınıftaincelenmektedir. Bu yapıların bir kısmı şehir merkezinde, bir kısmı ise çevre bölgelerdebulunmaktadır. Günümüze kadar sağlam kalabilen yapılar halen işlevselliğini korumaktadır. Zarargörmüş olanları ise belli bakım, onarım ve restorasyondan geçirilmiştir. Bu yapılar, şehrindokusunu ve kimliğini koruması açısından önem taşımaktadır. Ayrıca tarihsel belge niteliği taşıyanbu yapılar, dışarıdan gelen yerli ve yabancı turistlerin bölgesel bilgi edinmelerinde de büyük pay
sahiptir. Bir bölgenin kalkınmasında sanayi, tarım ne kadar etkili ise, kentsel özellikleri, mimaridokusu, tarihsel geçmişi de bir o kadar önemlidir. Çünkü geçmişin izleri bu yapılarda saklıdır.Gelecek nesillere de aktarmak açısından bu yapılar korunmalıdır.İşlevselliklerine göre ayırdığımızda da; sivil yapılar; evler, hamamlar, çeşmeler( TartanEvi, Hürrem Evi, Nalıncılar Evi, Seki Çeşme Hamamı, Süleyman Paşa Hamamı, İbrahim BeyÇeşmesi, İmaret Çeşmesi) gibi yapılardır. Dini yapılar ise camiler, mescitler, medreseler, kiliseler(Aktekke Camii, Hacıbeyler Camii, Saadettin Ali Bey Mescidi, Tol Medrese, Hatuniye Medresesi,Çeşmeli Kilise) olarak karşımıza çıkar.Sivil yapılarKaraman evleriTürk evi kavramı, Osmanlı evi, geleneksel ev kavramlarını içine alan, yüzyıllarınbirikimiyle oluşmuş; içinde yaşanan hayatın tasarımını etkilediği, kendine özgü mimari özellikleriolan bir mesken, konut türüdür. Türk evi çeşitli etkenlerle oluşmuş, Anadolu insanının sosyal vekültürel tarihinin en önemli tanığıdır. Bu bakımdan Karaman, Anadolu’nun konut mimarlığının eneski ve en iyi örneklerine sahiptir. Tarihi, sosyal - kültürel, ekonomik ve çevresel faktörlerKaraman evlerini oluşturan etkenlerdir. Kullanılan malzeme ve yapı elemanları açısından yöreselbir özellikler gösterirken, süsleme açısından da dönemsel özellikler taşımaktadır. Karaman evikültürünü yaşatmak amacı ile tanıtımının uygun bir şekilde yapılası gerekir. Geleneksel evyaşantısını yansıtmak amacı ile de belirli kültürel faaliyetler düzenlenmelidir (Şekil 2)

Dini YapılarCamiler, Mescitler, Medreselerİslam’ın yeni sesi, Mevlana Selçuklu döneminden günümüze kalan en büyük miras veonun manevi dünyasıdır. Karaman da, bu ilahi şahsiyete tam 7 yıl boyunca ev sahipliği yapmış,yaşantısındaki en önemli dönüm noktalarına şahitlik etmiştir. Bu denli kıymetli ve saygın birininuzun yıllar kaldığı ve ailesinin çoğunun mezarlarının Aktekke camiinde bulunması, Karaman’ısadece bu nedenle bile yüceltilip, ön plana çıkarmak için yeterlidir. Mevlana’nın dediği gibi: “Gelyine gel, Ne olursan ol. nasılsan öyle gel.” Ve Yunus Emre’nin de dediği gibi: “Gelene açıktırkapımız, yiyene helaldir lokmamız.”Karaman şehir merkezinde bulunan kültürel değer taşıyan dini mimari yapılaraverilebilecek en güzel örneklerden biri Ak Tekke ve Hacıbeyler Camileridir (Şekil 4).Şekil 4. Aktekke Camii ve Hacıbeyler CamiiSaadettin Ali Bey Mescidi, Karaman il merkezindeki tek Anadolu Selçuklu Dönemiyapılarındandır (Topal,2005). Hatuniye Medresesi ve Türbesi’nin yakınındadır. Mescit, üzerindekitabesini muhafaza ederek günümüze kadar gelen bir yapı olduğundan ziyaretçilerine bilgi vermeözelliği taşır.Ulusal Kop Bölgesel Kalkınma Sempozyumu14-16 Kasım 2013 Konya, s.XX-XXXISBN: XXXXXXSaadettin Ali Bey Mescidi’ni, Anadolu Selçuklu Dönemi mescit mimarisini, taş yazıtınıkoruyarak günümüze kadar gelebilen tek yapı olması nedeni ile başka yapılarla karşılaştırmaimkânı bulunmamaktadır. Bu saygın yapı, Anadolu Selçuklu Dönem’inin bir belgesiniteliğindedir. O döneme ait bilgiler vermekte ve görenlerin dikkatini çekmektedir. Plastiksanatların başlıca kollarından olan taş üzerine işlenmiş kabartmalar, insanlığın varoluşundan beriçeşitli yörelerde ortaya çıkan önemli konular arasında yer almaktadır (Gündoğdu 2008).Diğer bir dini mimari yapı türü ise medreselerdir. Medreseler yapıldığı dönemlerde eğitimeverilen önemi göstermektedir. Karaman da bu yapılara örnek olarak Karaman şehir merkezindekiHatuniye Medresesi ve Ermenek’teki Tol Medresedir (Şekil 5 ve Şekil 6). Karaman Türk dilininbaşkenti olmasının yanı sıra, büyük bir mimari yapı zenginliğine de sahiptir. Bu mimari yapızenginliği, Karaman için kültürel ve turistik bir kaynaktır. Tarihi ve kültürel zenginliklerimizitanıtabildiği miz sürece unutulmayız. İşte Karaman’ın merkezinde bulunan ve tüm görkemiyleayakta duran bir mimari şaheserdir. Medrese ve türbeden teşekkül eden bu eser K


Medrese ve türbeden teşekkül eden bu eser Karamanmerkezinde yer almaktadır (Konyalı,1967).Şekil 5. Hatuniye MedresesiHatuniye Medresesi’nin kapısından içeri girdiğimizde sanki zamanda yolculukyapacağımız hissine kapılmaktayız. 4500 yıllık bir yolculuk gözümüzün önünden akıp geçmekteve bu kültür birikimini geleceğe taşımaktadır.Karaman’daki mimari yapıların çoğunda sanatın birkaç unsuru; mimari, yazı, resim vetezhip sanatları bir arada kullanılmıştır. Aynı dönemlerde böyle bir geleneğin yaşandığını,günümüze ulaşan abidelerde ve yapılmış olan araştırmalarda açıkça görebiliriz.Örneğin,”Karaman, İç Anadolu’da tarihi ve kültürel mirasımızın en yoğun olduğu şehirlerimizdenbiri olup, kültürel ve tarihi eserler açısından büyük bir önem taşır” (Diez ve ark.,1955).Karamanoğulları, medreseleriyle de Selçuklu geleneğini sürdürmüşlerdir. Emir MusaBey’in Ermenek’de yaptırmış olduğu Tol Medrese, iki eyvanlı ve revaklı avlulu bir yapıdır. Ancakportalindeki örgülü kaval silmeleri ve kapı üstündeki penceresi ile Selçuklu portal düzenindenayrılır.Karaman’daki Hatuniye Medresesi ise, Osmanlı Sultanı I. Murad’ın kızı ve KaramanoğluAlaeddin Bey’in hanımı olan Nefise Sultan tarafından 1382’de Numan bin Hoca Ahmed adlı birustaya yaptırılmıştır. İki eyvanlı, sütunlarla taşınan revaklı avlulu yapı, hücrelerinin üstünün kubbeile örtülü olması nedeniyle Osmanlı mimarisinin etkilerini gösterir. Mermer portalin bordüründekisüslemeler ise, Selçuklu döneminden Sivas Gök Medrese portalinin süslemelerini daha sade olarakyineler.


Selçuklu Sanatı XIII. y.y. sonuna değin çok önemli eserler verilerek kuvvetle yaşatılmıştır.Sınırlara yerleştirilmiş olan Türkmen Beylikleri, Selçuklulardan sonra bağımsızlıklarını kazanarakAnadolu Türk mimarisine canlılık getiren yapılar vermişlerdir. Böylece XIV. yy. da sanattarihinde “Beylikler Dönemi” olarak adlandırılan yeni bir dönem başlamıştır.Karamanoğulları dönemindeki abideler, kendi bünyesindeki sanat üslubunda Selçuklugeleneğini sürdürmüştür.Anadolu Selçuklu Dönemi’nin etkisi ile Karamanoğulları dönemine ait mimari yapılardaişlenen taş süslemeler geometrik ağlar, köşeli desenler, kufi yazı örnekleri görülür. Ayrıca palmet,lotus gibi süslemelere de yer verilmiştir. Kesme taş geleneği devam etmektedir (Tolga,1989). Buayrıntılar dönemin özelliklerini yansıtmaktadır. Ayrıca bu dönem süsleme sanatı en güzelörneklerini vermiştir. Hemen hemen tüm mimari yapı türlerinde taş süsleme örneklerinerastlanmaktadır.Osm anlı’nın mimari sanatı dünya ve İslam Mimarisi içerisindeki yeri büyük önemtaşımaktadır. Osmanlı mimarlık tarihi İmparatorluğun çoklu kültürel yapısının bilinci ile ve tarihigelişmeler ile ilişkilendirilerek daha açık bir boyut kazanmıştır.


SONUÇ ve TARTIŞMA


Sahip olduğumuz değerler, bizi kültürel ve turistik açıdan tanıtacak ve dünya çapında birmerkez haline getirecektir. Anadolu gibi bir uygarlıkta her köşesinden tarihin ve kültürünfışkırdığı, çok katmanlı ve çok renkli bir coğrafyada, geleceğimize ışık tutacak çok önemli birkaynağımız vardır ki o da tarihimizdir. Tarih, bir toplum için geçmiş değil, gelecektir. Tarihiyapılarımız, tarihi belge ve bulgularımız, insanoğlu ile birlikte yürür ve ilerler. Bu sebeple kırsalve kentsel kalkınmada tarihi yapılarımızı ve tarihi değerlerimizi en doğru şekilde tanıtıp,markalaştırmalıyız. Bu durum ilimize, sadece maddi anlamda değil, manevi anlamda da pek çokkazanç sağlayacaktır. Zira her tarihsel süreç, kültürel oluşumların, değişimlerin, inançların vebilginin göstergesidir. Karaman, günümüzde eğitim alanında hızlı bir şekilde ilerleyerek, köklü vegüçlü bir tarihe sahip olmasının mükâfatını almaktadır. Bu ilerlemede ve gelişmede tarih, kültür,inanç ve eğitime verilen önem en büyük etkenlerdir. Bu kadar genç bir kentin bu denli köklü birtarihinin olması, geleceğinin de ne kadar güçlü olacağının ispatıdır.

Yeter ki tarihi ve kültürelbirikimlerimize tam anlamıyla sahip çıkıp, koruyalım, tanıtımını en doğru şekilde yapabilelim. Bu çalışma kapsamında, Karaman’da bulunan farklı dönemlere ait farklı ihtiyaçlar doğrultusunda inşaedilmiş mimari yapıların önemi ile tarihi, kültürel, turistik açılardan bölge ve ülke kalkınmasındakiyeri incelenmiştir. Bu nedenle çalışmada, Karaman’da günümüzde ayakta duran ve üzerindeçalışılan örneklerin varlığını tespit ettiğimiz bazı cami, medrese, çeşme, hamam ve kiliseleraraştırıldı.Araştırdı ğımız konuda süsleme malzemesi olarak seçilen taşın, inşaat için uygulananteknik ve mimari yapı özelliklerinin, bu yapıların bölgeye ait karakteristik özeller olduğusaptanmıştır. Bulundukları bölge itibariyle, yapıların kültürel değer taşıdığı gözler önüneserilmektedir. Bu değerlerin tüm ülkemize, hatta tüm dünyaya duyurulması, tanıtılması, günyüzüne çıkarılması ilgililerin başlıca görevleridir.Küreselleşen dünyamızda toplumların kültürel kimlikleri, kültürel zenginliklerinin enönemli göstergelerinden birisidir. Karaman, sahip olduğu anıtları, eski evleri, mimari yapıları,çağdaş koruma ilkeleri doğrultusunda koruyup, yaşattığı ölçüde kültürel mirasına sahip çıkarak,tarihi bir kent kimliğini koruyacaktır. Böylece bölge kalkınmasına da büyük ölçüde katkısağlayacaktır.Yapılan bu tip çalışmalar, sadece geçmişimizin kültür ve sanat dünyasını tanıtmaklakalmayarak, kültür tarihimizin kalıcı olmasına, gelişmesine ve günümüz sanat akımlarını daetkilemesine yardımcı olacaktır.Geçmişimiz ve birikimlerimiz bizi yansıtmaktadır. Geleceğimize ayna tutmakta vegideceğimiz yolun belirleyicisi olmaktadır. İşte bu nedenledir ki, tarih, kültür, gelenekler veyaşanmışlıklar insanoğlunun vazgeçilmez değerlerindendir. Bu değerlere sahip çıkmak,yaşatmak, korumak ve gelecek nesillere aktarımını sağlamak günümüz toplumlarının en önceliklivazifesidir. Mimari yapılarımız, bize geçmişi anlatır, yaşananları tüm ayrıntıları ile haykırır.Zamanın kapıları aralanır.KAYNAKLARAnonim, 2013. Karaman Kültür ve Turizm Müdürlüğü. http://www.karamankulturturizm.gov.tr/25.10.2013 tarihinde erişildi.Aslanapa,O. (1984), Türk Sanatı I, Kervan Yayınları, İstanbul.Denktaş, M. (2000), Karaman Çeşmeleri, KayseriDiez, E., Aslanapa,O., Koman,M.M. (1955), Karaman Devri Sanatı. M.E.B. Eski Eserler veMüzeler Umumi Müdürlüğü Yayınları Seri IV Sayı 2. Ankara.Dülgerler, O.N. (2000) Karamanoğulları Dönemi Mimarisi. Karaman Tarih Kültür Sanat.Karaman Valiliği İl Kültür Müdürlüğü Sayfa 123–211. Karaman.Gündoğdu, H. (2008), Gündoğdu,H.,2008. İkonografik Açıdan Türk Sanatında Rumi ve Palmetler.http://www.turkislamsanatlari.com/te...konografik.asp 12.04.2008 tarihinde erişildi.Kaya, N. (2012), http://www.konutveyapi.com/turizm-ve...html15.10.2012 tarihinde erişildi.Konyalı,İ.H. (1967), Abideleri Ve Kitabeleri İle Karaman Tarihi. Baha Matbaası, İstanbul.Tolga,P. (1989), Türk Mimarisinde Süsleme Sanatı. Haşet Kitabevi, İstanbulTopal,C. (2005), Karaman Kültür Envanteri. T.C. Karaman Valiliği İl Kültür ve TurizmMüdürlüğü, Anka Ajans, Görürler Ofset, Karaman.
Unikop.org.makale