BİSMİLLAH HER HAYRIN BAŞIDIR…

"Biz dahi başta Ona başlarız.Bu mübarek kelime bir İslam nişanıdır.
Bütün varlıkların hal diliyle söylediği bir zikirdir.
“Bismillah” tükenmez bir kuvvet bitmeyen bir berekettir.
İnsan bir yolcudur...
Yolculuğu ise; Ruhlar aleminden başlayarak anne karnından çocukluktan gençlikten ihtiyarlıktan kabre ve oradan mahşere Oradan da sırat köprüsünden geçip ebede kadar sürer. İnsan bu yolculuğunda hem acizdir ve güçsüzdür düşmanları çoktur. Hem de fakirdir ihtiyaçları pek fazladır.
Madem öyledir; insan bu önemli ve tehlikeli yolculuğunda şu alemin ebedi sahibi ve ezeli hakimi olan ’ın ismini anması gerekir O’nu tanıması lazımdır. Ta ki bütün kâinatın dilenciliğinden ve her hadisenin karşısında titremekten kurtulabilsin.


Evet bu kelime öyle mübarek bir definedir ki: Senin nihayetsiz aczin güçsüzlüğün seni sonsuz kudrete rahmete bağlayıp Kadir-i Rahim’in dergahında güçsüzlüğünü ve fakirliğini en makbul bir şefaatçi yapar.
Evet bu kelime ile hareket eden o adama benzer ki: Askere kaydolur Devlet namına hareket eder. Hiçbir kimseden korkusu kalmaz. Kanun namına devlet namına der her işi yapar her şeye karşı dayanır.
Her şey namına hareket eder her şey hal diliyle “Bismillah” der nasıl?
Nasıl görsen bir tek adam geldi bütün şehir ahalisini zorla bir yere götürdü zorla işlerde çalıştırdı. Kesinlikle bilirsin ki o adam kendi namıyla kendi kuvvetiyle hareket etmiyor.
Belki o bir askerdir devlet namına hareket ediyor.

Aynen öyle de zerrecikler gibi tohumlar çekirdekler başlarında koca ağaçları taşıyor dağ gibi yükleri kaldırıyorlar.
Demek her bir ağaç “Bismillah” der.
Rahmet hazinesinin meyvelerinden ellerini dolduruyorlar bize tablacılık ediyorlar.
Her bir bostan “Bismillah” der Kudret Mutfağından bir kazan olur ki çeşit çeşit pek çok lezzetli yemekler farklı yiyecekler içinde beraber pişiriliyor.
Her bir inek deve koyun keçi gibi mübarek hayvanlar “Bismillah” der Rahmetin bolluğundan bir süt çeşmesi olurlar. Bizlere Rezzak yani rızk veren Rabbimiz namına en hoş en güzel ve en temiz gıdayı takdim ediyorlar.

Her bir bitki ağaç ve otların ipek gibi yumuşak kök ve damarları “Bismillah” der. Sert olan taş ve toprağı deler geçer. namına Rahman namına der her şey ona hizmetkar olur.
Havada dalların yayılması ve meyve vermesi gibi; o sert taş ve topraktaki köklerin mükemmel bir kolaylıkla yayılması ve yer altında yemiş vermesi hem şiddetli sıcaklığa karşı nazik yeşil yaprakların aylarca yaş kalması gösteriyor ki sertlik ve sıcaklık dahi emir altında hareket ederler. O ipek gibi yumuşak damarlar birer Asa-yı Musa (A.S.) gibi; “Asanı taşa vur” (Bakara-60) emrine uyarak taşları şakk eder.
Ve o sigara kağıdı gibi ince nazenin yapraklar birer aza-yı İbrahim(A.S.) gibi ateş saçan sıcaklığa karşı: “Ey ateş! İbrahim için serin ve selametli ol!” (Enbiya-69) ayetini okuyorlar.
Madem her şey manen “Bismillah” der namına ’ın nimetlerini getirip bizlere veriyorlar; biz dahi “Bismillah” demeliyiz. namına vermeli ve namına almalıyız.
Öyle ise namına vermeyen gafil insanlardan almamalıyız.