Akut hastalık durumunda bedensel hastalığın şiddetine göre çocukta ağrı ergen ve ailesinin ruhsal açıdan değerlendirilmesi ve desteklenmesi konsültasyon liyezon psikiyatrisinin ilgi alanına girmektedir.

Uzun süreli fiziksel hastalık; çocuğun içinde bulunduğu bilişsel uyum sorunları ve depresyona kadar uzayan tepkiler ortaya çıkabilir. Gelişim dönemlerine göre hastalığa ve hastaneye yatışa tepkiler değişmektedir:

Bir yaşına kadar; anneden ayrılmaya anaklitik depresyon.

1-3 yaş; ayrılma anksiyetesi ile ilgili belirtiler (ağlama içe kapanma ve psikosomatik belirtiler).

3-6 yaş; hasta olma regresyon ve saldırgan davranışlar görülebilir.

6-12 yaş; hasta olma kekemelik gibi belirtiler görülebilir.

Ergenlik döneminde; hastaneye yatış bağımsızlığın engelenmesi olarak değerlendirilmekte daha sonra da şiddetli depresyon ortaya çıkmaktadır.

Çocuğun hastaneye yatırılma zorunluluğu ortaya çıktığında çocuğun ruhsal gereksinimleri açısından ziyaretçisi olmayan çocuklar için telefon ile iletişim kurmaları sağlanabilir ya da sağlık çalışanlarından çocuğa yakın olan birinin ziyaretçi yerini alması istenebilir. Hastanede kalan ya da sık sık hastaneye gelen annelerin birbirleri ile görüşmelerine olanak sağlanmalıdır. Bu grup toplantıları biçiminde duygu ve deneyimleri paylaşmak şeklinde de olabilir.

Bir çocuğun ya da gencin diabet ya da kronik böbrek hastalığı gibi uzun süreli bir sağlık sorunu öğretmenlerini ve hatta komşularını bile etkileyecek bir soruna dönüşebilmektedir. Bu nedenle doktor-hasta-aile işbirliği yanında hastanın eğitimi önem kazanmaktadır. Bu eğitim programlarında amaç hastalığın nedenleri ve tedavinin gereklilikleri hakkında hasta çocuğa bilgi vermek ve hastalığı boyunca ortaya çıkacak sorunlarla başa çıkma yollarını öğretmektir.

Bebeklerin ve küçük çocukların hastalık ve tedaviye ilişkin olayları akıllarında tutması söz konusu değildir. Yalnızca deneyimin izlenimlerini hatırlarında tutabilirler. Özellikle hastalığa ilişkin deneyim çok etkileyici ve yineleyici olduğunda bebeğe ve küçük çocuğa olumsuz etkileri olabilecektir.

Dokuz yaş altındaki çocuklar uzun süreli konuşmaları dinleyemezler. Bu nedenle destekleme gruplarında çocuklara resim çizdirilir “İçinde hiç şeker olmayanları çiz” gibi eğitim ve duyguların ifadesi için fırsatlar yaratılır. Çocukların yaşı büyüdükçe grubun niteliği değişir. Daha az oyun havasına bürünür.

Çocuklarında bir hastalık belirlenen anne baba da etkilenmekte ve belirli evreler geçirmektedirler. Başlangıçta çocuklarını hastalık nedeniyle kaybedecekleri kaygısı ile belirginleşen şok ancak çocuğun durumuna göre bir evreden diğerine gidip gelmeler olmaktadır.

Bu süreçte beklenen anne babanın bu evreleri kısa sürede atlatabilmesi ve çocuklarının tedavisi için hekimle işbirliğini sürdürmesidir. Tedavi ekibinin de çocuk ve ailenin ruhsal durumunun farkında olması gerekmektedir. Çocuğun ön plana alındığı ve önemsendiği hizmetlerde verim ve işbirliği artmaktadır.