NOKTA


1337'de (1918) telif edilmis bir risalenin bir kismidir Ifade-i meram
Bir bahçeye girsem iyisini intihab ederim. Koparmasindan zahmet çeksem hoslanirim. Çürügünü, yetismemisini görsem "Huz ma safa" derim. Muhataplarimi da öyle arzu ederim. Derler:
"Sözlerin iyi anlasilmiyor?"
Bilirim ki, kah minare basinda, kah kuyu dibinde konusuyorum. Neyleyeyim, zuhurat öyle. suaat ve su kitapta mütekellim, aciz kalbimdir. Muhatap, asi nefsimdir. Müstemi, müteharri-i hakikat bir Japondur. Temasa eden bunu düsünmeli. Gayetü'l-gayat olan marifetullahin bir bürhani olan marifetü'n-Nebiyi suaat'ta bir nebze beyan ettik. su risalede maksud-u bizzat olan tevhidin layühad berahininden yalniz dört muazzam bürhanina isaret edecegiz. Hem nazar-i akliyi hads-i kalbiyle birlestirmek için, melaike ve hasrin bir kisim delailine ima ederek, imanin alti rüknünden dördünün birer lem'asini, fehm-i kasirimla göstermek isterim.

Said Nursi

• • •


Allah'a, meleklerine, kitaplarina, peygamberlerine, ahiret gününe, kadere, hayir ve serrin Allah Tealadan geldigine Imân ettim. Ölümden sonra dirilis haktir. Allah'tan baska ilah olmadigina sahitlik ederim. Muhammed'in, Allah'in resulü olduguna da sahitlik ederim.