Rabbanice yasamak…
Rabbanice yasamak…
Yeryüzüne geldigimiz Günden buyana,
boynumuza gecen Kulluk Halkasi farkinda olsak da olmasak ta, bize getirdigi Mecburiyetler Cercevesinde
zaruri ölcüde ilgilendirmektedir.
Mecbur oldugumuz Kulluk Görevleri tüm Evrenimizi kusatmakta, Nefes almamizi bile düzenlemektedir.
Her davranisin Rabbani bir tarifi oldugu bir Nizamin mümessilleriyiz biz.
Davranislarimizi düsünce ve Tercihlerimizi secme Noktasinda Ilahi olandan yana tercih etmemiz bir zorunluluktur.
Rabbani olan Ilahi olandir.
Bizler öyle bir Dinin Inancini tasiyoruz ki, Düsüncemiz ve Eylemimiz kesinlikle paralellik arz etmek zorundadir.
Ibadi Hayatimizin bizi yönlendirdigi Kurallar, Dünyevi Hayatimizi da belirlemektedir.
Amellerimizde ki Tercihimiz Islami oldugu oranda,Düsüncelerimizde ki ve sosyal Yasamimizdaki Tercihlerimizde Ilahi olmak zorundadir.
Cünkü Rabbimiz hicbir Konuda kendisine Ortak kabul etmemektedir. Ortaklarin
Hakim oldugu Yasam Tarzi Ilahi olan Sistemin kabul etmedigi bir Yöntemdir.
Bizler de Ilahi olandan yana bir Lutuf sonucu Tercihimizi yapmis dünyaya Islam Ehli olarak gelmisiz.
Su unutulmamalidir ki, Insan icin en büyük Nimet IMAN Nimetidir.
Fani olani da Ebedi olani da kusatan Iman Olgusu,Fani olandan Ebed olana geciste inananlar icin bir Rehberdir.
Rabbanice yasamanin Insanda tezahürü olan
Iman, Sirat-i Mustakim üzere inananlari yönlendirir. Her Hareketimizi kusatanin Kanunlari, bizlerden cekinmeden Kinayicinin Kinamasindan korkmadan Emirlerine uymamizi bekler.
Iman, Rabbin bir oldugunu, Terbiye edicinin, Hayati düzenleyicinin, Kanunlarin Sahibinin ayni Güc olan oldugunu inananlara defaatle belirtir. Ezelden Ebede giden Yolda, Rehber olanin Iman Esaslari oldugunu, Rabbanice
yasamanin Kurtulusa götürecegini yine Kitabimizda defalarca anlatildigini görmekteyiz.
Hayat Nizami olarak gelen ve bizlere Peygamberler araciligiyla vaaz edilen Rabbani yol, Sözden ziyade bir Yasam Tarzidir.
Amellerdeki Zafiyet ve Dinin bir Bölümünü kabul
edip diger Yönlerinden uzak durmanin Kalp Temizligiyle telafi edilemeyecegini de yine Rasulullahin (sav) Yasamindan anlayabiliyoruz. Günümüz Insanlarini kusatan Dünyanin Evrensel Mesgaleleri, Imani zaaflarinda eklenmesiyle Islami Yasam Tarzindan Kisileri uzaklastirmistir. Kisilerin Dünyaya ait gerek Dünyevi cikarlari gerekse gelecek Kaygilari Ameli Yönden basit anlayislara iterek Kalplerin Temizliginin Kurtulusa yetecegi Anlayisini Kalplere yerlestirmistir.
Bu Anlayisin temel Nedeni Iman ettigimiz Esaslarin ail Anlamindan
uzaklasmamiz, Dünyevi Anlayislarimizin ve Kaygilarimizin inandigimizin önüne gecmesidir.
Yaratilis geregi yönlendirildigimiz Rabbani Yol, Besikten Mezara bizi idare etmek icin vardir.
Besikten Mezara Zamani sakli olan Hayatta bizler her Davranisimizda Rabbani olanla mükellefiz, hicbir Görüs, hicbir Anlayis hicbir Lider, hicbir Siyasi Görüs bizleri Günü geldiginde Hesap verecegimiz Günden koparmamalidir.
Tercihimizin Rabbani Yasam Tarzi olmasi bir mecburiyettir.
Ebede giden Hayatta, Gülen Yüzlerin Sahibi olmak istiyorsak eger.
Yakup Döger
Leylâ’nın Zülfüne Hemen Gönül Bağlama.
Alıntı
