Resulullah'a (as), kadının evlilik parası (mehri) hakkında sorulduğunda şöyle dedi: "Evlilik parası, ilgili olanların üzerinde anlaştıkları miktarda ve biçimdedir".
Hadisi Darekutnî rivayet etmiştir.
Yine bu hususta merfu olarak rivayet edilmiş bir başka hadiste şöyle geçmektedir: Resulullah'a (as) şöyle denildi: "Ey Allah'ın Resulü! (evlenmede taraflar) arasında ne gibi bağlar var?". Resulullah (as), "(evleneceklerin) ya*kın akrabalarının bu evlilikte üzerinde anlaşmaya vardıkları husustur, bu isterse kesilmiş bir misvak ağacı dalı olsun" buyurdu.
Kadının biri Resulullah'a (as) şöyle dedi: "Baham mal dışarı gitmesin diye cimriliği dolayısıyla beni kardeşinin oğluyla evlendirdi". Resulullah (as) ortadaki durumu kabul edip etmemeyi kadının seçimine bıraktı. Eğer isteme*se nikâh sahih olmayacaktı. Bunun üzerine kadın şöyle dedi: "Babamın bu tutumunu, yani beni evlendirmesini onaylıyorum. Ama bu durumun baba*mın istemesiyle değil de benim arzumla olduğunu söylüyorum ve tüm ha*nımların evlenirken eş seçmelerinde babaların hiçbir hakkı olmadığını bil*melerini istiyorum".
Hadisi imamlar Ahmed ve Nesaî rivayet etmişlerdir.
Osman b. Maz'un öldüğünde bir kız çocuğu vardı. Amcası -Kudame onu Abdullah b, Ömer'le evlendirdi. Ama kızcağız bu evliliği istemedi ve izin de vermedi. O, Mugire b. Şu'be ile evlenmek İstiyordu. Böylece amcası, Abdul*lah b. Ömer'le kıyılan nikâhı bozarak O'nu Muğire İle nikahladı ve şöyle de*di: "O, bir yetim kızcağızdır. O'nun izni alınmadan nikâhı kıyüamaz".
Bu hadisi İmam Ahmed rivayet etmiştir.