2 sonuçtan 1 ile 2 arası

Konu: Allah’ın rahmetinden asla ümidinizi kesmeyiniz.‏

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 455.346, Level: 100
    Points: 455.346, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 100,0%
    Overall activity: 100,0%
    Achievements
    SiLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    EMEKTAR KURUCU

    .
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    ISPARTA
    Mesajlar
    18.956
    Points
    455.346
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    10

    Allah’ın rahmetinden asla ümidinizi kesmeyiniz.‏




    Bütün hayatımız boyunca bizi üzen, korkutan, kolumuzu-kanadımızı kıran, ümitsizliğe düşüren yığın yığın olaylarla karşılaşıp durmaktayız.

    Üstelik, inancımız ve hayat tarzımızdan dolayı bazen suçlu muamelesi de görebiliyoruz. Zayıf görüldüğümüz için hakarete uğrayabiliyor; şefkatle uzattığımız elimize tokatla karşılık verilebiliyor.
    Ne tarafa dönseniz, kapılar yüzünüze kapatılmış gibidir.

    Böyle anlarda herşeyin bittiğini sanır, kendi hayatınızı omuzlarınızda bir yük gibi hissedersiniz.





    Bütün hayatımız boyunca bizi üzen, korkutan, kolumuzu-kanadımızı kıran, ümitsizliğe düşüren yığın yığın olaylarla karşılaşıp durmaktayız.

    Üstelik, inancımız ve hayat tarzımızdan dolayı bazen suçlu muamelesi de görebiliyoruz. Zayıf görüldüğümüz için hakarete uğrayabiliyor; şefkatle uzattığımız elimize tokatla karşılık verilebiliyor.
    Ne tarafa dönseniz, kapılar yüzünüze kapatılmış gibidir.

    Böyle anlarda herşeyin bittiğini sanır, kendi hayatınızı omuzlarınızda bir yük gibi hissedersiniz.

    Oysa bütün sıkıntılar, dertler, üzüntüler bir imtihan. Dertsiz-tasasız bir hayat nasıl bir imtihansa, bu da öyle bir imtihan. İlk insan Hz. Adem A.S.’la başlamış, kıyamete kadar bütün insanların tabi tutulacağı bir imtihan.


    Ne peygamberlerin, ne de Allah’ın has kulları velilerin uzak kalabildiği bir imtihan. Sabredip vazifelerinden dönmeyenlerin, isyanı aklına bile getirmeyenlerin yüz akıyla çıktıkları bir imtihan.
    Demek ki sıkıntı ve zorluklarla sınanmak genel bir kanun. ‘Niçin böyle?’ sorusu beynimizi kemiriyorsa bilmeliyiz ki:

    Karanlık olmasaydı, aydınlık bilinemezdi.
    Düşmanlar olmasaydı, dostların kıymeti anlaşılamazdı.
    Korkular yaşanmasaydı, ümit etmenin zevkine varılamazdı.
    Kötülükler olmasaydı, iyinin bir anlamı olmazdı.
    Yani zıtlıklar varlığın, varolmanın tabiatında var.


    Düşünün ki, alemlerin yüzüsuyu hürmetine yaratıldığı Hz. Peygamber (A.S.), bir insanı en derinden sarsacak üzüntüler, sıkıntılar, korkular yaşadı. Kovuldu, taşlandı, yaralandı, hakarete uğradı, arkadaşlarını ve hatta evladını toprağa verdi. Peygamberlerin şahı idi ama aynı zamanda bir çile ve sabır peygamberi idi.

    O’nun hayatındaki sıkıntıları da bizim hayatımızdakileri de şüphesiz Allah yarattı. O hiçbir şeyi abes yaratmadığına göre, sıkıntılarımızda da elbette nice hikmet ve sebepler var. Kimini anladığımız, ama çoğunlukla anlayamadığımız sebep ve hikmetler.

    Cenab-ı Rabbu’l-Alemin, Mekke’de üstüste yaşanan sıkıntılardan dolayı Rasulünün kalbini İnşirah Suresi ile rahatlatırken, bizim kalplerimize de sonsuz şefkatiyle fısıldamıyor mu?
    “Biz senin göğsünü açıp genişletmedik mi? Senin belini büken o ağır yükünü indirmedik mi?
    Hem senin şanını da yüceltmedik mi?”


    Demek ki her zorlukla beraber bir kolaylık vardır. Evet kesinlikle zorlukla beraber kolaylık vardır.
    O halde bir işi bitirince, hemen başka işe giriş, onunla uğraş!
    Ve sadece Rabbine rağbet et, O’na yönel!” (İnşirah/

    Rabbimiz bu surede bütün müminleri de zorluğun ardındaki kolaylıkla müjdeleyip, uymaları gereken prensibi bildiriyor.

    Evet; hayatımız boyunca çeşitli zorluklarla karşılaşacağımıza şüphe yok. Korkacak, üzülecek, acı duyacağız. Belki karamsarlığa düşecek, kimi zaman da ümit ve ümitsizlik arasında yalpalayacağız.
    Ama zorluğun bulunması, kolaylığın geleceğine bir işaret. Bu ilahî prensibe inanıp, yılmayacağız.


    Zorlukları kalb genişliği ile karşılayacak, bir işi bitirince veya bir işle ilgili yapabileceğimiz bir şey kalmayınca, gücümüzün yettiği başka işlerle uğraşacak, hem kendimizin hem de diğer insanların dünya ve ahiret mutluluğu için elimizden ne gelirse yapmaya çalışacağız. Çeşitli zararlara maruz kalsak da, bizim gayemiz hep iyilik olacak.

    Gevşekliğe, ümitsizliğe düşmeye hiç gerek yok. Dün, belki sevindiğimiz bir gündü. Belki de “Allah düşmanımın başına vermesin” dedirten günlerden biriydi. Ama herşeyiyle birlikte yaşandı bitti. Neticede yaşadıklarımızı takdir edecek, son kararı verecek olan Allah. Herşey O’nun hükmü altında. Yaşananları O’na havale edip, her an yeni bir başlangıçla yaşamaya devam edeceğiz.

    Başımıza gelen kötü şeylerin hakkımızda hayır olmadığını, ya da kaybedilenlere karşılık neler kazandığımızı kim bilebilir?






    Herşeyi bilen Allah’a sığınıp, O’na güvenip, şu kısacık hayatın zorluklarına sabrederek O’nun huzuruna yüz akı ile çıkmaya çalışmaktan başka çare var mı?


    “Gevşemeyin. Ve üzülmeyin. Eğer inanmış iseniz, en üstün olan sizsiniz.” (Al-i İmran/139)
    “… Allah’ın rahmetinden asla ümidinizi kesmeyiniz. Çünkü kâfirler dışında hiç kimse Allah’ın rahmetinden ümidini kesmez.” (Yusuf/87)


    “Rabbin rahmetinden, sapıklardan başka kim ümidini keser ki?”
    (Hicr/56)
    “Ey kendilerine zarar vermede haddi aşan kullarım! Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin! Allah dilerse bütün günahları bağışlar. Çünkü O çok affedici ve çok merhametlidir.” (Zümer/53)





  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 7.952, Level: 60
    Points: 7.952, Level: 60
    Level completed: 1%,
    Points required for next Level: 198
    Level completed: 1%, Points required for next Level: 198
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    sürur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Sep 2010
    Mesajlar
    1.029
    Points
    7.952
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    17

    Standart Cevap: Allah’ın rahmetinden asla ümidinizi kesmeyiniz.‏

    “Gevşemeyin. Ve üzülmeyin. Eğer inanmış iseniz, en üstün olan sizsiniz.” (Al-i İmran/139)
    “… Allah’ın rahmetinden asla ümidinizi kesmeyiniz. Çünkü kâfirler dışında hiç kimse Allah’ın rahmetinden ümidini kesmez.” (Yusuf/87)

    “Rabbin rahmetinden, sapıklardan başka kim ümidini keser ki?”
    (Hicr/56)
    “Ey kendilerine zarar vermede haddi aşan kullarım! Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin! Allah dilerse bütün günahları bağışlar. Çünkü O çok affedici ve çok merhametlidir.” (Zümer/53)
    Allah razı olsun
    Sen burada misafirsin.
    Ve buradan da diğer bir yere gideceksin.
    Misafir olan kimse , beraberce getiremediği bir şeye kalbini bağlamaz
    Bu menzilden ayrıldığın gibi, bu şehirden de çıkacaksın.
    Ve keza,bu fani dünyadan da çıkacaksın.
    Öyle ise aziz olarak çıkmaya çalış.
    Vücudunu mucidine feda et.
    Mukabilinde büyük bir fiat alacaksın

Benzer Konular

  1. Allah katındaki değeriniz..‏
    By Zümrüt in forum Allah (c.c) Hazretleri
    Cevaplar: 2
    Son Mesaj: 07.12.10, 16:09
  2. Cevaplar: 2
    Son Mesaj: 24.08.10, 15:27
  3. Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 19.05.10, 17:39
  4. Gençler, Kendinizi Allah’ın Rahmetinden Mahrum Etmeyin
    By yagmurdamlasi in forum İslami Konular Ve Kaynaklar
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 03.11.09, 07:01
  5. Allah a gitmezsen‏
    By SiLa in forum Serbest Kürsü
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 12.08.08, 14:09

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •