826- Câbir b. Abdullah (r.a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: Muaz, Rasûlullah (s.a.v) ile birlikte namazını kıldıktan sonra dönüp kavmine imamlık ederdi. Bir gece, Rasûlullah (s.a.v) namazı geciktirdi. Muaz da Rasûlullah (s.a.v) ile beraber namazı kılıp imamlık için kavminin yanına döndü ve Bakara sûresini okumaya başladı. Cemaatten biri Bakara süresini okuduğunu duyunca cemaatten ayrılıp namazı tek başına kılıp çıkıp gitti. Oradakiler: “Ey falan kimse nifak çıkarıyorsun” dediler o ise: Vallahi nifak çıkarmıyorum ama bu durumu gidip Rasûlullah (s.a.v)’e haber vereceğim dedi sonra Rasûlullah (s.a.v)’e gelerek: “Ey Allah’ın Rasûlü! Muaz seninle birlikte namaz kılıp sonra gelip bize imam oluyor. Dün gece Sen namazı geciktirmiştin, Muaz seninle birlikte namaz kılıp bize geldi ve imam oldu ve Bakara sûresini okumaya başladı. Ben bunu duyunca cemaatten ayrıldım ve namazımı kendi başıma kıldım. Biz develerle su taşıyan insanlarız, elimizin emeğiyle geçiniriz” dedi. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v): “Ey Muaz! Sen fitne mi çıkarmak istiyorsun?”“Şu şu sûreleri oku” buyurdu. (Ebû Davud, Salat: 288; Buhârî, Ezan: 61) dedi ve,
827- Ebû Bekre (r.a)’den rivâyete göre, “Rasûlullah (s.a.v) bir sefer korku namazını kıldı arkasındakilere iki rekat kıldırdı, onlar gittikten sonra gelenlere de iki rekat kıldırdı. Böylece Rasûlullah (s.a.v) dört cemaat de ikişer ikişer kılmış oldular.” (Ebû Davud, Salat: 288; Buhârî, Ezan: 61)