Tesbihimde küskün yaşlar...


Bu gece başka bakıyor karanlık gözlerime.


Ağır ağır iniyor zaman yolculuktan yormuş sanki yüreğini.


Bu gece bir başka ağarıyor saçlarımın solgun renkleri


Uysun diye tenimin rengine.




Alnım secdede buz olmuş


Vefasızlık bellediklerim ellerimde.


Ellerim diyorum;


Titrek mum ışığına mukabil sorgudan sefil kaçaklıklara gebe.


Her zerresi örtülse de tenimin saklanmıyor oyunbozanlar


Herşey alelade yerlerde.


Gözlerim telaşlı hayret


Hayret ki bakamıyorlar titrek ellerime.




Gel diye haber salmıştın rüyalarımda.


En sevgilinle şereflendirip garip uykularımı artık gel demiştin.


Ay şavkını kıskandıran yüzünü gör de cana gel demiştin.


Duyamadım


Gelemedim


Dönemedim


Şimdi hangi yusufcuk havalansa göklere


Sessiz bir ağıtla ağlar olmuş gözleri.


Benim adım kahır olmuş


Seccademde hüzün izleri.




Eksik bir şeyleri tamam kılamayan ruhum


Kısılmış tenha yanılgıların kumpaslarına.


Günümün gecemin feri kaçmış solmuş benzi harcanışlarda.





Nebinin kimselere benzemez suretini kucaklatıp


Gül kokuttun hicranımı.


Yine yaktın yine ateşlere attın vefasızlığımı.


Çığlıklarım usluca sığınmış bu defa geceye


Sus olmuş


Tufana takılan saçlarım


Tutulması imkânsız deli taylar gibi yalnızlığa koşuyor.


Bir tek senin adın tamam kılıyor her şeyi ardında bir şey bırakmıyor.




Bu yalnızlık bitmez diyorlar biliyorum.


Yüreğimde koca bir ateş oysa.


Adın tenimi yakıyor.


Adın canıma değiyor.


Şükür kaçkını dillerimi en kor alevlerle dağlasalar


Unutup yalancı suretlerle aldattığım yüreğimi Yusuf un karanlıklarına salsalar


Kurtulamam İbrahim gibi yangınlardan bilirim.




Canım eriyor damla damla


Tesbihim ağlıyor.


Ve bir ah içerimi dağlıyor..

alıntı