Sayfa 2/2 İlkİlk 12
17 sonuçtan 11 ile 17 arası

Konu: Bir Ayet Bir Açıklama...

  1. #11
    ***
    DIŞARDA
    Points: 10.492, Level: 68
    Points: 10.492, Level: 68
    Level completed: 11%,
    Points required for next Level: 358
    Level completed: 11%, Points required for next Level: 358
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Dj Hak_Yolcusu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Üye

    Üyelik tarihi
    Aug 2010
    Yer
    Kayseri
    Mesajlar
    2.142
    Points
    10.492
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Bir Ayet Bir Açıklama...

    “Gerçek şu ki, iman edenler ve Rablerine tevekkül edenler üzerinde onun (şeytanın) hiçbir zorlayıcı-gücü yoktur. Onun zorlayıcı-gücü ancak onu veli edinenlerle, onunla O’na (Allah’a) ortak koşanlar üzerindedir.”

    (Nahl Suresi, 99-100)

    Allah ayetlerinde, şeytanın iman edenler ve Allah’a tevekkül edenler üzerinde hiçbir etkisinin olamayacağını haber vermektedir. Müminler yaşamlarını Allah’ın Kuran’da bildirdiği hükümler üzerine kurdukları için, “Ey iman edenler, Allah’tan korkup-sakınırsanız, size doğruyu yanlıştan ayıran bir nur ve anlayış (furkan) verir…” (Enfal Suresi, 29) ayetiyle bildirildiği üzere şeytanın tuzaklarını, kendilerine hangi yollarla yaklaşacağını Allah’ın izniyle çok iyi görebilirler. Şeytana asla fırsat tanımaz, her zaman her konuda vicdanlarına göre hareket ederler.
    Şeytanın hilesinin zayıf olması ve zorlayıcı bir gücünün bulunmaması, Allah’ın insanlar için yarattığı bir rahmet ve kolaylıktır. Çünkü din ahlakını yaşayan bir insanın karşısında din ahlakına karşı negatif bir güç olarak şeytan vardır. Onun zayıf ve güçsüz olması ise, müminlerin Kuran ahlakını yaşama konusunda bir güçlük yaşamayacaklarının bir göstergesidir. Ancak, bunun için samimi bir iman gerekir. Allah’a teslim olmuş, sabah akşam O’nu zikreden, yeryüzündeki her olayın Allah’ın kontrolünde olduğunu bilen ve ihlasla Rabbimiz’e yönelen müminler şeytanın etkilerine karşı güçlüdürler.
    Ayetin devamında bildirildiği gibi şeytanın etkisi ancak Allah’a şirk koşan ve inkar eden kimseler üzerindedir. Şeytan insanları Allah’ın yolundan döndürmek için çaba harcamaya yemin etmiştir. Dolayısıyla iman etmeyen, insanları Allah’ın yolundan alıkoymaya çalışan, Allah’a ve din ahlakına karşı olan, insanlara Allah’ı, ahireti ve sorumlu oldukları din ahlakını unutturan her kişi şeytanın destekçisi ve dostudur.
    Unutulmamalıdır ki; şeytan Allah’tan bağımsız bir güç değildir. Şeytanı da Allah yaratmıştır ve ancak Allah dilediği için insanlara düşman olmuştur. Allah dilemedikçe de insanlar üzerinde müstakil bir gücü kesinlikle olamaz. Allah şeytanı da insanlar için bir imtihan vesilesi olarak yaratmıştır. Ona uyanlar doğru yoldan uzaklaşacak, vicdanlarının sesine uyarak Allah’ın rızasına uygun hareket edenler ise ebedi kurtuluşa ereceklerdir.
    Notası kayıp bir müziğim bu zamanda,
    Ses tellerim titrer, konuşamam yanında,
    Arzu halimi ancak bilirse O bilir,
    Yarın Hak divanında...

  2. #12
    ***
    DIŞARDA
    Points: 10.492, Level: 68
    Points: 10.492, Level: 68
    Level completed: 11%,
    Points required for next Level: 358
    Level completed: 11%, Points required for next Level: 358
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Dj Hak_Yolcusu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Üye

    Üyelik tarihi
    Aug 2010
    Yer
    Kayseri
    Mesajlar
    2.142
    Points
    10.492
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Bir Ayet Bir Açıklama...

    Onlara iki adamın örneğini ver; onlardan birine iki üzüm bağı verdik ve ikisini hurmalıklarla donattık, ikisinin arasında da ekinler bitirmiştik. İki bağ da yemişlerini vermiş, ondan (verim bakımından) hiçbir şeyi noksan bırakmamış ve aralarında bir ırmak fışkırtmıştık. (İkisinden) Birinin başka ürün (veren yer)leri de vardı. Böylelikle onunla konuşurken arkadaşına dedi ki:
    “Ben, mal bakımından senden daha zenginim, insan sayısı bakımından da daha güçlüyüm.”
    (Kehf Suresi, 32-34)

    Ayetlerde verilen bu örnekle Allah insanların, hidayet ehli bir kişi ile Allah’a iman ettiğini söylediği halde gerçekte inkarcılardan olan bir kişi arasında kıyas yapmalarını istemektedir. Ayette bahsi geçen bağ sahiplerinden biri diğerinden daha zengindir. İşte maldaki bu üstünlük, söz konusu kişinin Allah’a karşı büyüklenmesine, enaniyete kapılmasına neden olmuştur.
    Oysa herşeyi yoktan var eden Rabbimiz mülkün tek sahibidir. Allah mal ve mülk vererek insanları nasıl davranışta bulunacaklarıyla denemektedir. Kimi insanlar bu mal ve mülkü kendi başarıları, çabaları ve zekalarıyla elde ettiklerini zannederek nankörlük yaparlar. Malın çokluğuyla sevinir, bunu insanlar arasında bir böbürlenme ve prestij konusu haline getirirler. Salih müminlerin tavrı ise Al-i İmran Suresi’nde bildirildiği gibidir:

    De ki: “Ey mülkün sahibi Allah’ım, dilediğine mülkü verirsin ve dilediğinden mülkü çekip-alırsın, dilediğini aziz kılar, dilediğini alçaltırsın; hayır Senin elindedir. Gerçekten Sen, herşeye güç yetirensin.”
    (Al-i İmran Suresi, 26)

    Ayette bildirilen bağ sahiplerinden biri, bahçeleri ve ürünleri kendisinin zannederek Allah’a karşı çok büyük bir nankörlükte bulunmuştur. Aslında kendine ait olmayan, Allah’ın yalnızca bir nimet ve deneme konusu olarak verdiği mallara kendince sahip çıkmıştır. Bu sahiplenme duygusu ile şiddetli bir enaniyete kapılmıştır. Allah böbürlenmenin çirkinliğini ayetlerde şu şekilde haber vermektedir:

    Yeryüzünde böbürlenerek yürüme; çünkü sen ne yeri yarabilirsin, ne dağlara boyca ulaşabilirsin. Bütün bunlar, kötülüğü olan, Rabbinin katında da hoş olmayanlardır.
    (İsra Suresi, 37-38)

    Allah Kuran’ın daha pek çok ayetinde böyle kişilerin alacağı karşılığı tarif etmiştir. Bu ayetlerden bazıları şunlardır:

    (Mal, mülk ve servette) Çoklukla övünmek, sizi ‘tutkuyla oyalayıp, kendinizden geçirdi.’ “Öyle ki (bu,) mezarı ziyaretinize (kabre gidişinize, ölümünüze) kadar sürdü.” Hayır; ileride bileceksiniz. Yine hayır; ileride bileceksiniz. Hayır; eğer siz kesin bir bilgiyle bilmiş olsaydınız, Andolsun, o çılgınca yanan ateşi de elbette görecektiniz. Sonra onu, gerçekten yakîn gözüyle (Ayne’l Yakîn) görmüş olacaksınız. Sonra o gün, nimetten sorguya çekileceksiniz. (Tekasür Suresi, 1-8)
    Notası kayıp bir müziğim bu zamanda,
    Ses tellerim titrer, konuşamam yanında,
    Arzu halimi ancak bilirse O bilir,
    Yarın Hak divanında...

  3. #13
    ***
    DIŞARDA
    Points: 10.492, Level: 68
    Points: 10.492, Level: 68
    Level completed: 11%,
    Points required for next Level: 358
    Level completed: 11%, Points required for next Level: 358
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Dj Hak_Yolcusu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Üye

    Üyelik tarihi
    Aug 2010
    Yer
    Kayseri
    Mesajlar
    2.142
    Points
    10.492
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Bir Ayet Bir Açıklama...

    (Bu Kur’an) “Allah çocuk edindi” diyenleri uyarıp-korkutur. Bu konuda ne kendilerinin, ne atalarının hiçbir bilgisi yoktur. Ağızlarından çıkan söz ne (kadar da) büyük. Onlar yalandan başkasını söylemiyorlar.

    (Kehf Suresi, 4-5)

    Kehf Suresi’nin 4. ve 5. ayetlerinde Hıristiyanların Allah hakkındaki büyük iftiralarına dikkat çekilmektedir. Hıristiyanlar ortaya attıkları sapkın teslis inancıyla kendi dinlerini bozmuş ve batıl bir din oluşturmuşlardır. Ayetlerde onların yaptıkları bu büyük tahrifat şu şekilde ifade edilmektedir:
    Ey Kitap Ehli, dininiz konusunda taşkınlık etmeyin, Allah’a karşı gerçek olandan başkasını söylemeyin. Meryem oğlu Mesih İsa, ancak Allah’ın elçisi ve kelimesidir. Onu (’OL’ kelimesini) Meryem’e yöneltmiştir ve O’ndan bir ruhtur. Öyleyse Allah’a ve elçisine inanınız; “üçtür” demeyiniz. (Bundan) kaçının, sizin için hayırlıdır. Allah, ancak bir tek ilahtır. O, çocuk sahibi olmaktan yücedir. Göklerde ve yerde her ne varsa O’nundur. Vekil olarak Allah yeter.
    (Nisa Suresi, 171)
    “Allah çocuk edindi” dediler. O, (bundan) yücedir; O, hiçbir şeye ihtiyacı olmayandır. Göklerde ve yerde ne varsa O’nundur. Kendinizde buna ilişkin bir delil de yoktur. Allah’a karşı bilmeyeceğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?
    (Yunus Suresi, 68)


    İşte Meryem oğlu İsa; hakkında kuşkuya düştükleri “Hak Söz”. Allah’ın çocuk edinmesi olacak şey değil. O yücedir. Bir işin olmasına karar verirse, ancak ona: “Ol” der, o da hemen oluverir.
    (Meryem Suresi, 34-35)
    Kuşkusuz Kehf Suresi’nin bu ayetlerinde ve yukarıdaki ayetlerde dikkat çekilen bu zihniyet tam olarak bir müşrik inancıdır. Kuran’da bildirildiği gibi, Allah, eşi ve benzeri bulunmayan, çocuk edinmekten münezzeh olan, herşeyin tek hakimi ve hükümdarı, göklerin ve yerin Rabbidir. Ahir zamanda yaşayan Müslümanlar, Hıristiyanların, kendi kutsal kitaplarını tahrif ederek ortaya attıkları bu sapkın iddialarının geçersizliğini insanlara anlatmakla yükümlüdürler.
    Notası kayıp bir müziğim bu zamanda,
    Ses tellerim titrer, konuşamam yanında,
    Arzu halimi ancak bilirse O bilir,
    Yarın Hak divanında...

  4. #14
    ***
    DIŞARDA
    Points: 9.735, Level: 66
    Points: 9.735, Level: 66
    Level completed: 22%,
    Points required for next Level: 315
    Level completed: 22%, Points required for next Level: 315
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Nuralanur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Jul 2009
    Yer
    xxx
    Mesajlar
    1.617
    Points
    9.735
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Bir Ayet Bir Açıklama...

    Allah cc razı olsun kardeşim emeğine sağlık
    Allah’a bin kere hamd olsun. Sonra, ben cemiyetin iman selâmeti yolunda âhiretimi de feda ettim. Gözümde ne Cennet sevdası var, ne Cehennem korkusu. Cemiyetin, yirmi beş milyon Türk cemiyetinin imanı namına bir Said değil, bin Said feda olsun.

  5. #15
    ***
    DIŞARDA
    Points: 10.492, Level: 68
    Points: 10.492, Level: 68
    Level completed: 11%,
    Points required for next Level: 358
    Level completed: 11%, Points required for next Level: 358
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Dj Hak_Yolcusu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Üye

    Üyelik tarihi
    Aug 2010
    Yer
    Kayseri
    Mesajlar
    2.142
    Points
    10.492
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Bir Ayet Bir Açıklama...

    “Ve Rabbiniz’den bağışlanma dileyin, sonra O’na tevbe edin. O da sizi, adı konulmuş bir vakte kadar güzel bir meta (fayda) ile metalandırsın ve her ihsan sahibine Kendi ihsanını versin. Eğer yüz çevirirseniz gerçekten ben, sizin için büyük bir günün azabından korkarım.”
    (Hud Suresi, 3)

    Yüce Allah bu ayette Kendisi’nden içi titreyerek korkan, hatalarından ve günahlarından dolayı bağışlanma dileyip, tevbe eden salih müminleri, dünya hayatında en güzel şekilde nimetlendireceğini ve onlara ihsanda bulunacağını bildirmektedir. Ayrıca ayette bağışlanma dilemenin nimet verilmesine vesile olacağına işaret edilmektedir.
    Mümin, kendisini yaratan Yüce Allah’ın büyüklüğünün bilincinde olduğu, O’nun emir ve yasaklarına uyduğu, hatalarından dolayı bağışlanma dilediği, Allah’ın rızasını kazanmak için yaşadığı ve cenneti umut ettiği için daima Allah’ın yardımı ve ihsanı ile karşılık görür. Allah kullarının tüm hayırlı amellerine en güzeliyle karşılık verir. Çünkü Yüce Allah Kendisi için yapılan hiçbir ihsanı karşılıksız bırakmaz.
    Allah’tan bağışlanma dilemek, tevbe etmek salih bir mümin özelliğidir. Bu davranışlar müminin Allah karşısında ne kadar aciz ve zayıf olduğunun farkında olduğunun da bir ifadesidir. Çünkü iman edenler hataları ve eksiklikleri olduğunu ve dünya hayatı boyunca da hata yapabileceklerini bilmekte, bundan dolayı Allah’ın rahmetini dilemektedirler. Mümin, imanı arttıkça kendi hatalarını daha iyi fark etmeye başlar. İçinde bulunduğu durumu daha net kavradığı, Allah korkusu çok daha arttığı için, bir yandan hatalarını düzeltmeye, tekrarlamamaya çalışırken bir yandan da hataları için sürekli olarak bağışlanma diler. İşte şuurlu bir müminin göstermesi gereken davranış budur.
    Ayetin sonunda ise Allah’a iman etmeyen insanların ahirette büyük bir azap ile karşılık bulacakları haber verilmektedir.
    Notası kayıp bir müziğim bu zamanda,
    Ses tellerim titrer, konuşamam yanında,
    Arzu halimi ancak bilirse O bilir,
    Yarın Hak divanında...

  6. #16
    ***
    DIŞARDA
    Points: 9.735, Level: 66
    Points: 9.735, Level: 66
    Level completed: 22%,
    Points required for next Level: 315
    Level completed: 22%, Points required for next Level: 315
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Nuralanur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Jul 2009
    Yer
    xxx
    Mesajlar
    1.617
    Points
    9.735
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Bir Ayet Bir Açıklama...

    Rabbim hatalarımızı kusurlarımızı bilmeyi ve bu hatalardan dolayı rabbize yalvararak af dilemeyi rabbim hepimize ihsan etsin ...

    Emeğine sağlık kardeşim ...Allah cc ebeden razı olsun
    Allah’a bin kere hamd olsun. Sonra, ben cemiyetin iman selâmeti yolunda âhiretimi de feda ettim. Gözümde ne Cennet sevdası var, ne Cehennem korkusu. Cemiyetin, yirmi beş milyon Türk cemiyetinin imanı namına bir Said değil, bin Said feda olsun.

  7. #17
    ***
    DIŞARDA
    Points: 10.492, Level: 68
    Points: 10.492, Level: 68
    Level completed: 11%,
    Points required for next Level: 358
    Level completed: 11%, Points required for next Level: 358
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Dj Hak_Yolcusu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Üye

    Üyelik tarihi
    Aug 2010
    Yer
    Kayseri
    Mesajlar
    2.142
    Points
    10.492
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Bir Ayet Bir Açıklama...

    “Eğer sana şeytandan yana bir kışkırtma (vesvese veya iğva) gelirse, hemen Allah’a sığın. Çünkü O, işitendir, bilendir. (Allah’tan) Sakınanlara şeytandan bir vesvese eriştiğinde (önce) iyice düşünürler (Allah’ı zikredip-anarlar), sonra hemen bakarsın ki görüp bilmişlerdir. (Şeytan’ın) Kardeşleri ise, onları sapıklığa sürüklerler, sonra peşlerini bırakmazlar.”
    (Araf Suresi, 201-202)

    Yukarıdaki ayetlerde, Allah insanları şeytandan gelebilecek olan kışkırtmalara, vesveselere karşı uyarmakta ve insanı şeytandan gelebilecek olan kışkırtmalara karşı koymak için düşünmeye çağırmaktadır. Çünkü bir insanın Allah’ın ayetleri ve çevresini saran yaratılış mucizeleri üzerinde derin derin düşünmesi onu boş düşüncelerden, vesveseden çıkarmaya yetecektir.
    Şeytan müminlerin zihnini boş düşüncelerle oyalamaya çalışır. Amacı, iman eden kimseleri meşgul edip, Allah’ın rızasını kazanabilecekleri faydalı işler yapmalarını engellemektir. Müminler, her an Allah’ın hoşnutluğunu aramaya yönelik bir gayret içerisindedirler. Mümin, yaptığı her işi, “imkanım, aklım, gücüm, sağlığım yerindeyken en iyisini yapayım ki Allah’ın rızasını kazanabileyim” diye düşünerek yapar. İşte şeytan, bu hayırlı işlerden alıkoyabilmek için çeşitli vesveselerle müminin aklına girmeye çalışır. Bu vesveseler genellikle ahireti unutup, dünyevi detaylara dalma eğiliminde olan kişilerde daha etkili olur. Çünkü şeytan gurur, kıskançlık, hırs, enaniyet gibi tamamen dünyaya yönelik hislerle insanı kandırır.
    Halbuki Allah rızası için salih amellerde bulunan ve ahireti hedefleyen bir insanın enaniyet veya hırs yapması çok anlamsızdır. Bu tip hisler tamamen şeytanın oyunudur. Mümin böyle bir vesveseye karşı hemen şeytandan Allah’a sığınmalıdır. Ardından Allah’ın ayette bildirdiği gibi iyice düşünüp, Allah’ı zikretmelidir.
    Ayette geçen “sonra hemen bakarsın ki görüp bilmişlerdir” sözleriyle Rabbimiz, böyle bir ahlak göstermenin müminin aklını ve vicdanını açacağını bildirmektedir. Allah’ın Kuran’da gösterdiği bu kesin çözüme uymayıp bile bile Allah’a sığınmaktan kaçınan ve ısrarla vesvesenin içine dalan kişiler ise, yine ayette bildirildiği gibi şeytanın peşine takılıp, doğru yoldan uzaklaşırlar.
    İnsanın, şeytanın bu oyununu görmesi ve buna Kuran ahlakı ile karşı koyması son derece önemlidir. Aksi halde kendisini bile bile dünyada ve ahirette zarar uğratacak bir sistemin içerisine sokmuş olur. Bunun yerine Allah’ın bildirdiği çözüme uyması ve şeytanın tuzağını geçersiz hale getirmesi ise çok kolaydır. Bu ahlak Allah’ın izniyle kişiye dünyada ve ahirette hem Allah’ın rızasının hem de tüm nimetlerin kapısını açacaktır.
    Ayetin sonunda şeytanın vesveselerine ve kışkırtmalarına uyan insanların ise şeytanın kardeşleri olduğu, samimi olarak düşünmeyen, Allah’ı anmayan bu insanların, şeytan onu nereye sürüklerse oraya gideceği bildirilmektedir.
    Notası kayıp bir müziğim bu zamanda,
    Ses tellerim titrer, konuşamam yanında,
    Arzu halimi ancak bilirse O bilir,
    Yarın Hak divanında...

Sayfa 2/2 İlkİlk 12

Benzer Konular

  1. hıçkırık açıklama
    By SiLa in forum Hastalık Türleri
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 14.12.09, 06:01
  2. Kuşpalazı açıklama
    By SiLa in forum Hastalık Türleri
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 14.12.09, 06:00
  3. Kusmak Açıklama
    By SiLa in forum Hastalık Türleri
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 14.12.09, 06:00
  4. Nefrit Açıklama
    By SiLa in forum Hastalık Türleri
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 14.12.09, 05:59
  5. Bilimsel açıklama
    By Reyhani in forum komik olaylar,ve fıkralar
    Cevaplar: 2
    Son Mesaj: 26.08.09, 08:13

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •