5 sonuçtan 1 ile 5 arası

Konu: (251.mektup)Ellerimizi o kanlara bulaştırmadığı gibi, dilimizi karıştırmayalım!

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 455.346, Level: 100
    Points: 455.346, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 100,0%
    Overall activity: 100,0%
    Achievements
    SiLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    EMEKTAR KURUCU

    .
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    ISPARTA
    Mesajlar
    18.956
    Points
    455.346
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    10

    (251.mektup)Ellerimizi o kanlara bulaştırmadığı gibi, dilimizi karıştırmayalım!

    (251.mektup)Ellerimizi o kanlara bulaştırmadığı gibi, dilimizi karıştırmayalım!
    Sf:312,3.paragraf

    Eshâb-ı kirâm “aleyhimürrıdvân” arasında olan muhârebeleri iyi sebeblerden,
    güzel düşüncelerden ileri geldi bilmek, dünyâlık için, menfe’at
    için bilmemek lâzımdır. Çünki, onların ayrılığı ictihâd ve te’vîl ayrığı idi.
    Hevâ ve hevesden doğan ayrılık değildi. Ehl-i sünnet âlimleri hep böyle söylüyor.
    şu kadar var ki, hazret-i Emîr ile muhârebe edenler, hatâ etdi. Hak,
    hazret-i Emîr “radıyallahü anh” tarafında idi. Fekat hatâları, ictihâd hatâsı
    olduğundan, birşey denemez ve dil uzatılamaz. (Şerh-ı mevâkıf) kitâbı-
    na göre, Âmidî diyor ki, (Cemel ve Sıffîn vak’aları ictihâd yüzünden idi).
    Ebû şekûr-i Sülemî, (Temhîd) kitâbında diyor ki, (Ehl-i sünnet vel-cemâ’ate
    göre hazret-i Mu’âviye ve Onunla berâber olanlar “radıyallahü anhüm” hatâ
    etmişlerdi. Fekat hatâları, ictihâd hatâsı idi). İbni Hacer-i Mekkî (Savâ’ık)
    kitâbında diyor ki: (Hazret-i Mu’âviyenin hazret-i Emîr ile “radıyallahü anhümâ”
    muhârebesi, ictihâd sebebi ile idi. Ehl-i sünnet âlimleri böyle biliyor).
    (Mevâkıf)ı flerh edenin, (Eshâbımızın çoğuna göre, o muhârebeler, ictihâd
    sebebiyle değildi) sözünde Eshâbımız diyerek, kimleri anlatmak istemişdir?
    Ehl-i sünnet âlimleri böyle söylemiyor, aksini söyliyor. Büyüklerin
    kitâbları hep ictihâdda hatâ olduğunu bildirmekdedirler. İmâm-ı Gazâlî
    ve kâdî Ebû Bekr ve diğer imâmlar “rahmetullahi teâlâ aleyhim ecma’în”
    bunlar arasındadır. O hâlde Hazret-i Emîr “radıyallahü anh” ile muhârebe
    edenlere fâsık, yoldan çıkmış gibi şeyler söylemek câiz değldir.
    Kâdî Iyâdın (Şifâ) kitâbında, imâm-ı Mâlik “radıyallahü anh” diyor ki:

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 455.346, Level: 100
    Points: 455.346, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 100,0%
    Overall activity: 100,0%
    Achievements
    SiLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    EMEKTAR KURUCU

    .
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    ISPARTA
    Mesajlar
    18.956
    Points
    455.346
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    10

    Standart Cevap: (251.mektup)Ellerimizi o kanlara bulaştırmadığı gibi, dilimizi karıştırmayalım

    (Peygamberimizin “sallallahü aleyhi ve sellem” Eshâbından birine, meselâ
    Ebû Bekre veyâ Ömere veyâ Osmâna veyâ Mu’âviyeye veyâ Amr ibni
    Âsa “radıyallahü anhüm” söğen ve onları kötüliyen bir kimse, eğer yoldan
    çıkdılar, kâfir oldular dedi ise, bu kimseyi öldürmelidir. Yok eğer başka bir
    ayb ve kusûr ile kötüledi ise, fliddetli dövmelidir). Hazret-i Alî “radıyallahü
    anh” ile muhârebe edenler,şî’îlerin taşkın olanlarının dedikleri gibi, kâfir
    değildir. Fâsık da değildir. Çünki, Âişe-i Sıddîka “radıyallahü anhâ” ve
    Talha ve Zübeyr ve Sahâbe-i kirâmdan birçoğu onlardandır “rıdvânullahi
    aleyhim ecma’în”. Talha ile Zübeyr “radıyallahü anhümâ” Cemel muhârebesinde,
    onüçbin kişi ile berâber öldürülmüşdü. Hazret-i Mu’âviye “radı
    yallahü anh” bu zemân işe karışmamışdı. Bir müslimân, bunlara yoldan
    çıkdı ve günâha girdi gibi sözler söyliyemez. Kalbi bozuk, rûhu pis olan, söyler.
    Fıkh âlimlerinden baızısı hazret-i Mu’âviye “radıyallahü anh” için
    (Cevr), ya’nî zulm etdi, demiş ise de, bundan maksadları, hazret-i Emîrin
    hilâfeti zemânında kendini halîfe i’lân etmesi haksız idi, demekdir. Yoksa,
    yoldan çıkmak ve günâh alâmeti olan zulm demek değildir. Bu sûretle
    sözleri, Ehl-i sünnet büyüklerinin sözlerine uymuş olur. Bununla berâber,
    hakîkî din âlimleri, böyle yanlış ma’nâlar anlaşılabilecek sözleri söylemezler.
    Hazret-i Mu’âviye için “radıyallahü anh” zâlim, nasıl denilebilir?
    Bunun, ALLAHü teâlânın emrlerini ve müslimânların haklarını gözetmekde
    âdil bir halîfe olduğunu (Savâ’ık-ul-muhrika) kitâbında, allâme İbni Hacer-
    i Mekkî yazıyor. Çirkin hatâ da dememelidir. Hatâ sözüne eklenen herşey
    hatâ olur. Hele la’net sözünü kullanmak, zan ve şübhe ile olsa bile hiç
    doğru değildir. Böyle sözleri Yezîd için söyleseler yeridir. Fekat, Mu’âviye
    “radıyallahü anh” için söylemek çok şenî’, çok çirkin olur. Peygamberimizin
    “sallallahü aleyhi ve sellem”, hazret-i Mu’âviyeye “radıyallahü
    anh” hayrlı düâlar etdiğini, hadîs âlimlerinin hepsi söylüyor. Meselâ, (Yâ
    Rabbî! Ona kitâb [ya’nî yazı ile ilm ile], hesâb öğret ve Onu azâbdan koru!)
    ve bir kerre de, (Yâ Rabbî! Onu doğru yola götür ve doğru yola götürücü
    yap!) buyurdu. Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” düâsının
    kabûl olunacağ› ise şübhesizdir. [Ona beddüâ etdi diyen, yeni din adamları
    nın (!), din kitâblarından hiç de haberi olmadığı anlaşılmıyor mu?]
    Eshâb-ı kirâmın herhangi biri için, böyle uygunsuz sözler söylemek hiç iyi
    değildir. Yâ Rabbî! Unutarak, yâhud yanılarak yapdıklarımızı bizlere sorma!
    İmâm-ı Şa’bî hazretlerinin hazret-i Mu’âviyeyi “radıyallahü anh” kötülediğ
    i yolundaki sözleri de doğru değildir. Böyle birşey olsaydı, Şa’bînin
    talebesi olan imâm-ı a’zam Ebû Hanîfenin bu sözleri söylemesi lâzım gelirdi.

  3. #3
    ***
    DIŞARDA
    Points: 455.346, Level: 100
    Points: 455.346, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 100,0%
    Overall activity: 100,0%
    Achievements
    SiLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    EMEKTAR KURUCU

    .
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    ISPARTA
    Mesajlar
    18.956
    Points
    455.346
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    10

    Standart Cevap: (251.mektup)Ellerimizi o kanlara bulaştırmadığı gibi, dilimizi karıştırmayalım

    İmâm-ı Mâlik “radıyallahü anh”, Tebe’i tâbi’îndendir ve hazret-i
    Mu’âviyenin “radıyallahü anh” asrında yaşamışdır. Medîne-i münevvere
    âlimlerinin en yükseği olduğu muhakkakdır. İşte o büyük âlim, Mu’âviyeyi
    ve Amr bin Âsı “radıyallahü teâlâ anhümâ” söğenleri öldürünüz der mi
    idi? Demek ki, onu söğmeği büyük günâhlardan sayarak söğenleri öldürmeğ
    i emr etmişdir. Onu söğmeği, Ebû Bekr ve Ömeri ve Osmânı “radıyallahü
    anhüm” söğmek gibi bilmilşdir.
    O hâlde hazret-i Mu’âviyeyi “radıyallahü anh” söğmek aslâ câiz değildir.
    İyi düşünmek lâzımdır ki; hazret-i Mu’âviye “radıyallahü anh” bu işlerde
    yalnız başına değildi. Eshâb-ı kirâmın hemen hemen yarısı onunla be
    râberdi. Eğer hazret-i Emîr “radıyallahü anh” ile muhârebe edenlere kâfir
    veyâ fâsık denirse, dîn-i islâmın yarısı yıkılır. Zîrâ dîn-i islâmı dünyâya
    yayan, bizlere bildiren onlardır. O hâlde, onları ancak zındık, ya’nî dîn-i islâmı
    yıkmak için uğraşan kimse kötüler. O muhârebelerin, karışıklıkların
    ortaya çıkması hazret-i Osmânın “radıyallahü anh” şehâdeti ile başladı. Kâtillerden
    kısâs istenmesi ile başladı. Talha ile Zübeyr “radıyallahü anhümâ”
    kısâs gecikdiği için Medîne-i münevvereden çıkdılar. Âişe “radıyallahü anhâ”
    de bu işde bunlarla berâberdi. Cemel muhârebesi, hazret-i Osmânın “radı
    yallahü anh” kâtillerine kısâs yapılmasının gecikdiği için oldu. Bu muhârebelerde
    onüçbin kişi ve Talha ile Zübeyr “rad›yallahü anhümâ” da öldürüldü.
    Mu’âviye “radıyallahü anh” sonradan Şâmdan işe karışdı, bunlarla
    birleşdi. Sıffîn muhârebesi yapıldı. İmâm-ı Gazâlî diyor ki, bu muhârebeler
    halîfe olmak için değildi. Hazret-i Emîrin “radıyallahü anh” hilâfeti başlangı
    cında, kâtillere kısâs yapılması içindi. Allâme İbni Hacer-i Mekkî
    hazretleri de, (Ehl-i sünnet böyle buyuruyor) diyor. Hanefî âlimlerinin büyüklerinden
    olan Ebû Şekûr-i Sülemî “rahmetullahi teâlâ aleyh” diyor ki,
    (Hazret-i Mu’âviyenin hazret-i Emîr ile muhârebesi hilâfet için idi “radı-
    yallahü anhümâ”. Çünki, Peygamber “aleyhissalâtü vesselâm” ona, (İnsanları
    n başına geçdiğin zemân, onlara yumuşak davran!) buyurmuşdu. Bunu
    işitdiği günden beri içinde hilâfet arzûsu uyanmışdı. Fekat, ictihâdında
    hatâ etmişdi. Hazret-i Emîrin “radıyallahü anh” ictihâdı doğru idi. Çünki,
    onun hilâfeti zemânı, hazret-i Emîrin “radıyallahü anhümâ” hilâfetinden
    sonra idi. Bundan anlaşılıyor ki, karışıklığın başlaması kısâsın gecikmesi idi.
    Sonradan halîfe olmak fikri de, ortaya çıkdı. Her ne olursa olsun, ictihâd
    yerinde idi. Hatâ eden bir derece, doğru olan iki derece sevâb kazandı. Bu
    işde, bize düşen en iyi yol, Peygamber efendimizin “sallallahü aleyhi ve sellem”
    Eshâbınnn “radıyallahü anhüm” kavgalarına karışmamalıyız. Bunları
    konuşmamalıyız. Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” buyuruyor
    ki, (Eshâbım “rıdvânullahi aleyhim ecma’în” arasında olan işlere karı
    şmayınız!) Yine buyurdu ki, (Eshâbım “aleyhimürrıdvân” konuşulurken
    dilinizi tutunuz!) ve bir hadîs-i şerîfde, (Eshâbım için ALLAHü teâlâdan
    korkunuz, Eshâbım için dil uzatmayınız!) buyuruldu.)

  4. #4
    ***
    DIŞARDA
    Points: 455.346, Level: 100
    Points: 455.346, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 100,0%
    Overall activity: 100,0%
    Achievements
    SiLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    EMEKTAR KURUCU

    .
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    ISPARTA
    Mesajlar
    18.956
    Points
    455.346
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    10

    Standart Cevap: (251.mektup)Ellerimizi o kanlara bulaştırmadığı gibi, dilimizi karıştırmayalım

    İmâm-ı Muhammed Şâfi’î “radıyallahü anh” diyor ki: (ALLAHü teâlâ, ellerimizi
    o kanlara bulaşdırmadığı gibi, biz de, dilimizi karışdırmayalım). Bundan
    anlaşılıyor ki, onlara hatâ etdi demek bile câiz değildir. Hepsi için hep
    iyi ve hayrlı söylememiz lâzımdır.
    Evet, alçak Yezîd inâdcı ve fâsık idi. Ona da la’net edilmemesi, Ehl-i sünnetin,
    kâfir bile olsa bir kişiye la’nete izn vermediği içindir. Ancak kâfir olarak
    öldüğü bilinen kimseye la’net câizdir demişlerdir. Ebû Leheb ve eşi gibi.
    Yoksa Yezîde la’net edilmemeli, demek değildir. ALLAHü teâlâyı ve
    Onun Resûlünü “sallallahü aleyhi ve sellem” incitenlere dünyâda ve âhı-
    retde, ALLAH la’net eylesin!
    Zemânımızda birçok kimse, hilâfet mes’elesini dillerine dolamışlar.
    Sözü evirip çevirip Eshâb-ı kirâm arasındaki muhârebelere getiriyorlar. Câhillerin
    yazdığı târîhleri okuyarak ve bid’at sâhiblerinin yalanlarına inanarak,
    Eshâb-ı kirâmın “aleyhimürrıdvân” çoğunu kötülüyorlar. Onlara lâyı
    k olmıyan şeylerle lekeliyorlar. Onun için, bu bakımdan bildiğim hakîkatleri yazarak dostlarıma göndermeği lüzûmlu gördüm. Peygamberimiz “sallallahü
    aleyhi ve sellem” buyurdu ki: (Ortalık karışıp, yalanlar yayılıp,
    dinden olmıyan şeyler ortaya çıkınca, âdetler, ibâdetlere karışdırılır ve
    Eshâbıma “aleyhimürrıdvân” dil uzatılınca, doğruyu bilenler, herkese bildirsin!
    ALLAHü teâlânın ve meleklerin ve bütün insanların la’neti, doğruyu
    bilip de, gücü yetdiği hâlde, bildirmiyenlere olsun! ALLAHü teâlâ, böyle
    âlimlerin ne farzlarını, ne de başka ibâdetlerini kabûl etmez.)
    ALLAHü teâlâya ne kadar hamd etsek azdır ki, zemânımızın âlimleri
    “rahmetullahi aleyhim” hanefî mezhebindendir ve Ehl-i sünnetdir. Yoksa
    iş, müslimânlara çok güç olurdu. Bu büyük ni’mete şükr etmek her müslimâna
    lâzımdır.
    [Her müslimânın, Ehl-i sünnet i’tikâdını öğrenip, îmânını ona göre
    düzeltmesi, şunun bunun sözüne ve uydurma kitâblara aldanıp da, doğru
    yoldan kaymamağa çalışması lâzımdır. Ehl-i sünnet âlimlerinin kitâbları-
    nı bırakıp da, dînini, îmânını, din düşmanlarının hîleler ile, yalancı, okşayı
    cı kelimeler ile yazdığı kitâblardan ve mecmû’alardan öğrenmeğe kalkı
    şmak, kendini Cehenneme atmakdır]. Ehl-i sünnet vel-cemâ’at âlimlerinin
    sözlerini bildiren kitâbları okuyup, onlara uymakdan başka kurtuluş
    yolu yoktur.

  5. #5
    ***
    DIŞARDA
    Points: 47.246, Level: 100
    Points: 47.246, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 75,0%
    Overall activity: 75,0%
    Achievements
    MaHiR 01 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Co Admin
    Üyelik tarihi
    Nov 2009
    Yer
    Bir Boğaz yedi tepe
    Mesajlar
    8.028
    Points
    47.246
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    10

    Standart Cevap: (251.mektup)Ellerimizi o kanlara bulaştırmadığı gibi, dilimizi karıştırmayalım



    Ellerin dert görmesin, emeğine sağlık.
    Ben cemiyetin îman selâmeti yolunda dünyamı da âhiretimi de feda ettim. Gözümde ne Cennet sevdası var, ne Cehennem korkusu. Cemiyetin, yirmibeş milyon Türk cemiyetinin imanı namına bir Said değil, bin Said feda olsun. Kur'ânımız yeryüzünde cemaatsiz kalırsa Cenneti de istemem; orası da bana zindan olur. Milletimizin îmanını selâmette görürsem, Cehennemin alevleri içinde yanmağa razıyım: Çünki; vücudum yanarken, gönlüm gül-gülistan olur.
    13.Asrın Müceddidi
    BEDİÜZZAMAN SAİD-İ NURSİ

Benzer Konular

  1. Su gibi aciz, su gibi aziz!...
    By Mü$FiKuN in forum Serbest Kürsü
    Cevaplar: 2
    Son Mesaj: 07.08.09, 08:34
  2. Çok uzaktan geliyor gibi ama çok yakın gibi durur.
    By Reyhani in forum Sohbet & muhabbet
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 11.07.09, 18:10
  3. Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 28.06.09, 10:33
  4. Yazlar gibi kışlar gibi
    By ArzuNur in forum Edebiyat
    Cevaplar: 4
    Son Mesaj: 28.07.08, 19:55
  5. Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 18.06.08, 10:42

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •