43- (1570) Bize Yahya b. Yahya rivayet etti. (Dedi ki) : Mâlik'e, Nâfi'den dinlediğim, onun da İbni Ömer'den rivayet ettiği şu hadîsi oku*dum :
Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Seîlem) köpeklerin öldürülmesini emir buyurdu.

44- (...) Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ebû Usâme rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ubeydullah, Nâfi'den, o da İbni Ömer'den naklen rivayet eyledi. İbni Ömer şunu söylemiş:
«Resûlüllah (Sallallahü A leyhi ve Seîlem) köpeklerin öldürülmesini emir buyurdu ve köpekler Öldürülsün dîye Medine'nin nahiyelerine haber gön*derdi.»

45- (...) Bana Humeyd b. Mes'ade rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Bişr yâni İbni Mufaddal rivayet etti. (Dedi ki) : Bize İsmail yâni İbni Ümeyye, Nâfi'den, o da Abdullah'dan naklen rivayette bulundu. Abdul*lah şöyle demiş:
«Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve SeHem) köpeklerin öldürülmesini emir buyurur; biz de Medine ve etrafına sökün ederek öldürmedik köpek bı*rakmazdık. Hattâ çöl halkından bir kadıncağızın ardından giden köpeğini bile öldürürdük.-

46- (1571) Bize Yahya b. Yahya rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ham-mâd b. Zeyd Amr b. Dinar'dan, o da tbni Ömer'den naklen haber verdi kij Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Seîlem)av köpeği yahut koyun veya hay*van köpeği müstesna olmak üzere köpeklerin öldürülmesini emir buyu*rurdu.
Bunun üzerine'tbni Ömer'e: Ebû Hüreyre (yahut ekin köpeği) diyor; demişler. İbni Ömer : «Şüphesiz Ebû Hüreyre'nin ekini var!» cevâ*bını vermiş.

47- (1572) Bize Muhammed b. Ahmed b. Ebî Halef rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ravh rivayet etti. H.
Bana İshâk b. Mansûr da rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ravh b. Uba*de haber verdi. (Dedi ki) : Bize tbni Cüreyc rivayet etti. (Dedi ki) : Bana Ebu'z-Zübeyr haber verdi ki, Câbir b. Abdillâh'ı şunu söylerken işitmiş:
«Resûlüllah (Sollallchü Aleyhi ve Sellem) bize köpekleri öldürmeyi emir buyurdu. Hatta kadın köpeği ile çölden gelirdi de biz o köpeği bile Öl*dürürdük. Sonra Peygamber (Sallallahü A leyhi ve Sellem) köpekleri öldürme*yi yasak etti ve:
— Hâlis siyahını, iki noktalısını öldürmeye bakın; çünkü o şeytandır; buyurdu.»

48- (1573) Bize Ubaydutlah b. Muâz rivayet etti. (Dedi ki) : Bize babam rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Şu'be, Ebu't-Teyyâh'dan rivayet etti. O da Mutarrif bt Abdillah'ı İbni Mugaffel'den naklen rivayet ederken dinlemiş. İbni Mugaffel demiş ki:
Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) köpekleri öldürmeyi emreyledi. Sonra:
«Köpekler onların ne işine giriyor!» buyurdu. Sonra av köpeği ile ço*ban köpeği hakkında ruhsat verdi.

49- (...) Bana bu hadîsi Yahya b. Habîb de rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Hâlid yâni İbni Haris rivayet etti. H.
Bana Muhammed b. Hâtinı dahî rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Yahya b. Saîd rivayet etti. H.
Bana Muhammed b. Velîd de rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Muham*med b. Ca'fer rivayet etti. H.
Bize İshâk b. İbrahim dahî rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Nadr haber verdi. H.
Bize Muhammed b. Müsennâ da rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Vehb b. Cerîr rivayet etti.
Bu râvİlerin hepsi Şu'be'den bu isnâdla rivayette bulunmuşlardır.
îbni Hatim, Yahya'dan rivayet ettiği hadîsinde: «Koyun köpeği ile av ve ekin köpekleri hakkında ruhsat verdi.» dedi.
Bu hadîsin Abdullah b. Ömer (Radiyallahii anh) rivayetini Buhâri «Bed'ü'1-Halk»;, Nesâî ile İbni Mâce «Sayd» bahislerinde tahrîc etmişlerdir.
İmamMâlik ile mezhebi uleması ve diğer birçok zevat bu hadîslerde istisna edilen köpeklerden maadasının öldürülebileceğine kail olmuşlardır. Onlara göre öldürmekten istisna edilenlerden geriye kalan köpekler hakkındaki öldürme emri mensûh değil, muhkemdir. Kaadi Iyâz : «Bence köpek edinmek evvelâ umumî surette yasak edilmiş; ve bütün köpeklerin öldürülmesi emrolunmuş; sonra kara köpeklerden maa*dasının öldürülmesi yasaklanmış, fakat av köpeği ile hayvan ve ekin bek*çiliği yapan köpeklerden bıska herhangi bir köpeğin edinilmesi menedil-miştir.» diyor. Nevevî, Kaadî 'nin bu sözünü hadîslerin zahirine uygun bulmaktadır. Gerçi İbni Mugaffel hadîsinde Peygamber (SallaHah'û Aleyhi ve Sellem):
«Köpekler onların ne işine giriyor!» buyurmuştur. Bunun mânâsı «Öldürmesinler hayvanları!» demektir; ve âmindir, yâni kara köpeği de şâ*mildir; fakat kara köpeğin öldürülmesi icâbettiği, önceki rivayetten an*laşıldığı için İbni Mugaffel hadîsi o rivayetle tahsis edilmiş demektir.
Saldırgan köpeğin öldürüleceğinde bütün ulemâ müttefiktir. Zararı olmayan köpeklerin öldürülüp öldürülemeyeceği ihtilaflıdır. Şafi1erden îmamülharemeyn şunları söylemiştir :
«Peygamber (Saliatiahü Aleyhi ve Selİem) evvelâ bütün köpeklerin Öldü*rülmesini emir buyurmuş; sonra bu hükmü neshederek kara köpekten maadasını Öldürmeyi yasak eylemiş; bilâhare şerîat —kara olsun olma*sın— bütün zararsız köpeklerin öldürülmemesi hususunda karar kılmış*tır.» îmamülharemeyn İbni Mugaffe {(RodiyaUahü anh) dan rivayet olunan şu hadîsle istidlal etmiştir :
«Resûlüllah (Saliatiahü A leyhi ve Sellem}:
«Eğer köpekler de ümmetlerden bir ümmet olmasa idi, ben onların öldürülmesini emrederdim!» Bu hadîsi «Sünen» sahipleri rivayet etmiş*lerdir.
Hz. Ebû Hüreyre hakkında gerek İbni Ömer (Radiyalîahii anh) 'nın : «Şüphesiz onun ekini var!» demesi, gerekse mütea-kib rivayetlerin birinde Sâ1im'in : «Ebû Hüreyre: Yahut ekinlik köpeği derdi; kendisi çiftçi idi.» sözü onun rivayetini gevşetmek yahut rivayeti hakkında şüpheye düşürmek için değildir. Bu sözlerden murâd Hz. Ebû Hüreyre 'nin çiftçi olması dolayısiyle bu hususa dikkatli davranarak herkesten iyi bellediğini anlatmaktır. Zîra bir şeyin içinde bulunan kimsenin onu herkesten iyi bilmesi âdettir.
Ebû Hüreyre (RadiyaUahü anh) 'in rivayet ettiği ziyadeyi İbni Mugayfe1 , Süfyân b. Ebî Züheyr ve îbni Ha*kem de zikretmişlerdir. Binâenaleyh bu hususta Hz. Ebû Hüreyre yalnız değildir. Kaldı ki, yalnız başına da rivayet etse rivayeti yine makbuldür.
Benîm: Hâlis, koyu kara demektir. Aynî bunu «faydadan uzak, zarara yakın şeytan» diye ta'rîf etmiştir.
Köpeğin iki noktalısından murâd: Gözlerinin üstünde iki nokta gibi beyazı olanıdır.
İmam Ahmed b. Hanbel ile Şafiî1er'den bâzıları bu hadîsle istidlal ederek hâlis siyah renkli köpeğin avcılıkta kullanıla-mıyacağına kail olmuş : «Çünkü siyah köpek şeytandır; helâl olan av şeytanın değil, köpeğin avladığıdır.» demişlerdir.
Cumhuru ulemâya göre sair köpekler gibi kara köpeğin de avda kullanılması helâldir. Hadîste ona şeytan denilmesi köpek cinsinden olma*dığını anlatmak için değildir. Bundan dolayıdır ki, beyaz köpeğin ağzını soktuğu kab nasıl yıkanırsa kara köpeğinkini de yıkamak îcâb eder. imam Âzam, Mâlik ve Şafiî 'nin mezhepleri de budur.
Ebû Ömer îbni Abdilberr şöyle diyor: «Bizim ih*tiyar ettiğimiz vecih şudur ki, zarar vermedikçe hiç bir köpek Öldürül*mez. Çünkü Peygamber (Sallailahü Aleyhi ve Sellem) canlı mahluku silâha hedef yapmaktan nehî buyurmuştur. Köpeği sulama hadîsi vardır; bir hadîste «Her hararetli ciğeri sulama mukabilinde ecir vardır.» Duyurul*muştur. Bir de bütün şehirlerde, bunca ulema ve alenî ma'sıyete, mün-kerâta asla göz yummayan zevat olduğu halde köpek öldürme işi terk edilegelmiştir. Ben müslümanların fukahâsından hiç birinin köpek edin*meyi adaleti cerhe sebep saydığını, hiç bir hâkimin köpek sahibinin şe-hâdetini reddettiğini bilmiyorum. Yalnız Şafiî mezhebine göre ih*tiyaç yokken köpek edinmek haramdır.»
îbni Abdilberr, köpeklerin öldürülmesi emrinden etleri*nin de yenilemiyeceğine istidlal etmiş ve : «Güvercinin kesilmesi, köpek*lerin ise öldürülmesi babında Ömer'le Osman 'dan gelen rivayeti görmüyor musun?» diyerek eti yenilen hayvan hakkında (kesmek) ye*nilmeyen hakkında ise (öldürmek) tâbirleri kullanıldığına işaret etmiştir.
Evet, bu hadîsler hakîkaten eti yenilen hayvanla yenilmeyenin aynı hükümde olmadığına delâlet etmektedir; zîra kesilip yenilen hayvanın öldürülmesi için emir vermek caiz değildir.
Kara köpeği şeytan kabul edenlere bu hadîslerde delîl yoktur. Çün*kü Teâlâ Hazretleri kötülüğü iyiliğine galebe çalan insanlara da şeytan ismini vermiş; bununla beraber Öldürülmelerini emir buyurmamıştır.
Köpeğe'şeytan denilmesi hususunda .Nevevi bir şey söyleme*miştir. Aynî behîmi şeytan diye tefsir ettikten sonra şöyle mütâlea-da bulunuyor : «Bu gibi şeyler tefekkür ve teemülle anlaşılamaz; bun*lara kıyas yolu ile de erişilemez; şeriat sahibinden ne gelmişse onda ka*rar kılınır. Filhakika İbni Abdilberr, Hz. îbni Abbâs'dan :
(Köpekler cinlerdendir; onlar cinlerin zayıf olanlarıdır.) hadîsini riva*yet etmiş; bir rivayette:
(Köpeklerin karaları ile alacaları cinlerdendir.)denilmiştir. îbnü'l-A'râbî: Köpekler cinlerin sefîl ve zayıf olanlarıdır; diyor...»
Anlaşılıyor ki, Aynî hadîsin müteşâbihattan olduğuna işaret et*mek istiyor. Bizce en salim yol da budur. Mâmâfîh yukarıda da arzettiğimız vecihle köpeğe, şerri hayrından fazla olmasına bakarak cin denil*miş olması ihtimalinden de bahsetmiştir.
İbni Abdi1berr'in bahsettiği «Köpeği sulama» hadîsini Buhâri «Bed'ü'1-halk» bahsinde Hz. £üü Hüreyre 'den ri*vayet etmiştir. Hadîs şudur:
«ResulüHah (Üatlallahu Aleyhi ve Setkm): Fahişe bir kadın bir kuyu başında susuzluktan dilini çıkarmış soluyan ve ölümle pençeleşen bir kö*peğin yanına uğradı. Hemen ayakkabısını çıkararak baş Örtüsü île bağladı ve hayvana su çıkardı; bu sebeple de günahları affolundu; buyurdular.»
ibnü'i. Arabı aıyor la: «jvopeği sulama nadısınin köpekleri öldürme yasağından evevi de, sonra da varid olması ihtimâli vardır. .Ev*vel varıü oldu ise du husustaki yasağı nesheüemez; çünkü KesulüUan (baılatianu Aleyhi ve Sellem) butun çöldeki köpekleri aegıı, yalnız Medine'nin köpeklerini öldürmeyi emir buyurmuştu. JNeshediien de budur, Çöiltrdeki köpekler hakkında ne öldürme emri vardır, ne de nesin. Ha*dîsin zânirı dam bunu göstermektedir. Bir de köpeği öldürmek vâcib olsa sulaması icab etmezdi. Susuzluk hararetiyie ölüm bir araya getiri*lemez Nitekim bu, âsî olan kâfire bile yapılmaz; isyanı olmayan köpeğe nasıl tatbik edilebilir!..» bahih hadîste vârid olduğuna göre Peygamber {Sattaliühü Aleyhi ve Setlem);yahudileiin katlini emir buyurduğu zaman su-suzluKtan şikâyet etmişler de:
(Onların üzerine kılıcın harareti ile susuzluğun hararetini bir araya getirmeyin!) buyurmuş; yuhudiler su verildikten sonra öldürülmüşlerdir.»

50- (1574) Bize Yahya b. Yahya rivayet etti. (Dedi ki) : Mâlik'e, Nâfi'den dinlediğim, onun da İbni Ömer'den naklen rivayet ettiği şu ha*disi okudum. İbni Ömer şunu söylemiş: Resûlüllah (Saliatlahü Aleyhi ve Sellem);
«Çoban köpeği ile av köpeği müstesna, her kim köpek edinirse ame*linden her gün iki kîrât eksilir.» buyurdular.

51- (...) Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeyfce ile Züheyr b. Harb ve tbni Nümeyr rivayet ettiler. (Dediler ki) : Bize Süfyân, Zührî'den, o da Sâ-lim'den, o da babasından, o da Peygamber(Sallallahü Aleyhi ve Seîîem) 'den naklen rivayette bulundu.
«Av veya çoban köpeği müstesna, bir kimse köpek edinirse ecrinden her gün iki kîrât eksilir.» buyurmuşlar.

52- (...) Bize Yahya b. Yahya ile Yahya b. Eyyub, Kuteybe ve İbni Hucr rivayet ettiler. Yahya b. Yahya (Bize haber verdi) tâbirini kullan*dı, ötekiler: Bize İsmâîl yâni İbni Ca'fer, Abdullah b. Dinar'dan naklen rivayet etti ki, Abdullah, İbni Ömer'i şunu söylerken işitmiş dediler: Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem):.
«Av yahut çoban köpeği müstesna, bir kimse köpek edinirse amelin*den her gün İki kîrât eksilir.» buyurdular.

53- (...) Bize Yahya b. Yahya ile Yahya b. Eyyûb, Kuteybe ve İbni Hucr rivayet ettiler. Yahya (Bize haber verdi) tâbirini kullandı. Öte*kiler : Bize İsmail, Muhammed'den yâni İbni Ebî Harmele'den, o da Sa*lim b. Abdillâh'dan, o da babasından, naklen rivayet etti kî, Resûlüllah(Sallallahü Aleyhi ve Sellem) :
«Çoban yahut av köpeği müstesna, bir kimse köpek edinirse amelin*den her gün bir kîrât eksilir.» buyurmuş; dediler.
Abdullah demiş ki: «Ebû Hüreyc : Yahut ekinlik köpeği, dedi.»

54- (...) Bize İshâk b. İbrahim rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Vekî' haber verdi. (Dedi ki) : Bize Hanzale b. Ebî Sülyân, Sâlim'den, o da ba*basından, o da JlesûMiliah (Sattallahü Aleyhi ve Sellem)'den naklen rivayette bulundu:
«Av yahut çoban köpeği müstesna, bir kimse köpek edinirse ame*linden her gün iki kîrât eksilir.» buyurmuşlar.
Salim demiş ki: «Ebû Hüreyre: Yahut ekinlik köpeği, derdi. Ken*disi arazî sahibi- idî.»

55- (...) Bize Dâvûd b. Ruşeyd rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Mer-vân b. Muâviye rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ömer b. Hamza b. Abdillâh b. Ömer haber verdi. (Dedi ki) : Bize Salim b. Abdillâh, babasından nak*len rivayet etti. (Demiş ki): Re$û\ül\ah (Saltallahü Aleyhi ve Seilem):
«Çoban yahut avcı köpeği müstesna, herhangi bir hâne halkı köpek edinirlerse amellerinden her gün iki kîrât ekşitir.» buyurdular.

56- (...) Bize Muhammed b. Müsennâ ile İbni Beşşâr rivayet et*tiler. Lâfız İbni Müsennâ'mndır. (Dediler ki) : Bize Muhammed b. Ca'-fer rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Şu'be, Katâde'den, o da Ebu'l-Hakem'-den naklen rivayet etti. (Demiş ki) : Ben İbnî Ömer'i Peygamber (Sailaliahii Aleyhi ve Sel!en;ı'f\en naklen rivayette bulunurken İşittim:
«Ekinlik yahut koyun veya av köpeği müstesna, bir kimse köpek edi*nirse ecrinden her gün bir kîrât eksilir.» buyurmuşlar.

57- (1575) Bana Ebu't-Tâhir Üe Harmele rivayet ettiler. (Dediler ki) : Bize İbni Vehb haber verdi. (Dedi ki) : Bana Yûnus, İbni Şihâb'-dan, o da Saîd b. Müseyyeb'den, o da Ebû Hüreyre'den, o da Resûlüllah
(Sallailahii Aleyhi ve Selîem) 'den naklen haber verdi:
«Bir kimse av, koyun veya araz? köpeği olmayan bir köpek edinirse gerçekten o kimsenin ecrinden her gün iki kîrât eksilir.» buyurmuşlar. Ebu't-Tâhir'in hadîsinde «Arazî köpeği» yoktur.

58- (...) Bize Abd b. Humeyd rivayet etti. (Dedi ki) ; Bize Abdur-rezzâk rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ma'mer, Zührî'den, o da Ebû Sele-me'den, o da Ebû Hüreyre'den naklen haber verdi. Ebû Hüreyre şöyle demiş: Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Seüem) :
«Koyun, av veya ekinlik köpeği müstesna, bir kimse köpek edinirse ecrinden her gün bir kîrât eksilir.» buyurdular.
Zührî şunu söylemiş: «İbni Ömer'e Ebû Hüreyre'nin sözünü andılar da: Allah Ebû Hüreyre'ye rahmet eylesin, ziraat sahibi idi; dedi.»

59- (...) Bana Züheyr b. Harb rivayet etti. (Dedi ki) : Bize İsmail b. İbrahim rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Hişâm-ı Destevâî rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Yahya b. EM Kesîr, Ebû Seleme'den, o da Ebû Hürey-re'den naklen rivayet etti. Ebû Hüreyre şöyle demiş: Resûlüllah (SaÜatlahü Aleyhi ve Sellem) :
«Bir kimse (kapısında) köpek tutarsa amelinden her gün bir klrât ek*silir; yalnız ekinlik veya koyun köpeği müstesna!» buyurdular.

(...) Bize İshâk b. İbrâhîm rivayet etti. (Dedi ki): Bize Şuayb b. İshâk haber verdi. (Dedi ki) : Bize Evzâî rivayet etti. (Dedi ki) : Bana Yahya b. Ebî Kesir rivayet etti. (Dedi ki) : Bana Ebû Seleme b. Abdir-r a hm ân rivayet etti. (Dedi ki) : Bana Ebû Hüreyre, Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'den bu hadîsin mislini rivayet etti.

(...) Bize Ahmed b. Münzir rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Abdüssa-med rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Harb rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Yahya b.^Ebî Kesir bu isnâdla bu hadîsin mislini rivayet etti.

60- (...) Bize Kuteybe b. Saîd rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Abdül-vâhid yâni İbni Ziyâd, İsmâîl b. Sümey'den rivayet etti. (Demiş ki) : Bize Ebû Rezîn rivayet etti. (Dedi ki) : Ebû Hüreyre'yi şunu söylerken işittim.: Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem):
«Bir kimse av ve koyun köpeği olmayan bir köpek edinirse, amelin*den her gün bir kîrât eksilir.» buyurdular.

61- (1576) Bize Yahya b. Yahya rivayet etti. (Dedi ki) : Malik'e, Yezîd b. Husayfa'dan dinlediğim, ona da Sâib b. Yezid'in haber verdiği, onun da Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'in ashabından Şenûe [8] kabilesine mensûb bir zât olan -Süfyân b. Ebî Züheyr'den dinlediği şu 'hadîsi okudum. Süfyân şöyle demiş: Ben Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) 'i:
«Bir kimse kendisine ekin veya hayvan beklemeğe faydası olmayan bir köpek edinirse, amelinden her gün bîr kîrât eksilir.» buyururken işit-tim.
Sâib: «Bunu Resûlüllah {Sallallahü A leyhi ve Sellem) 'den sen mi işit*tin?» diye sormuş. Süfyân:
«Şu mescidin Rabbına yemîn olsun ki, evet!» demiş.

(...) Bize Yahya b. Eyyûb ile Kuteybe ve Ibni Hucr rivayet ettiler. (Dediler ki) : Bize İsmail, Yezîd b. Husayfa'dan rivayet etti. (Demiş ki) : Bana Sâib b. Yezîd haber verdi ki, yanlarına Süfyân b. Ebî Züheyr eş-Şeneî gelmiş de: «Resûlüllah (Sallallahü A ley hi ve Sellem) y ukarıki hadîs gibi îrâdda bulundu.* demiş.
Hz. Ebû Hüreyre ve Süfyân b. Ebî Züheyr rivayetlerini Buhâri «Müzârea» ve «Bed'ü'1-Halk» bahislerinde; Süfyân rivayetini Nesâî ile İbni Mâce «Kitâbü's-Sayd» da tahrîc etmişlerdir.
Mâşiye : Deve, sığır ve koyun gibi hayvanların hepsine verilen bir isimdir; ekseriyetle koyun hakkında kullanılır.
Dar': Aslında çift tırnaklı ve tabanlı hayvanlara verilen isimdir. Bu*rada mâşiyeden kinayedir.
Dârî: Ava alıştırılmış; Öğretilmiş manasınadır. Bu kelime hadîsinmuhtelif rivayetlerinde: «dâriyen, dârî, dârin, dâriyetin» şekillerinde kullanılmıştır. Dâriyen şeklinin îrâbı hakkında söz yoktur. Dârî ile dârin şekilleri (mâşiye) üzerine atı'f suretiyle mecrûr olup mevsûfun sıfatına izafeti kabîlindendirler. Bu takdirde «dârî» deki yânın hazf edilmemesi meşhurun hilâfınadır. Bazıları buradaki «dârî» kelimesinin «sâid» yâni avcıya sıfat olduğunu söylemişlerdir; yâni avcıya istiare yolu ile «dârî» denilmiştir.
«Dâriyetin» rivayetine gelince : Burada hazif olduğu söylenmiştir.
Terkîb: yâni «Ancak talimli köpekler sahibi*nin köpeği» takdirindedir.
Kîrât: Lügatte beş arpa ağırlığı, yarım dâmk ve bir şeyin, yirmi dörtte biri gibi mânâlara gelir. Burada Allah'ın bildiği bir mikdâr mana*sınadır. Hadîsten murâd : Köpek edinen kimsenin amellerinden bir cüz'ü-nün sevabı eksilrnesidir.
Hadîsin bâzı, rivayetlerinde köpek edinen kimsenin ecrinden bir kî*rât, diğerlerinde iki kîrât eksileceği bildiriliyor. Ulema bu iki muhtelif rivayetin arasını muhtelif şekillerde te'lîf etmişlerdir. Bâzıları kîrât far*kının insanlara eziyet hususunda birbirinden farklı iki nevi' köpeğe nis-betle yapılmış olması ihtimâli üzerinde durmuşlardır. Bunlara göre iki kîrât» fazla eziyet veren köpeğin sahibine aittir. Bir takımları: «İki kîrât kasaba ve köylere, bir kîrât kır ve çöllere mahsustur.» demiş; daha baş*kaları iki nevi' kıratın ayrı ayrı iki zamana ait olduğunu ileri sürmüş*lerdir. Bu takdirde evvelâ bir kîrâttan bahsedilmiş; bilâhare iki kîrât azalacağı bildirilmek suretiyle hüküm daha ağırlaştırılmıştır.
Sevapların niçin eksiltüeceği de ihtilaflıdır. Bâzılarına göre buna se*bep, köpek bulunan haneye meleklerin girmemesidir. Bu hususta: KÖpe-ğin yoldan geçenlere saldırması, yasak olan bir şeyi irtikâb ettikleri için sahiplerine bir ceza olması, köpeğin çok necaset yemesi, fena kokması, bazı köpeklerin şeytan olması, sahibinin haberi yokken kaplara ağzını sokması gibi birçok ihtimâller üzerinde durulmuştur.
Eksiltilecek ecrin geçmişe mi yoksa geleceğe mi âit olacağında ve keza kıratın mahallinde ihtilâf olunmuştur. Bâzıları: «İki kîrâttan biri gündüz, diğeri gece amellerine aittir.» demiş; diğerleri, bir kîrât farzdan, bir kîrât da nafile ibâdetten eksiltileceğim söylemişlerdir.
Köpek edinmenin caiz olup olmaması hususunda Şâfiî1er'den Nevevî şunları söylüyor : "Bizim mezhebimize göre ihtiyaç yokken köpek edinmek haramdır. Ama av. ziraat ve hayvan muhafazası gibi şey*ler için edinilmesi caizdir. Evleri, sokakları ve bunlara benzer yerleri muhafaza için edinilip edinilemeyeceği hususunda iki vecih vardır. Bi*rinci veçhe göre caiz değildir. Çünkü hadîslerin zahirleri ziraat, av veçoban köpeğinden maadasını sarahaten yasak etmektedir. Esah olan veç*he göre bu üç nevi' köpeğe kıyâsen diğerlerini edinmek de caizdir; bu hususta hadîslerden anlaşılan illetle amel olunur ki, o da ihtiyaçtır.
Acaba köpek yavrusu edinerek av, ziraat ve hayvan muhafazası hu-susatında terbiye etmek caiz midir? Bu bâbda dahî iki vecih vardır. Esah olan veçhe göre câizdir.>
Hanefîler 'den Kemâl b. Hümâm «Fethü'l-Kadîr» adlı eserinde : «Köpeği av yahut hayvan, ev ve ziraat muhafazası için edinmek bilicmâ' caizdir; lâkin hırsız yahut düşman korkusu olmadıkça onu haneye sokmamalıdır...» diyor.
Mâ1ikî1er'den bâzıları, edinilmesi caiz olan köpeğin temizliğine bu hadîslerle istidlal etmişlerdir. Çünkü insanların arasında bulunduğu hâlde ondan korunmak son derece güç bir iştir. Onlara göre köpeği edin*meğe izin vermek, ondan maksud olan hususâtı tamamlayan şeyler için de izin sayılır. Fakat bu zevâtm görüşleri, köpeğin ağzını soktuğu kabın yedi defa yıkanmasını emreden hadîse muarızdır. Hadîs-i şerîf hayırlı işlere teşvik, sevabı eksiltecek işlerden sakınmayı tenbîh etmektedir.