Bütünüyle dinî kültürle içice olan klasik edebiyatımızda mevlidsîre
hilye
mi'râc-nâme
Hicretü'n Nebi
şefâatnâme
kırk hadis
yüz hadis gibi Hz. Peygamber’le ilgili zengin türlerden biri de "Esmâ-i Nebî"dir. Cenâb-ı Hâkk'ın isimlerinin topluca verildiği Esmâ-i Hüsnâ tarzındaki manzumelere benzer şekilde; hem ALLAH'ın
hem de bütün müslümanların ortak sevgilisi olan Hz. Peygamber'in dînî kültürde yer alan isimlerinin manzum veya mensur
müstakil eserler halinde toplanılması da bir gelenek olmuştur.
İnancın yanındabizzat Hz. Peygamber'in bir hadisi
şâirleri Esmâ-i Nebî konusunda yazmaya teşvik etmiştir. Bir hadiste; Hz. Peygamber'in isim ve sıfatlarını yazan
okuyan ve asan kimsenin evine belâ
hastalık
dert
illet
göz değmesi
haset
büyü
yangın ve yıkıntı gibi şeylerin yaklaşmayacağı gibi; ismi şeriflerinin orada bulunduğu sürece ev halkına fakirlik
zehirlenmek
gam gibi sıkıntıların da gelmeyeceği belirtilir. Bu hadis dolayısiyle Hilye-i Şerifler yanında Esmâ-i Nebî levhaları da asırlarca müslüman evlerinin birer süsü olmuştur.
Hz. Peygamber'in; Kur'ân-ı Kerîm ve hadislerde belirtilen isimleri ile İslâmî kültürde yer alan isimsıfat
künye ve lakapları pek çok mensur esere konu olmuştur. Bu eserlerden en çok şöhret bulanı Süleyman Cezûlî'ye aittir. Hz. Peygamber'in iki yüz bir ismini ele alarak açıklayan bu eseri on altıncı asırda Kara Dâvud İzmitî Türkçe olarak şerhetmiştir. 'Tevfiku Muvakkıfu'l-Hayrat Li-Neyli'l-Berekât Fî-Hidmeti Menbai's-Saâdet(7)" adlı şerh halk arasında kısaca Delâil-i Hayrat Şerhi veya Kara Davut adıyla bilinir. Burada Hz. Peygamber'in en meşhur iki yüz bir adının verilmesine mukabil
bazı eserlerde O'nun bin veya iki bin yirmi ismi olduğu görüşleri de mevcuttur. Zîrâ; isimlerin çokluğu ismi alan kişinin şerefine işaret eder düşüncesiyle
Hz. Peygamber'de mevcut olan bütün sıfatlardan O'nu medheder mâhiyette isimler türetilmiştir.
Yüce Peygamber'in bu türden ve sayısı bini geçen isimlerinin bir kısmı Kur'ân-ı Kerîm'dehadislerde
kendisinden önce gelen mukaddes kitap ve sayfalarda belirtilmiş; bir kısmı Esmâ-i Hüsnâ veya diğer peygamberlerin isimleriyle ortak olmuş
diğerleri de dînî ve edebî kültürümüzde yalnızca O'na has özel adlar olarak kullanılmıştır. Buna göre Hz. Peygamber'in isimlerini aşağıdaki tasnif içinde değerlendirmek mümkündür:
1. Kur'ân-ı Kerîm'deki İsimleri: AhmedEmin
Beşîr
Burhan
Hâtem
Dâî
Rauf
Rahim
Resûlu'r-Rahme
Sirâc
Münîr
Sırât-ı Müstakim
Tâ-Hâ
Yâ-Sîn
Hâ-Mîm
Abd
Urvetü'l-Vüskâ
Kademü's-Sıdk
Muhammed
Müddesir
Müzzemmil
Mustafâ
Müctebâ
Nebiyyü'l-Ümmî
Nezîr
Ni'metullâh
Hâdî.
2. Diğer kitap ve Sayfalardaki İsimleri: İncil'de; AhmedBaraklit
(veya Faraklit)
Hanbatâ
Rûhu'1-Hâk
Rûhu'1-Kuds
Sâhîbü'l-Kâdîb
Sâhîbü'n-Naleyn. Tevrat'ta; Ahyed
Bidbid
Dahûk
Mütevekkil
Muhtar. Zebur'da; İklîl
Cebbar
Hamyâtâ
Hâthât
Kayyim
Mukîmü's-Sünne. Diğer peygamberlere indirilen suhufta; Ehûnâh
Tâbtâb
Müşeffih
Ecîr
Hâtem
Mâzmâz
Munhaminnâ'.
3. Hadislerde Belirtilen İsimleri: AhmedAhyed
Emîn
İmâmü'l Muttakîn
Haşir
Habîbullâh
Râkibül-Burak
Resulü'r-Rahme
Resûlü'r-Râhe
Resûlü'l-Melâhim
Seyyidü'l-Mürselîn
Seyyid-i Veled-i Âdem
Sabık
Şeff
Şâfı'
Müşeffa'
Sâhîbü'l-Hâtem
Tâ-Hâ
Zahir
Âkıb
Abdullah
Kâidü'l Gurri'I-Muhaccelîn
Kuşem
Mâhî
Muhammed
Müddessir
Müzzemmil
Muktefî
Mukaffa
Nebiyyü't-Tevbe
Nebiyyü'r-Rahme
Nebiyyü'l-Melhame
Yâ-Sîn.
4. Esmâ-i Hüsnâ ile Ortak Olan isimleri: EvvelÂhir
Cebbar
Hâmid
Hamîd
Hâk
Habîr
Ra'ûf
Rahim
Şâhid
Şehîd
Şekûr
Sâdık
Azız
Azîm
Afüvv
Alîm
Fettâh
Kuddûs
Kavı
Zû-Kuvve
Kerim
Ekrem
Mübeşşir
Mübîn
Mahmûd
Mü'min
Müheymin
Nûr
Velî
Mevlâ
Hâdî
Yâ-Sîn.
5. Hz. Peygamber'in Diğer Peygamber ve Din Büyükleriyle Ortak Olan İsimleri: Yüce Peygamber'in AhmedMuhammed
Âkıb
Haşir
Mukaffa
Nebiyyü'l-Melhame gibi isimleri yalnızca kendisine hastır. Ancak Rasûlu'llâh
Nebiyyu'llâh
Abdullah
Şâhid
Mübeşşir
Nezîr
Nebiyyü'r-Rahme
Nebiyyü't-Tevbe gibi isimleri diğer peygamberlere de verilmiştir. Bu arada Hz. Âdem'in Safıyyu'Ilâh
Hz. İbrahim'in Halîlu'llâh
Hz. Musa'nın Kelîmu'llâh
Hz. îsâ'nın Rûhu'l-Kuds
Hz. Alî'nin Murtezâ ve Müctebâ
İmâm Gazzâli'nin Hüccetü'l-İslâm isimleri aynı zamanda Hz. Peygamber'in de ismidir.
6. Yalnızca Hz. Peygamber için Kullanılan Tâbirler: Dînî ve edebî metinlerde geçen Fahr-i KâinatFahr-i Âdem
Mefhar-ı Âlem
Ebü'l-Mü'minîn
Hayru'l-Mürselin
Kân-ı Şefaat
Mahbûb-ı Hâk
Muîn-i Beşer
Resûlü's-Sakaleyn
Seyyidü's-Sâdât
Seyyidü'l-Mürselîn
Sultânı Enbiyâ gibi terkipler doğrudan Hz. Peygamber'e işaret eden tâbirlerdir. Bu sebeple kültürümüzde ve edebiyatımızda Yüce Peygamber için kullanılan bu tâbirlerin
sıfat mânâsı dikkate alınmadan birer özel isim olarak telakki edilmeleri ve imlâda da büyük harflerle yazılmasının daha doğru olacağı kanaatindeyiz.
7. Hz. Peygamber'in Edebî Mâhiyetteki İsimleri: Edebî metinlerdeözellikle na'tlarda Hz. Peygamber için sultan
ay
güneş
deniz
inci
gül
bülbül
servi
çerâğ
tabîb gibi motifler ele alınırken; bu teşbih ve istiarelere bağlı terkipler çoğu zaman birer isim olarak kullanılmıştır. Bunlardan bazıları: Meh-i Burc-i Fezâyil
Bedr-i Dücâ
Mâh-ı Münîr
Sadr-ı Bedr-i Kâinat
Âyîne-i Ezel
Mir'ât-ı Huda
Cevheri Zât
Dürre-i Beyzâ
Dürr-i Yetîm
Şems-i Kevneyn
Şems-i Sübhân
Âfitâb-ı Evc-i Dîn
Neyyir-i A'zam
Sehâb-ı Rahmet
Tabîb-i Marîz-i İsyân
Menba-ı Âb-ı Hayât
Nizâmü'l-Âlemîn
Rûh-i-A'zam
Ser-Çeşme-i Kerem
Serv-i Bostanı Dîn
Şâhenşâh-ı Asfiyâ
Ukde-Güşâ gibi.
8. Hz. Peygamber'in İsimleriyle İlgili Bütün Bu Tasniflerin Dışında: O'nun değişik zamanmekân ve topluluklara göre aldığı adlar da ayrı bir kategori teşkil eder. Buna göre Hz. Peygamber'e; Ahmed isminin dünyaya gelmeden önce
Muhammed'in hayatta iken
Mahmûd adının da kendisinden sonra verildiği konu edilir.
Ayrıca Ka'bu'l-Ahbâr'dan nakledilen bilgilere göre Hz. Peygamber: "ehl-i cennet meyânında ABDÜ'L-KERÎMehli berzah indinde ABDÜ'L-CEBBÂR
melâike-i arş lisânında ABDÜ'L-HAMÎD
şâir fıriştegân beyninde ABDÜ'L-MECÎD
peygamberân arasında ABDÜ'L-VEHHÂB
cinniyân içinde ABDÜ'R-RAHİM
şeyâtînde ABDÜ'L-KAHHÂR
cibâlde AB-DÜ'L-HALLÂK
bahrde ABDÜ'L-KÂDÎR
balıklarda ABDÜ'L-KUDDÛS
haşerâtta ABDÜ'L-MUGÎS
vahşilerde ABDÜ'R-REZZÂK
sibâ yani yırtıcı hayvanlarda ABDÜ'S-SELÂM
dört ayaklı hayvanlar indinde ABDÜ'L-MÜ'MİN
kuşlar indinde ABDÜ'L-GAFFAR" isimleriyle bilinmektedir.
Buraya kadar görülebileceği gibi Hz. Peygamber'in gerek edebîgerek dînî; O'nun her yönden maddî ve manevî üstünlüğünü
örnek oluşunu
Hâkk'ın ve Müslümanların sevgisini ifâde eden yüzlerce ismi vardır. Bu isim ve sıfatlar ile mâhiyetleri konusunu ele alan mensur eserler yanında
edebiyatımızda yalnızca bu konu üzerinde yazılmış müstakil manzumeler de vardır.
Prof.Dr. Emine Yeniterzi