Çeken mi galip?
Yoksa çekilen mi...?
Araç değilse aradaki ip...
Kopardıktan sonra kıymeti ne?...
Sen ağlama...
Elimde olsa derdini bir taş gibi bağrıma basarda giderdimyalçın kayalıklarda asırlarca eriyen buzlar gibİ erirde
gönül bağına o derdi bir pınar gibi sunardım...
Sen ağlama...Yine de sen ağlamaıslanmasın gözlerin.. Senin gönlün şu yüksek dağların kayaları gibi yüzyıllarca kalsın yağmur-kar yağdığında yavaş yavaş eriyen sarp kayalar gibi olsun. Senin yüzün durulmuş denizler üstüne düşen ayın şavkı gibi daim dolunay kalsın..
Üzülme..ben sana sayısızca aminler yazdım. Üzülme..
uğruna baş koyduğun RABBİM
başka birilerinin kalemiyle övdü seni...
Konukluğunun kıymeti bilinir...üzülme...Hangi yağmur zamanını beklersin bilmem...?
Hangi çaresiz bekleyişin susgunluğudur bu sessizliğinonu da bilmem..? Sen ağlama...
Nerde bir yağmur yüklü göz görsem içim burkulurdayanamaz yüreyim ezilir
gözlerim dolar...
Sen ağlama...
Sen ağlarken seninle ağlayan gözler vardır...
Seni yazan kalemler anlatan sözler vardır...
ÜZÜLME...
BENİM DEĞERLİM...
SEN AĞLAMA...
"CENNET DOSTUM"....
![]()
Sen ey ilkbahar güzelliğine karşı dudak ısıranhayran olan kimse! Bir de sonbaharın sararmış haline ve soğukluğuna bak!
Yani sen aynadaki son nakşa bak! Bir güzelin ihtiyarlığındaki çirkinliğini ve binanın harabe haline geleceğini düşün de aynadaki yalana aldanma!