Sırların hazinesi olan BİSMİLLAH ile başlarım. Onun ile o hazineyi keşfederim. ArdındanMahlukatın en hayırlısı
dalalet ve yanlışlıkların ortadan kaldırıcısı
HZ. MUHAMMED’E (S.A.V) salat ve selam getiririm.
ALLAHIM! KÂİNATIN SAHİBİ SENSİN.. ONA HAYAT VERENSİN… ONU AYAKTA TUTANSIN...
HAK ve GERÇEKSİN... APAÇIKSIN... SENDEN BAŞKA İLAHMA’BUD OLAMAZ...
SEN BENİM RABBİMSİN.. BENİ ŞEKİLLENDİRİP YARATTIN.
B E N İ S E S A N A K U L U M …
GÜCÜM YETTİĞİ SURETÇE SANA VERDİĞİM SÖZ ve SENDEN ALDIĞIM VAAD ÜZERE KALACAĞIM…
Namazın hakikatigerçekten çok güzel bir şekilde ele alınmış burada… Namazdan pek hoşlanmayan nefsi
köşeye sıkıştıracak HARİKA DELİLLER…Ve Kur’ân-ı Kerim’de yüze yakın ayet ile emredilen bu en önemli ibadetin neticelerini bize ders veriyor..
"Şüphesiz ki namazmü'minler üzerine belli vakitler için farz olarak yazılmıştır." (Nisâ Sûresi
103)
Bir zamanyaşça
cismen
rütbeli büyük bir adam bana dedi:
"NAMAZ İYİDİR. FAKAT HERGÜN HERGÜN BEŞER DEFA KILMAK ÇOKTUR. BİTMEDİĞİNDEN USANÇ VERİYOR"
O zâtın o sözünden hayli zaman geçtikten sonraNEFSİMİ DİNLEDİM. İŞİTTİM Kİ AYNI SÖZLERİ SÖYLÜYOR.. Ve ona baktım
gördüm ki
TEMBELLİK KULAĞIYLA
ŞEYTANDA AYNI DERSİ ALIYOR. O vakit anladım: O zat
o sözü BÜTÜN EMMARE NEFİSLER NAMINA SÖYLEMİŞ GİBİDİR..
O zaman ben dahi dedim: MADEM NEFSİM EMMAREDİR (kötülüğü emreder). NEFSİNİ ISLAH ETMEYEN BAŞKASINI ISLAH EDEMEZ. ÖYLE İSE "NEFSİMDEN" BAŞLARIM...
Dedim: Ey nefis! CAHİLLİĞİN içindetembellik döşeğinde
gaflet uykusunda söylediğin şu söze mukabil
BEŞ İKAZI benden işit.
BİRİNCİ İKAZ: Ey bedbaht nefsim! ACABA ÖMRÜN EBEDİ MİDİR? HİÇ KAT'İ SENEDİN VAR MI KİGELECEK SENEYE
BELKİ YARINA KALACAKSIN?
SENİ USANDIRANHAYATINA EBEDİYET SÜSÜ VERMEK; KENDİNİ HİÇ ÖLMEYECEKMİŞSİN GİBİ düşünmektir.. aaaif için
EBEDİ DÜNYADA KALACAK GİBİ NAZLANIYORSUN!!!
Eğer anlasaydın ki ÖMRÜN AZDIRHEM FAYDASIZ GİDİYOR; ELBETTE ONUN YİRMİDÖRTTEN BİRİSİNİ "HAKİKİ BİR EBEDİ HAYATIN SAADETİNE" SEBEP OLACAK
BİR GÜZEL ve HOŞ ve RAHAT ve RAHMET BİR HİZMETE KULLANMAK; USANMAK ŞÖYLE DURSUNBELKİ CİDDİ BİR İŞTİYAK ve HOŞ BİR ZEVKİ TAHRİKE sebep olur.
BİR TEK SAATbeş vakit namaza abdestle kâfi gelir.
AcabaaaYİRMİÜÇ SAATİNİ ŞU KISACIK DÜNYA HAYATINA SARFEDEN ve O UZUN EBEDİ HAYATINA "BİR TEK SAATİNİ" SARF ETMEYEN
NE KADAR ZARAR EDER
NE KADAR NEFSİNE ZULMEDER ve NE KADAR "AKLIN ZITTINA" HAREKET EDER!!!
Halbuki NAMAZDA RUHUN ve KALBİN ve AKLIN BÜYÜK BİR RAHATI VARDIR..
Hem cisme de o kadar ağır bir iş değildir. Hem NAMAZ KILANIN DİĞER MÜBAH DÜNYEVİ İŞLERİ (dince günah veya sevap kapsamında olmayan şeyleruyku
yemek vs gibi) "GÜZEL BİR NİYETLE" İBADET HÜKMÜNÜ ALIR.
Yani bir nevi MAYA hükmünde namaz. Bir kazan sütümüz var.. O bir kazan süte BİR MİKTAR YOĞURT MAYASI katmaklanasıl BİR KAZAN YOĞURDA SAHİP OLUYORUZ
onun gibi de BEŞ VAKİT NAMAZ
ÖMRÜMÜZE “MAYA” HÜKMÜNE GEÇİYOR; bu surette bütün ÖMÜR SERMAYESİNİ âhirete mal edebilir; FANİ ÖMRÜNÜ BİR CİHETTE BÂKÎLEŞTİRİR..
Nefsi ile çetin bir mücadeleye giren bir genç kendince hesap yapıyor... "20 yaşındayım" diyor… “Standartlara göre 60 sene yaşasam; Ohhoo daha var 40 SENE!”. 40 sene x 365 gün: 14.600 gün eder.. o da; 14.600 gün x 5 vakit : 73.000 vakit... “Oooo KIL KIL BİTMEZ” diyor. J
Öyle mi dersiniz; yani HESAP; BU GENCİN YAPTIĞI GİBİ Mİ ACABA???
YARINA ÇIKMAYA GARANTİSİ OLMAYAN BİR İNSANIN; KALKIP ÖNÜNDEKİ “40 SENE” İÇİN; “KENDİSİNİ ÜMİTSİZLİĞE ATACAK” BÖYLE BİR HESAP YAPMASI; OLDUKÇA ANLAMSIZ aslında.. değil mi?
Bir başka hakikat... Mesela Şimdi ÖĞLE NAMAZLARINI KILDIK.. diyelim.. İKİNDİ VAKTİ GİRENE KADAR BİZE "İKİNDİ NAMAZI FARZ DEĞİL" O vakit girince onu da kıldık mı ÜZERİMİZDE FARZ NAMAZ KALMIYOR.. değil mi? İşin hakikati bu; HENÜZ ÜZERİMİZE FARZ OLMAYAN NAMAZLARIN HESABINI YAPMAYA HİİİÇ GEREK YOK YANİ..
BakınızBediüzzaman bu hakikati nasıl açıklıyor..
Elhasıl: Ey nefis! Bil kiDÜNKÜ GÜN SENİN ELİNDEN ÇIKTI.. YARIN İSE
SENİN ELİNDE SENET YOK Kİ ONA MALİKSİN (Sahip olasın).
ÖyleyseHAKİKİ ÖMRÜNÜ
"BULUNDUĞUN GÜN BİL"; EN AZ "GÜNÜN BİR SAATİNİ" İHTİYAT AKÇESİ gibi
"HAKİKİ GELECEK" için TEŞKİL OLUNAN "AHİRET KUMBARASI" olan bir "MESCİDE veya bir SECCADEYE AT!!
Yani “60 YIL YAŞARSAM!!!” gibi GENİŞ ZAMANLI ifadeler; hakikat noktasında çok da muteber değildir bu noktada.. Hem60 yıl da yaşasa
21 yıl da yaşasa BU HAYATTAN SONRA MUTLAKA GELECEK BİR "HAKİKİ İSTİKBAL" YOK MU?
ASIL “HAKİKİ İSTİKBAL”; "AHİRET" DEĞİL Mİ?...
Bizim; “60 sene yaşasam” fikrinde bulunan 20 yaşındaki genç; 60 SENE DE YAŞASA; 21 SENE DE YAŞASA; ONU BEKLEYEN “HAKİKİ BİR İSTİKBAL” var!..
Dünyevi gelecekleri için EBEDİ VE MUTLAK BİR GELECEK OLAN AHİRETLERİNİ İHMAL EDENLERİN KULAKLARI ÇINLASIN" demeden geçemiyoruz değil mi?
BU DA OLAYIN BİR BAŞKA BOYUTU tabii..
BU “GEÇİÇİ HAYAT” İÇİN “EN MÜKEMMELİ” TALEP UĞRUNDA; AHİRET HAYATINA LAKAYD KALMAKKAYITSIZ BULUNMAK NE KADAR AKILLILIK?.. soralım AKILLARA!!!
Çocuklarımızın dünyevi 20-30 senelik gelecekleri için varımızı-yoğumuzu bu yolda sarfediyoruz..
Oysa söz konunu AHİRET olduğunda; BU DENLİ BİR EHEMMİYETTEN OLDUKÇA UZAĞIZ SANKİ… Kıyamet günübu çocuklar; anne-babalarının yakalarına yapışacaklarmış “NEDEN BENİM İMANIMI KURTARMADIN?” diye…
NE CEVAP VERECEĞİZ O GÜN ONLARA?
Ve sonra; ONLARI BİZE BİR “EMANET OLARAK” VEREN RABBİMİZEBU EMANETLERİN HESABINI NASIL VERECEĞİZ! Değil mi?
Rabbimizhepimize BU EMANETLERİ LAYIKIYLA MUHAFAZA ETMEYİ NASİP EYLESİN; ONLARI BİZE ŞİKAYETÇİ DEĞİL
ŞEFAATÇİ EYLESİN İNŞALLAH AHİRETTE..
Elhasıl : Ey nefis! Bil kiDÜNKÜ GÜN SENİN ELİNDEN ÇIKTI.. YARIN İSE
SENİN ELİNDE SENET YOK Kİ ONA MALİKSİN (Sahip olasın).
ÖyleyseHAKİKİ ÖMRÜNÜ
"BULUNDUĞUN GÜN BİL";
EN AZ "GÜNÜN BİR SAATİNİ" İHTİYAT AKÇESİ gibi![]()
"HAKİKİ GELECEK" için teşkil olunan; "AHİRET KUMBARASI" olan bir "MESCİDE veya bir SECCADEYE AT!!
Bakar mısınız ne kadar hoş tabirler; MESCİD ve SECCADENİNAHİRET KUMBARASI olduğunu bildiriyor Bediüzzaman.. Demek ki; KUMBARAYA NE KADAR ATARSAK; AÇILDIĞINDA
ELİMİZE GEÇEN DE O KADAR OLACAK..
Rabbim; AHİRET KUMBARASI “DOLU” OLANLARDAN EYLESİN İNŞALLAH HEPİMİZİ..
"Seni her türlü noksandan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka bilgimiz yoktur. Muhakkak ki Senilmi ve hikmeti herşeyi kuşatan Alîm-i Hakîmsin." (Bakara Sûresi
2:32.)
“Asra yemin olsun kiinsanlar mutlaka ziyandadır.. Ancak; iman edip iyi işler yapanlar
birbirlerine hep hakkı ve sabrı tavsiye edenler müstesna..” (ASR SURESİ)