2 sonuçtan 1 ile 2 arası

Konu: Risale-i Nur'da

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 455.346, Level: 100
    Points: 455.346, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 100,0%
    Overall activity: 100,0%
    Achievements
    SiLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    EMEKTAR KURUCU

    .
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    ISPARTA
    Mesajlar
    18.956
    Points
    455.346
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    10

    Risale-i Nur'da

    Risale-i Nur'da geçen şu cümleyi açıklar mısınız: “Cenâb-ı Hakk’a mevcud-u meçhûl ünvanıyla bakılırsa, marufiyet şuaları bir derece tebarüz eder.” (Mesnevî-i Nuriye)

    İnsan, İlâhî sıfatların ancak varlıklarını bilebilir, mahiyetlerini değil. Allah, ancak “Mevcud-u Meçhul” olarak bilinebilir. Yani, “Onun varlığında asla şüphe yoktur, fakat O, zâtının ve sıfatlarının mahiyeti itibariyle insan aklının idrak sınırlarının fevkindedir.”

    Allah’a böylece iman eden bir insan, Onu tanıma yoluna girmiş demektir. Artık o kişide marufiyet şuaları yani Allah’ı tanımanın ışıkları bir derece tebarüz eder.

    Akıl mahluk olduğu gibi, onun bilgi sahasına giren her şey de mahluktur. Öyle ise sınırlı olan akıl, sonsuz ve mutlak olanı anlayamayacağını idrak ettiği anda, Allah’ı bilme yolunda önemli bir adım atmış olacaktır.

    Bu gerçeği anlamamız için en güzel örnek kendi ruhumuzdur. İnsan ruhu, mahiyetiyle bilinmez, ancak faaliyetleriyle anlaşılır. Ruhu böylece tanıyan bir insan, onu tanımaya başlamış demektir. Böyle yapmayıp, ruhun mahiyeti hakkında konuşan, “uzunluğu şu kadar, eni bu kadardır; bedenin şurasında oturur, rengi şöyledir” gibi laflar eden insan, bu sözlerin her biriyle ruhu bilmediğinin ayrı bir delilini sergiler ve onu tanımaktan bir adım daha uzaklaşır.

    Göz ancak maddeyi görebilir. İnsanın ruh hakkında yapacağı her türlü tasvir de bu görmenin sınırladığı ölçüde olacaktır.

    Ruhun mahiyeti bilinmez. O, beden ülkesini sevk ve idare eden ilâhî bir kanundur. Toprağı görüp yerçekimini göremediğimiz gibi, bedeni görür fakat ruhu seyredemeyiz.

    Ruh, ne hanesi olan bedene benzer, ne de o haneyi kuşatan kâinata. Ruh bedende misafir olan apayrı bir mahiyettir.

    Ruh hakkında insana çok az bilgi verilmiştir. İnsan bu bilgi ile, ruhunu “bilinmez” olarak bilir, “anlaşılmaz” olarak anlar.

    Ruhunu mahiyeti meçhul bir varlık olarak bilen insan gerçeği bulmuştur. Aksi hâlde, gerçek dışı bir yola girmiş demektir.

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 5.595, Level: 48
    Points: 5.595, Level: 48
    Level completed: 23%,
    Points required for next Level: 155
    Level completed: 23%, Points required for next Level: 155
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    hüzünyılı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Mesajlar
    153
    Points
    5.595
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Risale-i Nur'da

    “Onun varlığında asla şüphe yoktur, fakat O, zâtının ve sıfatlarının mahiyeti itibariyle insan aklının idrak sınırlarının fevkindedir.”

    Allah’a böylece iman eden bir insan, Onu tanıma yoluna girmiş demektir. Artık o kişide marufiyet şuaları yani Allah’ı tanımanın ışıkları bir derece tebarüz eder.

    Ablacım emeğine sağlık

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •