Terki Terk
İbrahim B. Edhem Horasan Da Belh Şehrinin Hükümdarı, Gücüyle Mağrur Bir Mümindir…
Hükümdarlığından Ötürü Mağrurdur Ama Yine De Mümindir…
Ve Sahibi Bulunduğu Dünya Saltanatına…
O Saltanatın Bütün Çekiciliklerine Rağmen…
Yıllarca Yüreğinin Bir Köşesinde Hep,
“ALLAHa Dost Olma”
Ukdesini Taşıyan Bir Mümin…
Nihayet Bir Gün Vakit Erer, Vade Dolar…
Devrin Kutbu İbrahim B. Edhem ‘in İşini Ele Alır...
…”Belh Hükümdarı İrşad Edilecek…
Kendisine ALLAH Dostluğuna Giden Yollar Gösterilecektir”...
İbrahim B. Edhem i İrşadla Görevli Derviş Belhe Ulaştığında Vakit Öğledir.
Derviş Derhal Kendine Emredildiği Gibi İbrahim B. Edhem in Sarayının Damına Çıkar
Ve Üzerinde Gezinmeye Başlar.
Hükümdar İbrahim B. Edhem De Tam da O Sırada
Mükellef Bir Öğle Yemeğinin Başından Henüz Kalkmış…
Ve Yemeğin Rehavetini Atmak Üzere Kendisini Kuş Tüyü Bir Yatağa Bırakıvermiştir.
Ve Bu Arada Da Düşünmektedir…
“Acaba Nasıl ALLAH Dostu Olurum.”?
Bu Düşünceler İçinde Dalmış Seyrederken…
Birden Damdan Gelen Gürültülerle İrkilir Ve Yerinden Fırlar.
“Askerler” !!!
Der
Ve Askerler Az Sonra Damda Yakaladıkları Dervişi Hükümdarın Karşısına Dikerler.
İbrahim B. Edhem Meraklı Ve Endişeli…
Derviş İse Sessiz Ve Sakindir.
İbrahim B. Edhem Hışımla Sorar:
“Ey Derviş Benim Sarayımın Damında Ne Arıyordun”?
“Kaybettiğim Develerimi “
Dervişin Duruşu Ve Konuşması Ciddidir Ama!
Verdiği Cevap Buram Buram Alay Kokmaktadır!
Hükümdar İbrahim B. Edhem İn Hışmı Ve Hiddeti İkiye Katlanır:
“ Be Adam Sen Benimle Alay Mı Ediyorsun!?”
“Hiç Saray Damında Deve Mi, Aranırmış?”
Derviş Az Önce İbrahim B. Edhem İn Üzerinde Yattığı…
Kuştüyü Yatağı Gösterir!
Ve Cevaplar…
Daha Doğrusu Hükümdarın Sözüne Başka Bir Soruyla Cevap Verir.
“Hiç Kuş Tüyü Yatakta ALLAH Dostluğumu Aranırmış ?”
Ve İşte O An!
İbrahim B. Edhem İçin…
Zaman Durur!...
Mekan Biter!...
Mantık Susar!…
Boş bir Çuval Gibi…
Olduğu Yerde Kalıverir!
Ve Askerlerine Zor Duyulan Fısıltılı Bir Sesle Emir Verir.
“Bu Dervişi Salıverin Beni De Yalnız Bırakın!”
Sonra Gece Olur
Belh’te El Ayak Çekilir…
İnsanlar Uykuya Dalar…
İbrahim B. Edhem İn İse Hali Çok Başkadır Artık…
Süslü, İpekli Hükümdarlık Giysilerini Soyunup,
Sırtına Basit Bir Derviş Elbisesi Geçirmiş,
Geride Bıraktıkları İçinde Bir Mektup Bırakmıştır…
Mektubunda:
“Beni Öldü Sayın…
Peşimi Araştırmayın…
Kendinize De Yeni Bir Hükümdar Bulun”…
Ve Sonra Gecenin Karanlığında Kaybolur…
Sır Olur…
Artık Hükümdarlığa Bedel
Tarihte Ölümsüz Bir İsim Bırakacak,
ALLAH Dostu İbrahim B. Edhem Olmanın İlk Adımlarını Atmıştır.
Sonra Madden Çileli Manen Nurlu Yeni Bir Hayata Başlar…
Derviş Olur Hak Dostluğuna Soyunur…
Dünyada Unutulur Mele –İ Alada Alkışlanır.
Böylece Tam Kırk Sene Geçer…
Zamanın Kutbu Yeni Bir Sınava Karar Verir:
Bir Görelim Bakalım Der
“Bizim İbrahim B. Edhem Nereye Gelmiş Ne Kadar Pişmiş ?”
Ve Yine Bir Dervişe Yeni Bir Emir Verilir.
“Filanca Şehre Yakın Yol Kenarında Garip Bir Derviş Göreceksin…
İşte O İbrahim B. Edhem Dir.
Git… Onu Bul Ve Kırbacını Sırtına Olanca Gücünle İndir.”
Derviş Hemen Emri Alır Ve Yel Olur Uçar…
Tamda Tarif Edilen Yerde Tamda Tarif Edildiği Gibi Garip Kendi Halinde Bir Dervişe Rastlar…
Evet, Bu İbrahim B. Edhem Den Başkası Değildir…
Yanına Doğru Yaklaşır Ve Elindeki Kırbacı Var Gücüyle İbrahim B. Edhem İn Sırtına İndirir…
Kırbaç Olanca Gücüyle Patlamıştır Sırtında…
Kanlar Akar…
Ve Atının Gemini Çeker Eğilir İbrahim B. Edhem İn Yüzüne Doğru Bakar…
İbrahim B. Edhem İn Yüzünde ise…
En Ufak Bir Kızgınlık… Kırgınlık… Hiçbir Değişme Yoktur…
Sadece Bir Tebessüm…
Sırtından Kanlar Sızarken…
Dervişin Merakını Gidermek İçin
Yalnızca Tebessüm Eder…
Ve
Evladım Der…
“Biz Onları Belhte Bıraktık” …
Süvari Hiçbir Şey Söylemez Atının Gemini Geldiği İstikamete Doğru Çevirir
Ve Yel Olur Uçar…
Görevini Yerine Getirmiştir…
Zamanın Kutbu Sorar:
Söyle Bakalım Der
Ne Yaptı Bizim İbrahim Kırbacı Sırtına Yiyince…
Derviş
Efendim Der…
Kendinden Gayet Emin bir şekilde
Sırtından Kanlar Sızıyordu Ama Yinede…
Hiçbir Kızgınlık Öfke Sinirlenme Yoktu Yüzünde…
Sadece Yüzüne Doğru Eğilip Bakınca
“Biz Onları Belh’te Bıraktık Evladım”
Dedi…
Sadece Bu Kadar Der…
Devrin Kutbu Tebessüm Eder
Ve
“Yazık Der Hala Belh’i Unutamamış”!!!
ALLAH Yolunun Yolcuları
“İşte ALLAH Dostu Olmak Böyle Bir Şeydir…
Vardım Zannedildiği Yerde (!) Daha Koskoca Bir Okyanus Vardır (!) İnsanın Önünde...(!)
Ve Bu Yolda En Zor Merhale (!) Şah-I Nakşibend Güllerinin Dediği Gibi
Dünya’yı Terk (!) Ahireti Terk (!) Varlık Yokluk Kaygısını Terk Değildir(!)
Asl Olan
Terk –İ Terktir.