***
DIŞARDA
Points: 155.310, Level: 100
Level completed: 0%,
Points required for next Level: 0
Overall activity: 0%
Achievements


Son nefes
Son nefes
Allah son nefesinde gülenlerden eylesin .
Son nefes gelince , şeytan da gelir . Orda bilgi gücümüz yeterli kalmaz .
Bir veli zat ile ünsiyyeti olanların yanına ise o veli zat ve Peygamber aleyhissalatü vesselam da gelir .
Hem şeytan kaçar , hem de muhabbet duygularının doruğa ulaşmasıyla gülerek ve tarifsiz ölüm acılarını duymadan aşık maşukuna kavuşur .
Bu muhabbet-i ilahi Habib-i zişanın kalbinden veliyyulahın kalbine ordan da o veliye bağlı olan kimsenin kalbine akar .
Tıpkı Tapduk emrenin kalbinden Yunus emrenin kalbine akıp Yunus'u derviş yaptığı gibi .
Şimdi ahir zamandayız Tapduk emreler azala azala görünmez ve bilinmez olan Kaf dağının arkasına çekildiler . Zümrüd-i Anka misali .
Amma , bu din kıyamete kadardır . Az olmak , bulunmamak , yok olmak değildir .
Ahir zamanda gerçeğin yerinde gölge oyunları insanları mest edermiş ...
Tasavvuf musikisi (musiki de zurnaya indirgendi ya) , dini musiki (!) , koca koca lakaplı Büyükler , tonlarca kitaplar , uçanlar , kaçanlar pek çok . Ama , insanımızın ahlak talosu , cinnet hali , suç ve suçlu sayısındaki korkutucu artış gözler önünde . Sözler ve bilgiler dimağdan kalbe neden inemez oldu ?
Sayılar yanıltıcı olabilir . Kantitede 1000 yarım 500 ederse de , kalitede 1000 yarım 1 bile etmez .
On yıl evvel yerinde soruşturdum . Yirmibeş milyonluk Tokyo'da yıl içinde bir tek karakolluk olay olmuş . O da , iki İranlı bir biriyle kavga etmişti . Aynı yıl İstanbul'da binin üzerinde cinayet ... diğer suçların sayısını sormayın ... Osmanlı İstanbul'u böyle değildi ...
Eski büyüklerin nazarları , sözleri kalplere tesir ederdi . İnsanlar melek gibi olurlardı . (Evliyanın sözünde Rabbani tesir vardır) sözü kelam-ı kibardır . Yani Yunus'ların sözüdür .
Dervişlik olaydı tac ile zurna
Biz de alırdık otuza kırka
Cabir bin Abdullah radıyallahü anh hazretlerinin rüyası ;
Cabir bin Abdullah hazretleri bir rüya görür. Rüyasında gördüğü üç şey dikkatini çeker, korkar.
Bunlarından birisi besili iri iri ineklerin küçük, zayıf inekleri sağmaları.
İkincisi, suyu kurumuş büyük büyük dereler fakat derelerin çevresinde su varmış gibi yeşilliklerin olması.
Üçüncüsü, büyük büyük camiler ve mimberlerinde putların bulunması .
Bu rüyasını sabah hemen gidip halife Hazreti Ali’ye radıyallahü anh anlatır.
Hz. Ali şöyle tabir eder .
Bu üç şey, bu ümmetin ahir zaman hallerini bildiriyor:
Birincisi, rüşvetin çok artacağına, rüşvetsiz iş görülmeyeceğine işarettir.
İkincisi, dini anlatan âlimlerin halini gösteriyor. İçleri boş, kuru, ilimleri yok. Fakat, kendilerini çok ilim sahibi gösterdiklerinden halkın onları ilim sahibi zannetmelerini gösteriyor.
Üçüncüsü, ahir zamanda din adamları o kadar bozulacak ki, kürsilerden din değil dinsizliği anlatacaklar, dinleyenleri dinden çıkartacaklar.