2 sonuçtan 1 ile 2 arası

Konu: Anlaşan, anlaştıran insan mısınız?

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.201, Level: 61
    Points: 8.201, Level: 61
    Level completed: 17%,
    Points required for next Level: 249
    Level completed: 17%, Points required for next Level: 249
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    haceesma - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Üye

    Üyelik tarihi
    Jul 2008
    Mesajlar
    353
    Points
    8.201
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Anlaşan, anlaştıran insan mısınız?

    Hiç düşündünüz mü? Anlaşan, anlaştıran insan mısınız?



    Kâmil, olgun mü’min, anlaşmazlığa düştüğü yerde, dayatmayla, inatla iş yapmaz Fanatiklik ve körükörüne inat bir mü’minin vasfı değildir Mü’min, muhataplarıyla doğru ve helal yoldan anlaşmaya çalışır

    Size bir soru: Evde ve sokakta kendi görüşümüzü kabul ettirmek için olanca ısrarımızla direniyor muyuz? Yoksa, bizim görüşümüzün kabul görmediği yerlerde yine de bir anlaşma yolu arıyor, bir uyumlu insan örneği verme gereğine inanıyor muyuz? Yani eninde sonunda anlaşan-anlaştıran insan olmayı tercih ediyor muyuz? Böyle bir uyum ölçümüz var mı bizim?

    - Bence, anlaşmazlıklara maruz kaldığımız yerlerde inanmış insanlara mahsus uyum ölçümüz vardır bizim Hem de bu uyum ölçüsünü Peygamberimiz vermiştir bizlere Kitaplık çaptaki tek cümlelik hadisinde şöyle buyurmuştur Efendimiz:

    - ‘Mümin, anlaşan, anlaştıran insandır!’ Evet, kamil ve olgun mümin, anlaşmazlığa düştüğü yerlerde dayatmayı, inadı tercih etmez Fanatik ve iddiacı biri görüntüsü vermeye yönelmez Ne pahasına olursa olsun kendi dediğini kabul ettirme inadını sürdürmez

    - Ya ne yapar? Fedakârlıkla da olsa muhataplarla anlaşmayı, anlaştırmayı, işi tatlıya bağlamayı, helalleşerek halletmeyi esas alır Çünkü kendisi mümindir Mümin ise Efendimiz’in tarifiyle:

    - Kendisi anlaşan, başkalarını da anlaştıran adam, demektir İnanmış insanın vazgeçilmez uyum özelliği ve güzelliğidir bu anlaşma ve anlaştırma vasfı

    Olgun müminin sevimli yanını böyle tarif eden Efendimiz, sevimsiz yanını da hadisin devamında şöyle ifade buyurmuştur: “Anlaşmayan ve anlaştırmaya gayret etmeyen müminde hayır yoktur!” Evet, anlaşmayan, anlaştırmaya gayret etmeyen müminde hayır yoktur
    Sözü daha fazla uzatmadan Efendimiz’in (sas) iki mümin arasındaki bir anlaşmazlığı nasıl anlaştırarak tatlıya bağladığına bakalım
    Sahabenin ileri gelenlerinden Kab bin Malik ile İbni ebi Hadred, Mescid-i Saadet’e namaza gelmişlerdi Ancak Kab’ın ötekinde alacağı vardı Hazır yan yana gelmişken Kaab, alacağı parasını istedi Borçlu da henüz eksiğini tamamlayamadığından hemen veremeyeceğini ifade etti Derken gürültü Resulüllah’ın hanesinden duyulacak kadar yükseldi Evinin mescide bakan penceresinden perdeyi kaldırarak boynunu uzatıp iki tarafa da bakan Resulüllah, iki mümin arasında bir alacak verecek anlaşmazlığı olduğunu anladı Müminler arasındaki anlaşmazlıklar müminlere mahsus şekilde mutlaka bir anlaşma anlaştırma ile sonuçlanmalıydı Bu, kamil müminin vasfıydı Bunun için de gücü yeten tarafın birazcık fedakârlığı gerekirdi Bu yüzden Efendimiz, alacaklı olan Kab bin Malik’e, sağ elinin şehadet parmağını yukarıya doğru dikerek ortasından bölme işareti yaptıktan sonra, ‘Alacağının yarısını bağışla, sen bunu yapabilirsin, durumun böyle bir fedakârlığa müsaittir’ tavsiyesinde bulundu Kab, kamil müminin vasfını bildiğinden anlaşmaz mümin durumuna düşmek istemiyordu Hemen cevap verdi:

    - Başım gözüm üstüne ya Resulallah Alacağımın yarısını bağışlayarak anlaşan mümin olmayı tercih ediyorum!

    Bundan sonra da borçlu İbni ebi Hadred’e işaret eden Efendimiz; “Kalk git, sen de kalan borcunu getirip hemen öde Senin de buna gücün yeter artık”, buyurdu

    - Hemen ödüyorum ya Resulallah, bu kadarını zaten hazırlamıştım, anlaşmaz mümin durumuna düşmekten Allah’a sığınırım, dedi Böylece gürültülü bir anlaşmazlık, anında sakin bir anlaşmayla sona erdi

    Efendimiz buyurdu ki: - “Mümin anlaşan, anlaştıran insandır” Arkasından da ekledi:

    - Anlaşmayan, anlaştırmak için gayret göstermeyen müminde hayır yoktur! Bunu böyle bilin!

    - Ne dersiniz, evde ve sokakta biz ne haldeyiz? Anlaşan, anlaştıran mümin örneği mi veriyoruz? Yoksa aksiliklerin ve inatçılığın numunesini mi teşkil ediyoruz? Bir düşünsek, nefs muhasebesi yapsak mı?

    Ahmet Şahin
    Ailem Dergisi
    Sayı:245


  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 155.310, Level: 100
    Points: 155.310, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Konyevi Nisa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Co Admin
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    Dünyadan !!
    Mesajlar
    20.631
    Points
    155.310
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    38

    Standart Cevap: Anlaşan, anlaştıran insan mısınız?

    Allah c.c. razı olsun ablacım emeğine sağlık...


    Seni çok Özledim Annem

Benzer Konular

  1. üç aylara hazır mısınız?
    By Konyevi Nisa in forum Mübarek Gün Ve Geceler
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 18.04.15, 18:18
  2. Farkında mısınız ?
    By ArzuNur in forum Hayata Dair
    Cevaplar: 5
    Son Mesaj: 21.01.11, 16:13
  3. Hadi hazır mısınız...?
    By SiLa in forum Namaz ve Abdest
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 19.03.09, 08:16
  4. Kazananlardan mısınız; kaybedenlerden mi?
    By sonsuznur in forum Serbest Kürsü
    Cevaplar: 3
    Son Mesaj: 03.02.09, 09:41
  5. Kurtulanlardan mı Kurtulunanlardan mısınız?
    By Reyhani in forum Sadat'ın Sohbetleri
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 09.09.08, 15:44

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •