1194. Haydi kalk, ölümü kökünden sök at, artık kimsecikler ölmesin.
Müstef'ilün, Fe'ulün, Müstef'ilün, Fe'ulün
(c. VI.2934)
• "Avlanacağım." dedin gittin. Seni avladılar, sen kendin av oldun. "Huzura kavuşacağım" dedin, büsbütün huzursuz oldun.
• Sen ab-ı hayat içtin, bu yüzden nasıl olur da ben sana Hızır diyemem? Senin huzurunda nasıl can vermeyeyim ki, dostun da dostu oldun, sevgilinin de sevgilisi oldun?
• Senin etrafında nasıl dönüp dolaşmayayım ki; sen Allah'ın evi olmuşsun? Yerlere, göklere sığmayan o eşsiz varlık, senin gönlünde yer almış, senin ayağını nasıl öpmeyeyim ki; sen, sonsuzluğa ermişsin?
• Haydi kalk, sen ölümü kökünden sök at! Artık dünyada kimsecikler ölmesin. Çünkü sen, sözün sesisin. Sonbaharı yakala, boynunu vur, onu öldür. Çünkü sen, ebedî ilkbahar oldun.
• Ey melek gibi can! Ey baştan başa Hakk'ın nuruyla yoğrulmuş can! Sen ihtiyardan da, cüz'i iradeden kurtuldun. Çünkü sen, iradenin ve ihtiyarın ta kendisi oldun.
• Kederlere kapılmıştın, gamlara av olmuştun, yardımcın yoktu. Perişan bir halde idin. Hakk'a ulaştın da kederlerden kurtuldun, güç kuvvet sahibi oldun.