2968) ... Enes bin Mâlik (RadtyaUâhü atth)'den; Şöyle demiştir:
Biz (Veda haccı yılı) Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve SellemJ'in beraberinde Mekke'ye (gitmek üzere Medine'den yola) çıktık. Ben Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'deni
Lebbeyke, bir umre'ye ve bir hacc'a niyetlendim, buyruğunu işittim."
2969) "... Enes (bin Mâlik) (RadtyaUâhü a»A)'den rivayet edildiğine göre;. Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) (Veda haccında) :
Allahım! Bir umre ve bir hac ile emrine amadeyim (dâvetine icabet etmekteyim) buyurmuştur.1 '
2970) "... Es-Subey bin Ma'bed (Radtyallâhü anh)'den; Şöyle demiştir:
Ben Hristiyan bir adamdım. Sonra müslüman oldum ve hac ile umre (yâni Hacc-i Kıran) niyetiyle ihrama girdim. Sonra Selmân bin Rebia ve Zeyd bin Sohân (Radıyallâhü anhümâ) Kadisiyye'de benim hac ve umre'nin her ikisi için de Lebbeyk duasını okumakta olduğumu işittiler. Bunun üzerine bu iki zât (bana işaretle) :
Şu adam devesinden daha idraksizdir (yâni Hacc-ı îfrâdın daha faziletli olduğu bilincinden mahrumdur), dediler. Onlar bu sözleriyle sanki bana bir dağ yüklediler. (Yâni sözleri bana çok ağır geldi). Sonra ben Ömer bin el-Hattâb (Radıyallâhü anh)'in yanma vardım ve olup biteni ona arz ettim. Bunun üzerine Ömer (Radıyallâhü anh) onlara yönelip kmamada bulundu. Sonra bana dönüp: Sen Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'in sünnetine hidâyet olundun, sen Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'in sünnetine hidâyet olundun (yâni yaptığın iş O'nun sünnetine uygundur), dedi.
(Râvî) Hişâm kendi rivayetinde dedi ki: Şakîk: Ben ve Mesrûk çok kere gidip es-Subay bin Ma'bed'e bu olayı soruyorduk, demiştir.
......senediyle de es-Subay bin Ma'bed (Radıyallâhü anh)'den rivayet edildiğine göre kendisi: Hrıstiyanhk dininden müslümanlığa yeni dönmüştüm. Müslümanlığı kabul edip (sünnet'e uymak için) gayret ve çalışmamda kusur etmedim. Sonra hac ve umre niyetiyle ihrama girdim (Yâni Hacc-ı Kırân'a başladım), demiş ve yukarıdaki hadîsin mislini anlatmıştır.1'
2971) "... Ebû Talha (Radtyallâhü ankyden rivayet edildiğine göre:
Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) hac ve umre'yi beraber ifâ etti (yâni hacc-ı kırân'ı edâ etti.)"
Gerek bu bâbta rivayet edilen hadisler, gerekse benzeri hadîsler Resûl-i Ekrem (Aleyhi's-salâtü ve's-selâm)'in Hacc-ı Kıran ettiğine açıkça delâlet ederler. Bu durum sahâbilerden bir cemaattan rivayet edilmiştir. îbn-i Ömer, Â işe, Câbir, Ömer bin el-Hattâb, Ali, İmrân bin Husayn ve Süraka bin Mâlik (Radıyallâhü anhüm) anılan cemaattandır. Bundan önceki bâbta rivayet edilen hadîslerin zahirine göre ise Resûl-i Ekrem (Aleyhi's-salâtü ve's-selâm) Hacc-ı İfrâd etmiştir. Hicretten sonra Resûl-i Ekrem (Aleyhi's-salâtü ve's-selâm)'in yalnız bir defa hacca gittiği sabittir. Bu da hicretin 10. yılı edilen meşhur Veda hacadır.