Bu gece kendimde değilim yine;
Aşkın en kör kuyusundayım
Kimse elimden tutup çıkaramaz
Rabbim tutar elimden O'na kaçarım
Gönlüm feryat ediyor
hali pek derbeder...
Neler söylüyor ah biçare!

Gönlüm başka söyler benim dilim bambaşka
İki dili birleştiremedim
Birleştiremem de
Dillendiremem de
Gölgemden korkarım
Nefsimden korkarım
Uzaktan görenler "deli" bilir beni
Anlayamazlar halimi


Öyle şeyler söylerim ki
Yüreğini sokarım
İncinirsin
Beni “kötü” bilirsin
“Zor” bilirsin
“Baş edilmez” bilirsin
“Başa dert” bilirsin
Varsın öyle bil
“Olduğundan başka görünmek
Yakışır mı sana” deme sakın
O perdeyi ne zor çekerim bir bilsen
Gönlün kavrulur yanar;
Sen başında nöbet tutar
Pencereleri kapar dumanı yutarsın...
Gönül pınarların taşar coşar;
Sen gözyaşınla boşaltırsın...
Kimse bilemez anlayamaz...
Fırtınalar kopar kasırgalar savrulur
Dışarıya esinti bile sızdırmazsın
O zamanlar Rabbime kaçarsın
"Fe firrû İl "
Eller seni deli bilir

Zahir ile batın arasında cereyanda kalan deli…
“Sırrı ifşa etme” der Mevlana
“Sakın ifşa etme

Üç pula satın alırlar
Kıymet bilmez hırpalarlar
Çiğ insanlar anlayamazlar
Bırak sırrın seninle kalsın”

Olmazlara düşmek zor be gülüm
Olmazlarla savaşmak da
"Fe firrû il"
Çare yok başka...