3 sonuçtan 1 ile 3 arası

Konu: "Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin"(Maide:51) nedemek ?

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 9.735, Level: 66
    Points: 9.735, Level: 66
    Level completed: 22%,
    Points required for next Level: 315
    Level completed: 22%, Points required for next Level: 315
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Nuralanur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Jul 2009
    Yer
    xxx
    Mesajlar
    1.617
    Points
    9.735
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    "Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin"(Maide:51) nedemek ?

    Bediüzzaman'a göre, Ehl-i Kitâb'ın kendileri ile değil, dini ile dost olmak yasaklanmıştır! Bediüzzaman Hazretleri, Kur’an'da men edilen “Yahudi ve hristiyanlarla dost olmayın (Maide, 5/51) ayet-i kerimesinin tefsirinde, “Delil, katiü'l-metin olduğu gibi katiü'd-delalet olmak gerektir,” diyerek, yahudiler ve hıristiyanlarla diyalog ve dostluk kurmanın yasak olduğuna dair delilin Kur’an’ın ayetleri gibi sağlam bir metne dayandırılmasına rağmen, kastedilen anlamın kesin olmadığını belirterek , Yahudi ve Hristiyanlarla dost olmaya men değil , tahrif olan yahudilik dini ile yine tahrif olan hristiyanlık dinine dost olmaya men olduğunu belirtmektedir.

    Şayet bu Ayeti Kerimeyi böyle bir anlam verilmemiş olunursa, yine Bediüzzamanın “Ehl-i kitaptan bir haremin olsa elbette seveceksin!” ifadesinde dediği üzere, Ehl-i Kitab hanımları ile evlenmeye ruhsatı belirten (Maide .5/5 ) ayeti ile çelişeceğine vurgu yapmaktadır. Çünkü, hem dost edinmeyin hemde Hanımları ile evlenmenizde bir sakınca olmaz anlayışı, Kur’anın siyak ve sibak bütünlüğünü zedelemektedir. Tefsirin devamında, Asr-ı Sadet döneminde, İslamın yeni nuzülü ile meydana gelen yeni bir Din'in manevi bir inkılaba sebebiyet verdiğini, bundan dolayı Sahabeyi Kiram bütün kıstaslarını "Din" noktasından yapmaktalar ve bu noktadan muhabbet veya düşmanlık beslerlerdi . Buna istinaden , Asrı Saadet döneminde gayri müslimlere muhabbette bir nifak endişesi vardı . Ancak , günümüzde yaşanana inkılabat manevi değil bir nevi medeni ve dünyevi bir inkılabat olduğundan , kıstas olarak medeniyeti nazara almak esastır. Zaten , gayri müslimlerin çoğu da dinlerine bağlı olmadıklarından , onlarla dost olmak , hem medeniyet ve gelişmişlikleri noktasına hemde Dünyevi Barış ve Huzurun temini içindir. Bundan dolayı , Kur’andaki nehiy bunun kesinlikle kapsamamaktadır!

    Bediüzzaman Hazretleri , değişik ırklardan müteşekkil bir milletin saadet ve selametinin dostluktan geçtiğini belirterek, bunun ölçüsünü de; “Fakat mütezellilane (alçalarak) dost olmak değil, belki izzet-i milliyeyi muhafaza ederek, müsafaha elini uzatmaktır,” şeklinde koymaktadır. "Hattâ değil Müslümanlarla, belki dindar Hıristiyanlarla dahi dost olup adâveti bırakmaya çalışıyorum" demektedir. İnkar-ı Uluhiyete karşı , Amerika gibi dine önem veren devletlerle Diyaloğun olması gerektiğine işaret eden Bediüzzaman , bu ülkelerle İslam Kimliğimizi öne çıkararak Hakiki dostlukların sağlanabileceğine vurgu yapmıştır. ( O dönemki Nüfüs oranlarına göre ) 800 milyonluk Hıristiyan Aleminin , 400 milyonluk Müslüman Aleminin Sulh ve selametine şiddetle ihtiyacı olduğunu ve bu vesile ile diğer dinlerinde bu Milletin dostluğunu kazanacağını bildirmiştir.

    Eskiden Hıristiyan devletlerinin ittihad-ı İslâma taraftar olmadıklarını, fakat şimdi komünistlik ve anarşistlik çıktığı için, hem Amerika, hem Avrupa devletleri Kur’ân’a ve ittihad-ı İslâma taraftar olmaya mecburdurlar, demiştir.

    İslam dininin , Hakiki Hıristiyanlıkla bir sorunun olmadığını , belki günümüz Hıristiyanlığı ile başta tevhid noktasında bir sorunun olduğunu , yani İslamiyette sebebler nazara alınmadığından , enaniyetlerin izalesinin kolay olduğunu , halbuki hırsitiyanlıkta vasıtalara kutsiyet atfedildiğinden , Allah ile kul arasında giren vasıtalara bir nevi enaniyet verildiğini , bunun neticesinde hıristiyanlar içinde birçok Reisicumhurun enaniyetini bırakmak zorunda kalmadıklarından , aynı zamanda dindar olabildiğini (Amerikan Cumhurbaşkanı Wilson ile İngiliz Cumhurbaşkanı vekili Lloyd George gibilerin dindar papaz olmaları gibi), halbuki Hakiki bir müminin enaniyeti terk etmesi gerektiğinden, o makamlara gelip Dindarlığını muhafaza etmesinin müşkilatından da bahsetmiştir.

    Sonuç olarak, ehl-i kitapla “din” dostluğu değil, “güzel sıfat, faydalı sanat , teknoloji ve ahlak-ı hasene ” dostluğu, âyetin nehyinin şümulüne girmemektedir. Elbette bir ehl-i kitabın dinine muhabbet duymak, imanın zaafiyetini gösterir. Ama onların meselâ “doğruluk , dürüstlük, emanete sadakat ” gibi sıfatlarına sevgi beslenebilir, teknolojileri hoş karşılanabilir, işbirliğine gidilerek istifade edilebilir. Bunlar, Kur’ân'ın kastettiği “dostluk” kavramının içine girmemektedir.
    Allah’a bin kere hamd olsun. Sonra, ben cemiyetin iman selâmeti yolunda âhiretimi de feda ettim. Gözümde ne Cennet sevdası var, ne Cehennem korkusu. Cemiyetin, yirmi beş milyon Türk cemiyetinin imanı namına bir Said değil, bin Said feda olsun.

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 7.952, Level: 60
    Points: 7.952, Level: 60
    Level completed: 1%,
    Points required for next Level: 198
    Level completed: 1%, Points required for next Level: 198
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    sürur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Sep 2010
    Mesajlar
    1.029
    Points
    7.952
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    17

    Standart Cevap: "Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin"(Maide:51) nedemek ?

    Bediüzzaman'a göre, Ehl-i Kitâb'ın kendileri ile değil, dini ile dost olmak yasaklanmıştır! Bediüzzaman Hazretleri, Kur’an'da men edilen “Yahudi ve hristiyanlarla dost olmayın (Maide, 5/51) ayet-i kerimesinin tefsirinde, “Delil, katiü'l-metin olduğu gibi katiü'd-delalet olmak gerektir,” diyerek, yahudiler ve hıristiyanlarla diyalog ve dostluk kurmanın yasak olduğuna dair delilin Kur’an’ın ayetleri gibi sağlam bir metne dayandırılmasına rağmen, kastedilen anlamın kesin olmadığını belirterek , Yahudi ve Hristiyanlarla dost olmaya men değil , tahrif olan yahudilik dini ile yine tahrif olan hristiyanlık dinine dost olmaya men olduğunu belirtmektedir...............n e tice olarak diyalog kurulabilir sanıırm üsdat son noktayı koyduu
    Sen burada misafirsin.
    Ve buradan da diğer bir yere gideceksin.
    Misafir olan kimse , beraberce getiremediği bir şeye kalbini bağlamaz
    Bu menzilden ayrıldığın gibi, bu şehirden de çıkacaksın.
    Ve keza,bu fani dünyadan da çıkacaksın.
    Öyle ise aziz olarak çıkmaya çalış.
    Vücudunu mucidine feda et.
    Mukabilinde büyük bir fiat alacaksın

  3. #3
    ***
    DIŞARDA
    Points: 9.735, Level: 66
    Points: 9.735, Level: 66
    Level completed: 22%,
    Points required for next Level: 315
    Level completed: 22%, Points required for next Level: 315
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Nuralanur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Jul 2009
    Yer
    xxx
    Mesajlar
    1.617
    Points
    9.735
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: "Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin"(Maide:51) nedemek ?

    Alıntı sürur Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Bediüzzaman'a göre, Ehl-i Kitâb'ın kendileri ile değil, dini ile dost olmak yasaklanmıştır! Bediüzzaman Hazretleri, Kur’an'da men edilen “Yahudi ve hristiyanlarla dost olmayın (Maide, 5/51) ayet-i kerimesinin tefsirinde, “Delil, katiü'l-metin olduğu gibi katiü'd-delalet olmak gerektir,” diyerek, yahudiler ve hıristiyanlarla diyalog ve dostluk kurmanın yasak olduğuna dair delilin Kur’an’ın ayetleri gibi sağlam bir metne dayandırılmasına rağmen, kastedilen anlamın kesin olmadığını belirterek , Yahudi ve Hristiyanlarla dost olmaya men değil , tahrif olan yahudilik dini ile yine tahrif olan hristiyanlık dinine dost olmaya men olduğunu belirtmektedir...............n e tice olarak diyalog kurulabilir sanıırm üsdat son noktayı koyduu
    Güzel yorumun için teşekkürler herkez tarafından yanlış anlaşılan bir konu Rabbim cümlemize anlamayı nasip etsin.
    Allah’a bin kere hamd olsun. Sonra, ben cemiyetin iman selâmeti yolunda âhiretimi de feda ettim. Gözümde ne Cennet sevdası var, ne Cehennem korkusu. Cemiyetin, yirmi beş milyon Türk cemiyetinin imanı namına bir Said değil, bin Said feda olsun.

Benzer Konular

  1. Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 07.03.10, 12:21
  2. """“Haydi Kızlar, Diri Diri Okula”"""
    By Konyevi Nisa in forum Tesettür
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 21.10.09, 14:51
  3. Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 27.06.09, 21:49
  4. “Yahudi ve Hıristiyanları dost tutmayınız
    By Konyevi Nisa in forum Dinimiz ve diğer dinler
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 13.11.08, 14:10
  5. Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 20.09.08, 21:59

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •