Urve b. Madras, Resulullah'a (as) şöyle dedi: "Ey Allah'ın elçisi!Ben Ce-bel-i Ali'den geliyorum. Bineğim perişan ben de yorgunum. Allah'a yemin e-derim ki üzerinde vakfe yapmaksızın (durmaksızın) -hiçbir- dağı terketme-dim. Şimdi ben haccedecek miyim?". Resulullah (as), "şu -sabah namazının-anlamını kavrayan ve bundan önce gece ya da gündüz Arafat'a gelen kimse baççını tamamlasın ve kirliliğini (tırnaklarını keserek, bıyıklarını kısaltarak,başını tıraş ederek, şeytan taşlayarak, kurban keserek ve benzeri şeyler yapa*rak) giderip temizlensin" buyurdu.
Hadis sahihtir.
Necd halkından bazı kimseler Resuluüah'tan fetva isteyerek şöyle dedi*ler: "Ey Allah'ın elçisi! Hacc nasıl olur?". Resulullah (as), "hacc Arefedir. Sa*bah namazından önce gelen hacet tamamlamış demektir. Ama sabah na*mazından sonra gelen, geciken için ise bir günah yoktur''buyurdu. Sonra da atının terkisine birini bindirdi ve onu bağırtarak bu işlemi insanlara duyurdu.
Hadisi İmam Ahmed rivayet etmiştir.