Kur’an’ı Anlamak ve Yorumlamak
Kur’an’ın indiriliş amacına ulaşabilmek için onu okumamız, anlamamız, gerekir. Nitekim Yüce Kur’an’da;
“(Ey Peygamberim!) Bu, bir mübarek Kitaptır ki, ayetlerini düşünsünler ve akıl sahipleri öğüt alsınlar diye sana indirdik”(Sad 29)
“Gerçekten bu Kur’ân, (insanları) en doğru yola iletir ve salih ameller işleyen müminlere büyük bir mükâfat olduğunu müjdeler”(İsra 9),
“İndirdiğimiz bu Kur’an, mübarek bir Kitaptır. Ona uyun ve hükümlerine karşı gelmekten sakının ki, ’ın rahmetine erişesiniz.” buyurmuştur.(Enam 155)
Demek ki Kur’an’ı okumaktan kasıt; onu anlamak, anlamaktan kasıt da onun gösterdiği yoldan yürümektir.
Bitmez-tükenmez bir ilim, hikmet ve saadet kaynağı olan Kur’an; nûru ile âlemleri aydınlatan, ruhlara şifa veren, insanların güçlü bir vicdana ve sağlam bir imana sahip olmasına kılavuzluk eden, akılları ve gönülleri aydınlatan yüce bir kitaptır.
Öyle ise, hayatın anlamını anlamamız ve iyi bir insan olmamız için, Kur’an’ı okumamız ve ondan öğütler almamız gerekir. Bütün benliğimizle o yüce Kitap’a yönelmeli, eşsiz güzelliklerini kavramalı ve ilkelerini hem kafamıza hem de gönlümüze nakşetmeliyiz.
Yüce , Kur’an’da şöyle buyurur:
“Ey İnsanlar! Size Rabb’inizden bir öğüt, gönüllerin derdine bir şifa, mü’minlere bir hidayet ve rahmet gelmiştir.”(Yunus 57)