Bir gül ekin,

Ama bu sefer kalbinize ekin bu gülü.

Bir sevda tutun,

Ama bu sefer kalbinizde tutun sevdanizi.

Bir hayal kurun,

Mutluluk vadisinde, gül bahçesinde, sevgi sehrinde, insanlara huzur saçan, mutluluk yayan, insanlarin kalbinden hüznü alip yerine sevdayi, sevgiyi, aski, Allah askini yerlestiren bir yerin hayalini kurun…

Bunlar hayal ama mutluluk uzakta degil ki…

Ask, sevda uzakta degil ki…

Kapatin kalbinizi madde âlemine, açin gönlünüzü mânâ âlemine, çikin seyahate…

Ama bu seyahat madden uzak, gül bahçesinde, sevda mahallesi, ask sokagi,

namazgâh hani, seccade döseginde gözyaslariyla islanan seccadenizin üstünde…

Ötelere adim atin, çirpin kanatlarinizi, uçun göklere, varin semalara, tanisin peygamberlerle, uzanin göklere yaklasin cennete, girin Sidret-ül Münteha'ya, hani Me’vâ cennetinin yaninda, için orda gözyaslariyla doldurdugunuz mânâ sütünü, iste bakin sevgiliniz tam karsinizda, sizlerin selamini bekliyor mukabele etmek için.

Sahitler de hazir sizlere taniklik etmek için.

Daha ne beklersiniz iste geldiniz Kab-i Kavseyne hadi, simdi iste alin seccadenizi;

Açin kalbinizi, dökün gözyaslarinizi, varin sevgilinizin yanina, sevgilinize yalvarin, yakarin affinizi ve affimizi isteyin.

Sevgililer naziktirler bir sey istendigi zaman geri çevirmezler.

Hadi sunun dualarinizi, göz pinarlarinizdan ayrilan mânâ sütünün,

mânâ âleminde ki yükselisinizin yaninda…

Daha ne beklersiniz iste sevgili bizleri bekliyor…

Evet, simdi iste yalvariyorum ve yalvaracagim

Ey benim sevgilim, Rabbim yalniz sana yalvarir ve yalniz senden dilenirim…

Sana mânâ kâsesini gözyaslariyla doldurmaya çalisan âsiklarinin yüzsuyu hürmetine bizlere senin sevgini, senin askini tatmak ve bu tatla son nefesimize kadar yasamak ve senin askinla senin huzuruna varmak nasip eyle…

Âmîn...