Bu ümmetin en hayırlısı bile, Allah'ın azabından asla emin olmamalıdır. Çünkü Allahu Zülcelâl ayet-i kerimede şöyle buyurmuştur: “Bütün bunlardan sonra, Allah azabından emin mi olurlar? Allah azabından emin olanlar, ancak zarara uğramış topluluklardır.” (A’râf; 99)
Buna karşılık, bu ümmetin en kötüsü bile, Allah'ın rahmetinden ümitsiz olmamalıdır. Çünkü Allahu Zülcelâl ayeti kerimede şöyle buyurmuştur: “Kâfirlerden başka hiç kimse, Allah'ın rahmetinden ümit kesmez.” (Yusuf: 87)
Yezidi Rakkaşî rahmetullahi aleyh şöyle demiştir: “Kul kabre girince; kılmış olduğu namazlar sağına, vermiş olduğu sadakalar soluna dikilir. Yapmış olduğu iyilikler onu gölgesi altına alırken, sabır; ona göğüs gererek, diğer koruyucularına: ‘Eğer onu koruyabilecekseniz mesele yok, eğer koruyamayacaksanız; çekilip yerlerinizi bana bırakınız da onu azaptan koruyayım,’ der.”
Bu rivayetler gösteriyor ki sabır amellerin en üstünüdür. Nitekim Allahu Zülcelâl ayeti kerimede şöyle buyurmuştur: “Ancak sabredenlere hesapsız bir şekilde mükâfat ve sevap verilir.” (Zümer; 10)
KAYNAK:GÜLİSTAN DERGİSİ...