Hamza ibnu Abdilmuttalib, el-Yemân, Enes ibnu*n-Nadr, Mus'ab ibnu Umeyr onlardandır.

116-.......Katâde ibn Diâme: Ben Arab kabîleleri içinde Ensâr'dan daha çok şehîd vermiş ve kıyamet günü onlardan daha azîz olmuş hiçbir kabîle bilmiyorum, demiştir.
Yine Katâde birinci sözünün şahinliğine delîl getirerek şöyle de*miştir: Bize Enes ibn Mâlik tahdîs etti ki, Uhud günü onlardan, yânî Ehsâr'dan yetmiş kişi; Maûne Kuyusu günü de yetmiş kişi; Yemâme gününde de yetmiş kişi öldürülmüştür.
Katâde: Maûne Kuyusu vak'ası Rasûlullah'ın zamanında oldu. Yemâme günü, Ebû Bekr zamanında Yalancı Peygamber Museylime ile harb yapılan gündür, demiştir .

117-.......Câbir ibn Abdillah (R) şöyle haber vermiştir: Rasûlulah (S) Uhud şehîdlerinden ikişer kişiyi bir kabirde yerleştiriyor*du . Ve bize:
— "Bunların hangisi Kur'ân'ı daha çok öğrenmiştir?" diye so*ruyordu.
Bu çift şehîdlerden birisine işaret edilince, onu kabre önce ko*yuyordu. Ve sonra:
— "Kıyamet gününde ben bu mücâhidlerin hayâtlarım dîn yo*lunda feda ettiklerinin şahidiyim" buyurdu.
Sonra da bu şehîdlerin yıkanmadan ve üzerlerine namaz kılın*madan, kanlan içinde gömülmelerini emretti.
Ebû'l-Velîd de Şu'be'den söyledi ki, İbnu'l-Munkedir şöyle de*miştir: Ben Câbir'den işittim, şöyle dedi: Babam Uhud'da şehîd edil*diği zaman ben ağlamağa ve elbiseyi onun yüzünden açmaya başladım. Peygamberin sahâbîleri de beni ağlamaktan men' ediyorlardı. Hâl*buki Peygamber men' etmedi. Peygamber (S):
— "Ona ağlama -yâhud: Ona ne ağlıyorsun-! O şehîd kaldırı*lıncaya kadar melekler kanatlanyle onu gölgelendirmekte devam ettiler" buyurdu .

118-.......Ebû Mûsâ(R)'dan: el-Buhârî yâhud şeyhi Muhammed ibnu'1-Alâ: Peygamber'den söylediğini, yânî hadîsi Peygamber'e yük*selttiğini zannediyorum, demiştir. Peygamber (S) şöyle buyurdu: "Ben ru'yâmda şöyle gördüm: Ben bir kılıç salladım, akabinde kılıcın göğsü kırıldı. İşte bu, Uhud günü musibete uğrayan müminlerdir. Sonra ben o kılıcı başka bir defa daha salladım. Bu sefer kılıç olduğundan daha güzel bir hâle döndü. Bu da Allah'ın feih ve mü'minlerin birleşip toplanmaları nev'înden getirmiş olduğu güzel sonuçlardır. Ben yine ru'yâda birtakım sığırlar gördüm. Allah hayırdır (yânı Allah'ın yapması hayırdır). Gördüm ki o sığırlar, Uhud günü şehîd edilen mü'minlermiş" .

119-.......Habbâb ibnu'l-Erett (R) şöyle demiştir: Biz Allah'ın rızâsını isteyerek Peygamber ile hicret ettik. Artık ecrimiz (va'di ge*reği) Allah'a vâcib oldu. Bizlerden kimisi de bu ücretten hiçbirşey ye*meden geçti, yâhud âhirete gitti. Mus'ab ibn Umeyr işte bunlardan birisidir. Mus'ab Uhud günü şehîd edildi. O arkasında bir kaftan*dan başka birşey bırakmadı. Biz o kaftanla Mus'ab'ın başını örttü*ğümüzde ayakları meydana çıkıyor, ayaklarını örttüğümüzde ise başı meydana çıkıyordu. (Bu yokluk karşısında) Peygamber (S) bize: "Bu kaftanla başım örtün de ayaklan üzerine ızhır otu koyun -yâhud: ayak*ları üzerine ızhır otundan atın-" buyurdu. Bizden kendilerine hicret meyvesi erişenler de vardır ki, onlar da bu meyveyi devşirmektedir*ler