***
DIŞARDA
Points: 42.870, Level: 100
Level completed: 0%,
Points required for next Level: 0
Overall activity: 4,9%
Achievements


Zalim ve Mazlum
“Herkes kendi kazandıklarına karşı bir rehindir” (Tur:21) Allah-u Zülcelâl kuluna dünyada yaptığı amele göre Kıyamet gününde muamele edecektir. Bizden öncekilerden ibret almak suretiyle kendimizi ahirete hazırlamamız lazımdır. Beni İsrail'in cebbarlarından bir tanesi Allah'ı tanımıyordu. Allah'ın, ölümün, Azrail'in var olduğunu duymuştu fakat, sanki yokmuş gibi gaflet ve keyfu sefaya dalmıştı. Bir gün aniden baktı ki bir adam evine izinsiz olarak girmiş.
Yerinden heyecan ve gazapla kalkıp onun karşısına dikildi. Benim köşkümün etrafında bekçiler, korucular var, sen nasıl izinsiz olarak buraya giriyorsun diye ona kızdı. O zat ise hiç tavrını değiştirmeden: "Ben senin korkutacağın kişilerden değilim, ben cebbarlardan korkmam" dedi. Böyle biraz konuşunca, o adam onun Azrail olduğunu anlayıp: -Beni nereye götüreceksin? Diye sordu. Azrail: -Dünyada ne amel yapmışsan seni ona göre bir yere götüreceğim, dedi. Adam: -Ben salih bir amel yapmadım, deyince, Azrail (Aleyhisselam): -Senin etini pişirecek ateşe götürüyorum, dedi. Aralarında bu konuşma geçerken, Azrail (as) gazapla onun ruhunu çağırdı, adam düştü ve ayakları titremeye başladı. Onun ailesi bağırmaya, çağırmaya başladılar ama ne fayda?
İşte o gaflet içindeyken, ailesiyle dünya nimetlerinin keyfu sefasını sürerken, Azrail aniden onun göğsünün üzerine oturdu ve canını aldı. Bunun aksine de Miski Baba denilen bir zat vardı. İster misk sürsün, ister sürmesin daima ondan misk kokusu geliyordu. Ona: -Bu koku sana nereden geliyor, bunun sebebi nedir? diye sordular. Şöyle anlattı: -Ben çok güzel bir gençtim. Çok hayalıydım da. Nasıl bir gelin hayasından başkalarıyla konuşamıyorsa ben de hayamdan insanlarla konuşamıyordum.
Bazıları babama: “Bunu bir işe verirsen insanların içine girer de açılır, bu kadar da olmaz, bir kadın gibidir” dediler. Babam da beni çalışmam için bir manifaturacı dükkanına verdi. Müşteriler gelip gidiyorlardı. Bir gün dükkana ihtiyar bir kadın geldi, epey eşya aldı. Bana, “Üzerimde para yok evim buraya yakın, eve gel de sana para vereyim” dedi. Ben de onun arkasına düştüm, evine gittim. Evleri çok büyük bir köşktü. Beni içeri alınca dünyanın en güzel kadınlarından birinin, bir taht üzerine oturmuş olduğunu gördüm. Kadın beni görünce hemen kucakladı. Ona kızıp: “Allah Allah ne yapıyorsun?" dedim Kadın: “Bir şey olmaz" dedi. Ona Allah'tan, cennetten, cehennemden bahsettiysem, nasihatte bulunduysam da anlamadı. Sonunda kadın benim deli olduğumu zannetti ve beni tuvalete sokup yüzümü, vücudumu, elbiselerimi hep pislikle pisledi.
Kendimi o şekilde ondan kurtardım. O gece rüyamda bir adam gördüm. O kadın benim nereme, pislik sürmüş ise o da elini oralara sürdü. Daha sonra: -Biliyor musun ben kimim? dedi. -Hayır bilmiyorum, dedim. -Ben Cebrail'im. Allah beni gönderdi ki o kadın senin nerelerine pislik sürmüş ise ben de elimi oralara süreyim, dedi. Cebrail (aleyhisselam) elini sürdüğü yerler o günden beridir misk kokuyor. Sebebi odur, dedi.
Bakınız, takva, amel-i salih, Allah korkusu, insanı bu dünyada dahi şerefli kılıyor. Birisi dünyada keyfu sefa yaptı, günah işledi, pislik yaptı ama sonu nasıl oldu? Öbürü ise misk kokuyordu. İşte biz de bir saat kadar kısa olan bu dünya hayatı için ebed’ül ebed olan hayatımızı tehlikeye atmamalıyız. Allah-u Zülcelâl hepimize istediği şekilde amel-i salih ve kendi fazlıyla, rızasını nasip etsin, İnşallah. (Amin)
Seyda Muhammed
Mecnun Misali
Leylâ’nın Zülfüne Hemen Gönül Bağlama. Çünkü seni AŞK Çöllerinde Gezdirip Duran Leylâ Değil
Mevlâ’dır Hep…