3 sonuçtan 1 ile 3 arası

Konu: Üç Nasihat, Üç Bin Dirhem

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 455.346, Level: 100
    Points: 455.346, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 100,0%
    Overall activity: 100,0%
    Achievements
    SiLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    EMEKTAR KURUCU

    .
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    ISPARTA
    Mesajlar
    18.956
    Points
    455.346
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    10

    Üç Nasihat, Üç Bin Dirhem

    Üç Nasihat, Üç Bin Dirhem
    Zamanın birinde, yeni evlenen gencin biri, ilim öğrenme hevesiyle köyden ayrılır. Uzun bir yolculuktan sonra şehre varıp medrese ararken, işçiye ihtiyacı olan bir zenginle karşılaşır. Zengin iyi para verince, niyetini bozup onun yanında çalışmaya başlar. 20 yıl bunun yanında çalışıp, üç bin dirhem para biriktirir. Sonra köyüne dönmeye karar verir.

    Yolda, konakladığı bir yerde biri, (Bende öyle bir nasihat var ki, bunu alan dünyada ve ahirette rahat eder; fakat bedeli bin dirhem) der. Adam, (Evden ilim öğrenmek için çıkmıştım, bunu öğrenemedim, bari bu nasihati alayım, kalan iki bin dirhem bana yeter) deyip, buna bin dirhem vererek, karşılığında, (Kaza ve kaderde ne varsa o olur! Kaderde olandan başkası başa gelmez) nasihatini alır. Yoluna devam eder. Başka bir konak yerinde, yine böyle birisiyle karşılaşır. Bu da, (Bende öyle bir nasihat var ki, bunu alan dünyada ve ahirette rahat eder; fakat bedeli bin dirhem) diye bağırıp durur. Adam, (Bin dirheme de, bunu alayım, kalan bin dirhem bana yeter) deyip, bin dirhem de ona vererek, karşılığında, (Gönül kimi severse, güzel odur!) nasihatini alır. Yoluna devam ederken, başka bir konaklama yerinde yine birine rastlar. Bu kişi de, (Bende öyle bir nasihat var ki, bunu alan dünyada ve ahirette rahat eder; fakat bedeli bin dirhem) diye bağırıp duruyor. Adam, bu sefer kendisiyle mücadeleye başlar. Bir yandan ilim öğrenememenin acısı, diğer yandan kalan son para! Sonunda ilim öğrenme sevgisi ağır basar, tekrar çalışır kazanırım diyerek, bin dirhem de ona vererek, karşılığında, (Hoşlanmadığın, uygunsuz bir durumla karşılaştığın zaman acele etme!) nasihatini alır.

    Yoluna devam eder. Yolda bir kalabalıkla karşılaşır. Yanlarına vardığında derler ki: (Şu kuyunun içinde bir deli var, yanında da bir kız var. Köyümüzün suyunu kesti. Kim içeri girerse öldürüyor. Bizi bu sıkıntıdan kurtarana, şu çömlekteki altınları vereceğiz.)

    Adamın aklına birinci nasihat olan, (Kaza ve kaderde ne varsa o olur) sözü gelir. Kuyuya iner. Deli, (Sana bir soru soracağım bilirsen suyu açacağım. Bu kız mı güzel, yoksa şu kurbağa mı?) diye sorar. İkinci nasihat hatırına gelir, (Gönül kimi severse güzel odur) der. Deli, (Aferin sana! Şimdiye kadar hep, bu kız güzel dediler, bilemediler, sen bildin) der. Deli, kurbağayı sevdiği için, bu söz hoşuna gider, suyu açar. Adam da, önceki parasından çok fazla olan altınları alıp köyüne döner.

    Evinin penceresinden baktığında, içeride hanımının yanında genç birini şakalaşırken görür. Hemen bıçağına sarılır. Bu sırada, üçüncü nasihat olan (Acele etme!) sözü hatırına gelir. Bıçağı gizleyerek, kapıyı çalar. Hanımı kapıyı açınca, yanındaki gence, (Bak oğlum, baban geldi) der.

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 12.470, Level: 73
    Points: 12.470, Level: 73
    Level completed: 5%,
    Points required for next Level: 380
    Level completed: 5%, Points required for next Level: 380
    Overall activity: 99,9%
    Overall activity: 99,9%
    Achievements
    Ekrem - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Mar 2012
    Yer
    (Ebedi dünyasına göç etti)
    Mesajlar
    964
    Points
    12.470
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    14

    Standart Cevap: Üç Nasihat, Üç Bin Dirhem

    Namaz ve şükür

    Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:

    Hayat hayâldir. Geriye doğru bakınca, geçen ömrümüzün hayâl olduğunu görürüz. Bunun içinde namaz yoksa hiçbir işe yaramaz.
    Namazsız geçen ömürden Allah muhafaza etsin! Hiçbir şey kalmaz geriye. Hâlbuki namaz öyle mübarek bir ibadet ki, insanın yaptığı bütün dünyalıklar, namaz sayesinde ahiretlik oluyor.
    Bu ne büyük nimet, ne büyük devlettir.
    Allahü teâlânın feyizleri, nimetleri, ihsanları, yani iyilikleri, her an, insanların iyisine, kötüsüne, herkese gelmektedir.
    Herkese mal, evlat, rızık, hidayet, irşad ve selamet ve daha her iyiliği fark gözetmeksizin göndermektedir.
    Fark, bunları kabulde, alabilmekte ve bazılarını da almamak suretiyle, insanlardadır. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
    (Allah, kullarına zulüm etmez, haksızlık etmez. Onlar, kendilerini azaba, acılara sürükleyen bozuk düşünceleri, çirkin işleri ile kendilerine zulüm ve işkence ediyorlar.) [Nahl, 33]

    Eğer bizdeki nimet değişirse, dertler, belalar, sıkıntılar başlarsa, bilelim ki biz kendimiz bozulduk, biz kendimiz değiştik.
    Allahü teâlâ, mealen, (İnsanlar gidişlerini bozmazlarsa, Allahü teâlâ da bunlara verdiği nimetlerini değiştirmez) buyuruyor. (Rad 11)

    Ehl-i sünnet itikadını yayanlar, Allahü teâlânın razı olduğu bu yolu yaymakla uğraşanlar, bilsinler ki, çok mümtaz kişilerdir; çünkü Allahü teâlâ rast gele insana, bu kadar kıymetli bir vasfı vermez.
    Bu mümtaz hizmeti, bu mümtaz devleti nasip etti diye çok şükretmeli ki, Allahü teâlâ ellerinden almasın; çünkü Cenab-ı Hak, (Şükrederseniz, nimetlerimi artırırım.
    Şükretmeyip nankörlük ederseniz, azabım çok şiddetlidir) buyuruyor. (İbrahim 7) Bu, vaad-i ilahidir. Allahü teâlâ vaadinden, sözünden dönmez.

    İlâhi kudret karşısında kendi küçüklüğümüzü ve zayıflığımızı düşünerek hareket etmeli. Onun karşısında acizliğimizi ve güçsüzlüğümüzü düşünmeli. Her hususta Ona ihtiyacımız vardır.
    Ona yönelmeli, rızasını dilemeli. Cezasından korkmalı.
    Emirlerini yerine getirmeye çalışmalı; çünkü O, iyilikten başkasını emretmez.
    Yasaklarından kaçınmalı; çünkü O, kötülükten başkasını yasaklamaz.

    İnsan, aciz demektir. İnsanın kemâli, aciz olduğunu idrak etmesindedir. Hadis-i şerifte bildirildi ki:
    (Eyyüb aleyhisselam, yıkanırken üstüne yağan altın çekirgeleri toplamaya başlayınca, Allahü teâlâ “Ya Eyyüb, seni, gani kılmamış mıydım?” diye nida etti. O da, “Evet izzetin hakkı için gani kılmıştın, dedi) Yani (Yâ Rabbi; müstağni olan yalnız sensin. Ben ise perişan, muhtaç ve aciz bir kulunum. Sana karşı olan aczimi ifade etmek niyetiyle altın çekirgeleri topladım) diyor.

    Kaynak: http://www.kevserdenizi.net/forum/na...in-dirhem.html :D
    ---ölüm herkes için bir fırtınadır
    bugün bana esti yarın sanadır
    Şimdi Ruhuma bir Fatiha oku
    sevabı hem sana hem banadır---




    <marquee>facebook>>67.efsane.688 </marquee>

  3. #3
    ***
    DIŞARDA
    Points: 455.346, Level: 100
    Points: 455.346, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 100,0%
    Overall activity: 100,0%
    Achievements
    SiLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    EMEKTAR KURUCU

    .
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    ISPARTA
    Mesajlar
    18.956
    Points
    455.346
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    10

    Standart Cevap: Üç Nasihat, Üç Bin Dirhem

    Başlıkları aynı olabilir abim içerikleri farklı . eklediğin için teşekkür ederim eline sağlık.Dua ile.ALLAH C.C Razı olsun...

Benzer Konular

  1. Nasihat
    By Göz_Yaşım in forum Osmanlı tarihi
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 08.03.11, 22:14
  2. Son Nasihat
    By SiLa in forum Sesli Şiir'ler
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 03.12.10, 14:41
  3. Nasihat
    By Konyevi Nisa in forum Nasihatlar
    Cevaplar: 5
    Son Mesaj: 11.01.10, 08:23
  4. Bereketli On iki Dirhem ...!
    By kamilya in forum Sahabeler
    Cevaplar: 6
    Son Mesaj: 29.10.09, 15:24
  5. Üç nasihat, üç bin dirhem
    By Konyevi Nisa in forum Nasihatlar
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 23.06.09, 22:41

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •