Depresyon







Depresyon ergenlikten orta yaşa kadar her yaşta olabilir.







Nedenleri



Depresyonun birçok nedeni vardır. Bazı kadınların doğumdan hemen sonra içine düştükleri ruhsal çöküntüye önce hormon dengesinin düzeltilmesi amaçlanmalıdır.







Depresyonun ötekilerden fazladır.







Sevilen birisinin ölümü başka insanlara karşı soğukluk görülür; kimi zaman da ölen kişinin özelliklerini ve davranışlarını taklit gibi durumlar ortaya çıkar.







Bu ruh hali içindeki insanların akrabaları ya da gerekirse bir doktorla acısını paylaşması sağlanmalıdır.







Belirtiler



Depresyonun belki de en göze çarpan belirtisi kişinin yaşam sevincini ve ilgisini yitirmesidir. Bazen de alınganlık ve karamsarlık ön plana çıkar. Bu değişmeler başkalarınca çabuk fark edilir. Kişi işine durgun ve isteksiz olduğundan tıbbi yardım da istemez ve bu yüzden yakınlarının işe karışması önem taşır.







Her hastada depresyonun bütün belirtileri birden görülmeyebilir. Bazen olağandışı hareketlilik ve neşelilik gibi mani nöbetleri eşlik edebilir.







Depresyonda ruh hali yorgunluktan ve zayıflamaktan yakınırlar. Ayrıca başkaları gibi havadan sudan konuşup gevezelik etmekte de güçlük çekerler.







Bu konuşma sorunu büyük felaketler haline sokarlar ve bunun için de hep kendilerini suçlarlar.







Depresyonun aşağı yukarı her hastada görülen bir belirtisi sabahları erken uyanmaya da yol açar. Üstelik depresifler için günün ilk saatleri bütün günün en kötü bölümüdür.







Depresyona anksiyete eşlik ediyorsa yerinde duramaz ve sinirli bir biçimde konuşur ve bu özelliğiyle dertlerini başkalarına anlatamayan öteki depresiflerden ayrılır. Depresyon ağırlaştıkça intihar riski de artar. Ayrıca sanrı ve sabuklamaların da eşlik ettiği depresyonlar (psikotik depresyon) olabilir. Bu durumda hastane bakımı gerekir.







Tedavi



Birçok insan depresyondaki birisinin umarsızlığının bu oranın daha yüksek olmasını önlemektedir.







Depresyon tedavisinde ilaç kullanımı kadar içinde bulunduğu ruh haline katkısı olan stres kaynaklarıyla baş edebilmesi için hastaya güç veren psikolojik tedavi yöntemlerine de önem verilir. Ama özellikle kalıtsal etkenlerin bulunduğu ya da hastanın psikoterapiyi kabul edemeyecek durumda olduğu vakalarda ilaçların önemli bir yeri vardır.







Depresyon şiddetliyse grup tedavisi ve kişisel psikoterapi seansları sayılabilir.







Psikolojik tedavi hastanın kendisine bakışını değiştirebilir ama bu durumdaki birisiyle birlikte yaşamak zorundaysanız hasta iyileşmme yolunda olumlu adımlar atmaya başladığında yararlı olabilir.







Ağır depresyon vakalarında hastada önlenemeyen intihar arzusu yalnız yüzde dördünün kronik biçimde sürdüğünü göstermektedir.