Amaç, erkeklerin bu gibi lüks sayılan eşyaya ilgisini azaltmak ve onları hayat adamı olarak her an sahnede çalışır halde görmek*tir. Kaldı ki, ipek yaygıya ve benzeri eşyaya cevaz veya ruhsat ve*rildiği halde, tahrîm hükmü hedefine ulaşmamış olur, Oysa İslâm'ın genel kaidelerinden biri de şudur: Yasaklanan bir şeye vesile ve va*sıta olan veya ona kapı açan her şeyi de yasaklamak gerekir.
İlgili hadîsler:
Huzeyfe (R.A.)'den yapılan rivayette demiştir ki:
«Resûlüllah (A.S.) Efendimiz bizi altın ve gümüş kaplardan (su veya herhangi bir meşrubat İçmemizi ve onlarda yemek yememizi ipek ve dîbac (atlas denilen kalınca ipekten dokunmuş) elbise gi-lyinmemizi, bunların üzerinde oturmamızı yasakladı.»
Hz. Ali (R.A.)'den yapılan rivayette, demiştir ki: «Resûlüllah (A.S.) Eefendimiz meyasir üzerine oturmamı yasakladı.»
Meyasir, daha çok Mısır ülkesinde Kass bögesinde kadınların, kocaları için, binekleri üzerine koyup oturmaları için yaptıkları yu*muşak ipek yüzlü minder, demektir.
Hz. Ömer (R.A.)'den yapılan rivayette, Resûlüllah (A.S.) Efen*dimiz ipek (minder, yaygı ve benzeri şey) üzerine oturmayı men'et-ti, ancak Peygamber (A.S.) işaret ve orta parmağını kaldırıp birleş*tirerek, ancak şu kadarı müstesnadır, dedi.
Buharı hariç beşlerin rivayetinde ise hadîsin son kısmı şu lâfızla tesbit edilmiştir: «Resûlüllah (A.S.) Eefendimiz ipek giyinmeyi yasakladı, sadece iki parmak veya üç parmak veya dört parmak ye*ri (kadar) yasaklamadı.»
Esma (R.A.)'dan yapılan rivayette: O, birtane Tayalise CTayla-san) cübbesi çıkardı ki üzerinde Kisra ülkesine ait birkanş (enin*de) dîbac (kalınca ipek) yaka bulunuyordu ve cübbenin ön iki ka*nadı onunla kaplı idi. Hz. Esma (R.A.), şöyle dedi: «Bu, Resûlüllah (A.S.) Efendimizin (hayatta iken) giyindiği cübbedir. Hz. Âişe'inin yanında idi. O vefat edince, cübbeyi ben aldım. Hasta için onu suya bandırıp (içirmek veya üzerine serpmek suretiyle) şifa dileriz. Muâviye (R.A.)'den yapılan rivayette, demiştir ki: «Resûlüllah (A.S.Î Efendimiz kaplan derisinden (yapılmış eyer, semer, döşek ve benzeri şey) üzerine binmeyi ve az bir parça dışında altın takınmayı yasakladı.»
Hadîsleri açık delâletinden şu hükümler anlaşılmaktadır:
1- Altın ve gümüş kaplardan su içmek veya onlardan yemek yemek haramdır. Bu hususta, erkek ve kadın farkı söz konusu değil*dir.
2- Altın veya gümüş kapları süs eşyası olarak evde bulundur*mak caizdir. Çünkü Resûlüllah (A.S.) sadece onların kullanılması*nı yasaklamıştır.
3- İpek elbise giyinmek ipek yaygı, döşek ve benzeri eşya üzerinde oturmak, erkeklere haramdır; kadınlara mubahtır.
4- At eyerini ipekle kaplamak ve üzerine o vaziyette oturmak da haramdır.
5- Giyilen elbisenin yakası veya kenarları iki veya üç, ya da parmak eninde ipek olursa, buna cevaz verilmiştir. Ancak müctehit imamların farklı tesbit ve ictihadlan olmuştur.
6 - Kaplan derisinden imal edilen eyer, semer ve minder üze*rine oturmak haramdır.
7- Altın işlemeli elbise de giyinmek yasaklanmıştır.Ancak altından imal edilen zînet eşyası, aşırı olmadığı takdirde, kadınlar için takınmaları mubahtır.
Hadîslerin ışığında müctehit imamların ve diğer ilim adamları*nın görüş, tesbit, istidlal ve ihticaclari:
a) Haııefüere göre:
îpek elbise erkeklere haram kılınmıştır. Onlar bu hususta yukarıda geçen hadîslerle istidlal etmişlerdir. Özellikle Hz. Ömer'e (R.A.) S Peygamber (A.S.) Efendimiz tarafından gönderilen kaim ipek kumaştan üstlükle ilgili rivayeti senet olarak seçmişlerdir. Resûlüllah(A.S.) kaim ipketen imal edilmiş hırkayla dışarı çıktığı hadîsinin S ise mensûh olduğunu, yani hükmünün kaldırıldığım ve O'nun bu İ elbiseyi savaşta değil, savaş dışındaki bir günde giydiğini ve ondan J sonra bir daha giymeyip yasakladığını ihticacla tahrim hükmünün ( baki kaldığını belirtmişlerdir.
Savaş halinde ise, İmam Ebû Hanîfe, İmam Ebû Yusuf ve İmam İ Muhammed'e göre, ipek elbise giyinmek haram değildir. Çünkü bu-i! na lüzum vardır. Hem sıcaktan korur, hem düşmanın moralini ba-ı| zar, hem taşınması hafif olur.
Yastık, döşek, minder, yaygı ve benzeri ipek eşyayı kullanmak, | yatmak ve dayanmak İmam Ebû Hanîfe'ye göre mekruh değildir, fi İmam Ebû Yusuf ile İmam Muhammed'e göre, mekruhtur.
Altından mamul zînet eşyasını erkeklerin kullanması haram-| dır. Çünkü Resûlüllah (A.S.) Efendimiz, altınla ipeği tutup kaldıra-| rak ikisinin de ümmetinin erkeklerine haram kılındığını açıklamış-s tır, Ha neftler bu meselede Ahmed b. Hanbel, Ebû Dâvud, Nesâî, îbn | Mâce vs İbn Hibban'm rivayet ettikleri Ali b. Ebî Tâlib (R.A.) ha-I dî&iyle istidlal etmişlerdir. İpek elbise kadınlara haranı kılmmadığı I gibi, altından imal edilen zînet eşyasını takınmak da haram kılm-I mamıştır. Ancak altın ve gümüş kaplan kullanmak, mutfakta sof-[] raya koymak hem erkeklere, hem de kadınlara haram kılınmıştır. I Erkeklerin gümüş yüzük takınmalarına ruhsat verilmiştir..
b) Şâfiîlere göre:
Erkeklerin ipek yaygı ve benzeri eşya üzerinde oturmaları, ipek yastık veya kanepe gibi bir şeye dayamp oturmaları caiz değildir. Ancak arada başka bir kumaş ipeği örter şekilde bulunursa, o tak*dirde bir sakınca yoktur. Bunun gibi, erkeğin, eşine ait ipek döşek üzerinde yatması ve ipek çadır altında oturması da haramdır. Za*rurî hallerde ise buna ruhsat verilmiştir.
Altın ve gümüş kapların kullanılması hem erkekler, hem ka*dınlar için haramdır. İster kabın tamamı, ister büyük bir kısmı al-tın veya gümüş olsun farketmez. O bakımdan bir kaba yama ola*rak yapıştırılan altın veya gümüş süs içinse veya büyük bir yama ihtiyâçtan dolayı ise, o kabın kullanılmasının mekruh olduğu belirtirmiştir.
c) Hanbelîlere göre:
Daha önce de belirttiğimiz gibi, bu mezhebe göre de, ipek ku-. maşı hem namazda seccade olarak, hem de oturmak için yaygı, dö*şek ve benzeri şeylerde kullanmak haramdır . Ancak bunlar kullanıldığı halde kuman namaz yine de sahih sayılır, çünkü na-mızın şartlarından birini ihlâl etmemektedir. Ne var ki, zarurî bir hal olmadığı halde belirtilen hususlarda kullanmak haram olduğum*dan, kullanan kimse büyük günâh işlemiş olur..
d) Mâlikîlere göre:
îpek elbise giyinmek nasıl haramsa, üzerinde oturmak da, iti-mad edilen kavle göre, haramdır. Eşinin ipek döşeği üzerinde onun*la birlikte oturduğu takdirde, bazısına göre, bir sakınca yoktur. Bu mezhebe göre de, altın ve gümüş kap kullanmak hem erkek*lere, hem kadınlara haramdır. Kadınların altından mâmûl süs eşya*sı kullanmaları ise caizdir.
Altın ve gümüş kaplar hakkında .birinci ciltte mezheplerin gö*rüş ve tesbitlerini açıklamış olduğumuzdan burada fazla teferruata inmek istemedik.
Konuyla ilgili hadîslerin sahih olduğu dikkate alınınca, başka bir yorum ve tahlile de gerek görmedik.

Çıkarılan Hükümler:


1- îpek elbiseyi giymek haram olduğu gibi, ipek yaygı, döşek ve "benzeri şeyler üzerinde oturmak da haramdır. Tabii bu tahrîm erkekler içindir.
2- Kadınların, ipek yaygı, döşek ve benzeri şeyler üzerinde oturmaları caizdir. Mezheplerin bu hususta ittifakı vardır.
3- Altın ve gümüş kaplardan su içmek, onlardan yemek yemek ve mutfakta bu maksatla kullanmak haramdır.
4- Altın ve gümüş kaplan süs eşyası olarak evde bulundur-jmak caizdir.
5- Kadınlar altın ve gümüş süs eşyası kullanabilirler, aşırı olmadığı takdirde bunda kerahet yoktur.
6- Altın ve gümüş olmayan kaplara altın ve gümüş yama ve*ya motif konulmuşsa, bu gibi kapları mutfakta kullanmak mekruh*tur. Ancak mezhep imamlarının sözü edilen yama ve motiflerin bü*yüklük ve küçüklüğüne, kullanılırken ağız kısmına gelen yerde olup olmadığına göre, birtakım görüş ve ictihadları olmuştur. Birinci ciltte kısmen onları nakletmiş bulunuyoruz.
7- Elbisenin yaka, yen.ve yırtmaç kısmında üç veya dört par*mak eninde ipek kumaş kullanmaya ruhsat verilmiştir. Müctehitle-rin bu nisbet hakkında da görüşleri biraz farklıdır. Cumhurun da görüşü budur. Ancak Mâlikîler, bu nisbetin biraz daha fazla olma*sında bir sakınca bulunmadığını belirterek garip bir görüş ortaya koymuşlardır.