Cenabı Allah "Biz ona şiiri öğretmedik, O'na yakışmaz da..." âyet-i kerimesi ile Hz. Peygam*berin şiir söylemesini haram kılmıştır. Nasıl oluyor da Hz. Peygamber mes*cidi inşâ ederken şiir söylemiştir?
Hatıra gelmesi muhtemel bu soruya iki şekilde cevap verilmiştir:
a. Hz. Peygamberin söylediği şiir değil, seci'li sözdür,
b. Hz. Resûlullah'ın söylediğinin şiir olduğu kabul edilirse, Hz. Pey*gamber kendi şiir yanmamıştır. Başkalarının yazdığı şiiri söylemiştir. Bu şiir söyleme değil, şiir okumadır. Bu da haram değildir. Cenabı Allah'ın men'-ettiği Hz. Peygamber'in kendi şiirini söylemesidir.
Ayrıca şunu belirtelim ki, arapçada şiir nedir?
Arapça'da şiir Bahir denilen belirli kalıplar içinde uyum sağlanarak söy*lenen vezinli sözlerdir. Buna göre söylenen söz tesadüf eseri bir kalıba uyar*sa kasıt şartı bulunmadığından buna şiir denmez. Yine, seçili olan veciz ifadeler vezne uymadığı takdirde şiir olmamaktadır.
Resûlullah'ın başkasına ait olan bir şiiri tekrarlamasına gelince tam bir beyti aynı kalıplar içinde tekrarladığını ifâde eden bir delile rastlanmamak*tadır.. Hatta, müslüman olan Muallaka şâirlerinden Lebîd'e ait bir şiirin bir" beytinin bir mısraını söylediği ikinci mısraı tamamlamadığı siyer kitapların*da açıkça nakledilmektedir. Bundan da anlaşılıyor ki, Resûlullah şiir söyle*memiş, söylenmiş bir şiirin yarısını şâirlerin söylediğinin en doğrusu diyerek ashabına: "Allah'tan başka her şey yok olacaktır ve yok olmaya mahkumdur" mânasına gelen Lebîd'in mısraını nakletmiştir.

Bazı Hükümler


1. Kâfir beldesinden, İslâm ülkesine hicret caizdir.
2. Tebeanın, reisin etrafında toplanmaları vacıbtır.
3. Namaz vakti nerede girerse girsin orada kılınması caizdir.
4. Koyun ağıllarında (necaset üstünde olmamak şartıyie) namaz kılmak caizdir.
5. Cami yapımı teşvik edilmiştir.
6. Ahş-veriş caiz, gasb memnudur.
7. Allah için teberruda bulunmak meşrudur.
8. Müşriklerin eskimiş olan kabirlerini açmak ve kabristanın yerini sat*mak caizdir.
9. İhtiyaç hâlinde meyveli de olsa ağaçların kesilmesi caizdir.
10. Müşriklerin kabirleri açılıp içindekiler başka bir tarafa taşındıktan son*ra orada namaz kılmak caizdir.
11. Müslüman topluluğun ihtiyacına ait işleri birlikte çalışmak sureti ile yapmaları mümkündür.

454. ...Enes b. Mâlik (r.a.)den demiştir ki:
Mescid'in yeri, Neccâr oğullarına ait bir bahçe idi. Orada, ekin, hurma ağaçları ve müşriklerin kabirleri vardı.
Resulullah (sallellahü aleyhi ve sellem) (bahçe sahiplerine):
"Bana bahçenin fiatını söyleyiniz (ve satınız)" buyurdu.
Bahçe sahipleri:
Biz para istemiyoruz, dediler.
Bunun üzerine, hurma ağaçlan kesildi, ekin (yeri) düzeltildi, müş*riklerin kabirleri de açılıp içindekiler çıkartıldı.
(Râvilerden, Hammâd b. Seleme); hadisin bundan sonraki kısmını, ön*ceki hadiste olduğu gibi aktardı, ancak (önceki hadisin sonundaki) "yardım et" kelimesinin yerine "bağışla" kelimesini söyledi.
(Ebû Davud'un hocası) Musa dedi ki;
Abdül-vâris de bu rivayetin benzerini bize haber verdi. Ancak Abdül-vâris "ekin" kelimesinin yerine "harabe" derdi.
Abdül-vâris bu hadisi, Hammâd'a rivayet ettiğini söylemiştir.

Açıklama


Aslında, bu ve bundan evvelki rivayetler tek hadistir. Sahabî ve Tabiî râvüeri tektir. Fakat, Tâbiûndan olan Ebû't-
Teyyâh'tan sonraki râvîler ayrılmış ve rivayetleri arasında iki farklılık mey*dana gelmiştir. Bunlar:
Birincisi: Önceki rivayette, bahçede harabede, hurma ağaçları ve müş*riklerin kabirleri olduğu beyân edildiği halde bu rivayette "harabe" kelimesinin yerine "ekin" kelimesi kullanılmış*tır, görüldüğü gibi bu farklılık, bir harfin noktasının değişmesi ile hasıl ol*muştur. Hadis-i şerifte bu kısmın düzeltildiği ifâde edildiğine göre "harabe" şeklindeki rivayetin daha sahih olması gerekir. Çünkü ekin zaten düz araziye ekilir.
İkincisi: Önceki rivayetin sonundaki şiir "Ensâra ve muhacirlere yardım et" şeklinde vârid olduğu halde, bu rivayetin so*nunda "Ensâr ve muhacirleri bağışla" şeklinde vârid olmuştur.
Müellifin bu ikinci rivayeti kitabına almaktaki maksadı, bu rivayet fark*lılığına işaret etmektir.

Bazı Hükümler


1. Uygun olan yerler cami yeri olarak seçilebilir, ağaçlar kesilebilir.
2. İslâm öncesi müşriklere ait mezarlığın taşınması ile o yere cami yapı*labilir.
3. Cami inşaatı ve benzeri için arzu edilen arsanın teberru yoluyla alı*nıp cami yapılması daha uygun olur.
4. Cemaat reisinin teb'asına duada bulunması teb'ası için moral kayna*ğı olacaktır.
5. Cami inşaatı için seçilecek yerlerin toplum ihtiyacına karşılık verebi*lecek konumda olmasına dikkat edilmelidir.Cami müslümanların karargahı dır: bütün işleri orda görülmektedir. Bütün bunlara rağmen rızasız yapılamaz; yaparken de birlik ve beraberlik ruhunun tecelli etmesi, caminin imarından daha çok içindeki insanların ruhunun imar edilmesi gereklidir.