Bir gün Rabia Hatun Mekke yolunda idi. Karşısına biri çıktı ve şöyle dedi:
-Ey hanım , bütün varlığımla sana bağlıyım. Seni seviyorum.
Rabia Hatun ona şöyle dedi:
- Doğru olabilir, ben de aynı şekilde seni seviyorum. Ancak , benim bir kız kardeşim var . O, benden daha güzel. Geriden geliyor.
Bunun üzerine adam geriye dönüp baktı.
O bakarken Rabia Hatun onun yüzüne bir tokat attı , sonra şöyle dedi:
- Benden uzak ol, sahte kahraman ! Sevgimizi iddia ediyorsun
ama dönüp başkasına bakıyorsun ! Seni bu sevgi işinden uzak buluyorum.Sonra şöyle devam etti:
- Konuştun ; seni irfan sahibi sandım. Devam edince , aşık olmaya başladın..Deneyince , yalancı olduğunu anladım. Sende , ne ariflerin temizliği var; ne de onların nişanı , mürüvveti..Hele aşıkların yolu, senin gittiğin yoldan çok başkadır.
Bunun üzerine o şahıs, bağırmaya ve başına toprak atmaya başladı. Bir yandan da şöyle diyordu:
- Ben, bir kulun sevgisini iddia ettim; ondan yüz çevirince tokat yedim.
Korkuyorum :
HAKK'IN SEVGİSİNİ İDDİA EDER DE ,
O’NDAN BAŞKASINA BAKARSAM
HALİM NE OLACAK !
Kalbime tokat yesem , halim nice olur !
Rüfai , Hakikati Maallah , s: 239