Sayfa 62/70 İlkİlk ... 326061626364 ... SonSon
694 sonuçtan 611 ile 620 arası

Konu: Hayırlı Cumalar

  1. #611
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.102, Level: 60
    Points: 8.102, Level: 60
    Level completed: 76%,
    Points required for next Level: 48
    Level completed: 76%, Points required for next Level: 48
    Overall activity: 99,6%
    Overall activity: 99,6%
    Achievements
    Kevser Denizi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Sep 2014
    Mesajlar
    221
    Points
    8.102
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    12

    Standart Cevap: Hayırlı Cumalar

    İLİ : TÜRKİYE GENELİ
    TARİH : 19.08.2016

    MÜMİN VE EMANET BİLİNCİ

    Kardeşlerim!

    Tevhid inancı, Mekke’de her geçen gün dalga dalga yayılıyordu. Müşrikler, bu durumu bir türlü hazmedemiyorlardı. Peygamberimiz (s.a.s)’e ve müminlere türlü işkence ve düşmanlığı reva görüyorlardı. Nihayet Peygamberimizi davasından vazgeçirmek için amcası Ebu Talib’e geldiler. Peygamberimize makam-mevki, şan-şöhret gibi türlü imkânlar vaad ettiler. Davasından vazgeçmediği takdirde onu ölümle tehdit ettiler. Lakin Allah Resûlü, ne onların tehditlerinden korktu, ne de tekliflerine iltifat etti. Ve onlara, şöyle cevap verdi:
    “Amca! Güneşi sağ elime, ayı da sol elime verseler, ben bu davadan asla vazgeçmem. Allah, ya dinini üstün kılar, ya da ben bu yolda canımı veririm.”[1]

    Kardeşlerim!

    Resûl-i Ekrem (s.a.s), davasından asla vazgeçmedi. Rabbinin yüce emanetine daima sahip çıktı. Zira o, Muhammedü’l-Emin’di, güvenilir peygamberdi. Her daim sâdık oldu, emanete riayet etti. Ümmetine de güvenilir olmayı, emanete sahip çıkmayı öğütledi Efendimiz. Her ne surette olursa olsun, ihanetten kaçınmamız gerektiğini bildirdi. O, mümini güven veren, itimat edilen, şerrinden emin olunan kişi diye tanımladı.
    [2]

    Kıymetli Kardeşlerim!

    “Mümin” ismini bizlere Kerim Kitabımızda bizzat Yüce Rabbimiz vermiştir. O, bu ismi de bütün nimetleri de bizlere emanet etmiştir. Hiç şüphesiz en yüce emanet, imanımız ve İslâm’ımızdır. Bizler, dünya ve ahiret saadetimizi ancak iman nimeti sayesinde elde edebiliriz. Bu noktada bizlere düşen, bu yüce emanete asla ihanet etmemektir. Ona her koşulda sahip çıkmaktır. Kelime-i şehadetlerimizle, kelime-i tevhidlerimizle Rabbimize verdiğimiz ahdimize sâdık kalmaktır. İmanın gereği olarak, hayatımızı salih amellerle ve güzel ahlâkla müzeyyen kılmaktır. İmanımızı ve İslam’ımızı ifsat ve istismar etmek, sarsmak ve zedelemek isteyenlere karşı uyanık olmaktır. İman ve İslâm üzerinden maneviyat hırsızlığı yapanlara, yüce dinimizle insanları aldatanlara, ihanet içinde bulunanlara fırsat vermemektir. Rabbimizin şu âyetini aklımızdan çıkarmamaktır:
    “Ey iman edenler! Allah’a ve Peygamberine ihanet etmeyin. Şayet Allah’a ve Peygamberine ihanet ederseniz, size verilen emanetlere bile bile ihanet etmiş olursunuz.”[3]

    Kardeşlerim!

    Kerim Kitabımız ve Resûl-i Ekrem Efendimizin muhteşem mirası olan sünneti, müminler olarak hepimize emanettir. Nitekim Peygamberimiz (s.a.s), bu gerçeği şöyle haber vermiştir:
    “Size iki emanet bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu şaşırmayacaksınız. Bunlar, Allah’ın Kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.”[4] Bugün bizlere düşen, Kur’an ve sünnetin hayat veren mesajlarıyla gönlümüzü mamur eylemektir. Mümince bir hayatın, ancak Kur’an ve sünnetin çizdiği yolda yürümekle mümkün olduğunu unutmamaktır. Kur’an ve sünnetle yoğrulmuş on dört asırlık muazzam ilim ve irfan birikimimizi iyi idrak etmektir. Bu iki yüce emanetten ilham alarak, insanlığa yeni medeniyetler takdim etmek için gayret göstermektir. Kıymetli Kardeşlerim! Hz. Âdem ile Havva’nın çocukları olarak hepimiz, birbirimize emanetiz. Bu emanet, sevgi, saygı ve anlayış içerisinde yaşamayı gerektirir. Bu emanet, kardeşimizi kendimiz gibi görmeyi, kardeşimizin neşesini kendi neşemiz, onun kederini kendi kederimiz bilmeyi gerektirir. Bu emanet, “Müslüman, Müslüman’ın kardeşidir. Ona hainlik yapmaz, yalan söylemez, onu zor durumda yüzüstü bırakmaz…”[5] hadisi gereği, her durumda sadakat ve vefayı gerektirir. Paylaşmayı, yardımlaşmayı ve dayanışmayı gerektirir.

    Kardeşlerim!

    Sayılı nefeslerimiz, akıp giden vaktimiz, şu kısacık ömrümüz emanettir. Aklımız, kalbimiz, dilimiz, bütün bedenimiz emanettir. Huzur ve muhabbet ocağı ailemiz, göz aydınlığı çocuklarımız, külüne muhtaç olduğumuz komşularımız, malımız-mülkümüz, bilgimiz, birikimimiz emanettir. Bizlere düşen, bu emanetlerle Rabbimizin rızasına ulaşmanın gayretinde olmaktır. Şehit kanlarıyla sulanmış vatan toprağımız, bağımsızlığımızın sembolü bayrağımız, İslam’ın şiarı ezanımız, hâsılı bütün yüce değerlerimiz birer emanettir. Bizlere düşen, bu emanetleri canımız gibi aziz saymaktır.

    Kardeşlerim!

    Yüce Rabbimiz, bizleri emanete riayetle izzetini muhafaza edenlerden eylesin. Emanete ihanet ederek zillete düşenlerden eylemesin. Yüce Rabbimiz, bizleri Firdevs cennetinde ağırlayacağı sâdık, emîn, bahtiyar kullarından eylesin.


    [KAYNAK][1] İbn Hişâm, Sîret, I, 101; Belâzurî, Ensâb, I, 229-230.
    [2] Nesâî, Îmân, 8.
    [3] Enfal, 8/27.
    [4] Muvattâ, Kader, 3.
    [5] Tirmizî, Birr ve sıla, 18.
    [/KAYNAK]

    Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

  2. #612
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.102, Level: 60
    Points: 8.102, Level: 60
    Level completed: 76%,
    Points required for next Level: 48
    Level completed: 76%, Points required for next Level: 48
    Overall activity: 99,6%
    Overall activity: 99,6%
    Achievements
    Kevser Denizi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Sep 2014
    Mesajlar
    221
    Points
    8.102
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    12

    Standart Cevap: Hayırlı Cumalar

    İLİ : TÜRKİYE GENELİ
    TARİH : 26.08.2016

    HAYAT VEREN DİN: İSLÂM


    Aziz Müminler!

    Hayber’in fethi esnasında Peygamberimiz (s.a.s), sancağı Hz. Ali’ye teslim etmişti. Bir ara Hz. Ali’nin ağzından, İslam’ı kabul edinceye dek Hayber halkıyla amansızca savaşacağına dair sözler dökülmüştü. Bu sözleri işiten Efendimiz: “Ya Ali! Hayber halkını İslâm’a davet et ve yerine getirmeleri gereken ilâhî yükümlülükleri onlara haber ver! Allah’a yemin olsun ki Allah’ın senin vesilenle bir kişiyi hidayete erdirmesi, senin için dünyadan ve içindekilerden daha hayırlıdır.”
    1 buyurdu.

    Kardeşlerim!

    Allah’ın isimlerinden biri de Hayy’dır. O, diridir, hayat sahibidir. O, hayat verendir, yaşatandır. Ölüden diriyi, diriden ölüyü çıkaran O’dur. O, hayatı vazgeçilmez bir hak olarak insana bahşetmiştir. O, öldürmeyi değil yaşatmayı emretmiştir. Ancak Rabbimizin bu emrine rağmen insanlık tarihinde acımasızca, hunharca nice cinayetler işlenmiştir. Kardeşlerim! İnsanlığın cana kıyma serüveni, atamız Âdem (a.s)’ın oğlu Kabil ile başlamıştır. Kabil, ilk defa kardeş kanı dökmüştür, cana kıymıştır. O gün bugündür, insanlık nice işgallere, nice savaşlara, nice katliamlara, nice göç ve sürgünlere hüzünle şahit olmuştur. Nice Habiller, gözü dönmüş canilerce katledilmiştir. İnsanın en değerli varlığı olan hayat hakkı, tarihte pek çok kez ihlal edilmiştir. Kardeşlerim! Modern zamanlarda ise insanlık, yeni bir cinayet ve katliam türüyle tanışmıştır. İnsanın, canlı bomba olarak, intihar saldırısı düzenleyip kendisiyle birlikte yüzlerce masum insanı katletmek gibi bir vahşet türemiştir. Bundan daha vahim ve daha üzücü olanı ise, bu cinayetin yüce dinimiz İslam ile irtibatlandırılmasıdır. Böylesine vahşice bir cinayet, bizim dünyamıza, medeniyetimize ait olamaz. Böyle bir katliam, şehadet, cihat gibi kutsal değerlerle ilişkilendirilemez.

    Kardeşlerim!

    İslam, bırakın başkalarını katletmeyi, kendimize dahi zarar vermeyi onaylamaz. Dinimize göre insanın kendini öldürmesi, Yaratıcısına isyandır ve bir anlamda Yaratıcısından intikam almaya kalkışmasıdır. Zira Yüce Rabbimiz, Kerim Kitabımızda “Kendinizi öldürmeyin!”
    2 buyurarak cana kıymayı kesin olarak yasaklamıştır. Bir tek masum canın öldürülmesi de bütün insanların öldürülmesi demektir.3 Hayat dini İslam, nasıl olur da insanlık, vicdan, ahlak ve savaş hukukuyla hiçbir ilgisi olmayan katliamlarla irtibatlandırılabilir? İnsanın bir ölüm makinasına dönüşerek masum insanları katletmesi, nasıl olur da İslam’ın rahmet yüklü mesajlarına dayandırılabilir? Unutulmamalıdır ki; bu cinayetlere din görüntüsü altında ima yoluyla dahi cevaz verenler de, tüm masumların katlinden sorumludur.

    Kardeşlerim!

    Yüce dinimiz İslam, öldüren değil, hayat veren bir dindir. Bu din, kitabını hayat veren kitap olarak takdim eder. Bu kitabın mesajları, öldürmenin değil, hayat vermenin esaslarını ortaya koyar. Bu dinin peygamberi, âlemlere rahmet bir peygamberdir. Bu din, insanın canını, malını, şeref ve haysiyetini saygın ve dokunulmaz kabul eder.
    4 Hayat veren bir dini, insanı yücelten bir kitabı, rahmet ve şefkat vesilesi bir peygamberi, cinayet ve ölümlere, katliamlara dayanak yapmak ne büyük bir ihanettir.

    Kardeşlerim!

    Bilinmelidir ki; kendisiyle birlikte onlarca cana kıyan caniler, ne şehit olabilirler, ne de ölümsüzleşebilirler. Rabbimizin Kerim Kitabımızda haber verdiği şu ibretlik ve hazin son onları beklemektedir: “Kim bir mümini kasten öldürürse onun cezası, içinde ebedî kalmak üzere gireceği cehennemdir. Allah ona gazap etmiş, onu lânetlemiş ve onun için büyük bir azap hazırlamıştır.”
    5

    Kardeşlerim!

    Son olarak meşum terör ve intihar saldırılarıyla pek çok şehrimizde çoğu hayatının baharındaki yavrularımız olmak üzere nice masum kardeşimiz can verdi. İnsanlarımızın düğün günü, ölüm gününe dönüştü. Bu hain saldırılarda hayatını kaybeden bütün kardeşlerimize bir kez daha Yüce Rabbimizden rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabr-ı cemil diliyorum. Yaralı kardeşlerimize acil şifalar niyaz ediyorum.

    1 Buhârî, Cihâd, 143; Taberânî, III, 318.
    2 Nisâ, 4/29.
    3 Mâide, 5/32.
    4 Buhârî, Hac, 132.
    5 Nisâ, 4/93.

    Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

  3. #613
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.102, Level: 60
    Points: 8.102, Level: 60
    Level completed: 76%,
    Points required for next Level: 48
    Level completed: 76%, Points required for next Level: 48
    Overall activity: 99,6%
    Overall activity: 99,6%
    Achievements
    Kevser Denizi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Sep 2014
    Mesajlar
    221
    Points
    8.102
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    12

    Standart Kulluk ve samimiyet beyanı: Kurban

    İLİ : TÜRKİYE GENELİ
    TARİH : 01.09.2016

    KULLUK VE SAMİMİYET BEYANI: KURBAN

    Aziz Müminler!

    Medine’de bir bayram sabahıydı. Namazlar eda edilmiş, sıra kurbanlara gelmişti.
    Efendimiz (s.a.s), âdeti olduğu üzere iki kurban hazırlamıştı. Kurbanlık hayvanları şefkatli elleriyle yatırdı ve kıbleye çevirdi. Ardından Kerim Kitabımızın şu mealdeki âyetlerini okudu: “Ben, O’nun birliğine inanarak, yönümü gökleri ve yeri yaratan Allah’a çevirdim ve ben müşriklerden değilim.1 Şüphesiz namazım,kurbanım, hayatım ve ölümüm âlemlerin Rabbi Allah içindir. O’nun ortağı yoktur.”2Peygamberimiz, bu âyetleri okuduktan sonra şöyle dua etti ve Allah’ın adıyla kurbanlarını kesti: “Allah’ım! Bu kurbanlar senin nimetindir ve senin rızan içindir. Benim, ailemin ve ümmetimin kurbanlarını kabul eyle!”3

    Aziz Müminler!

    Yeryüzünde en büyük şeref, Allah’a yakın olmaktır. Allah, bize yakındır. Hem de şahdamarımızdan daha yakındır. Bizim de kendisine yakın olmamızı ister. Bu yüzden bizi kendisine yakın kılmak için sayısız nimetler bahşetmiştir. İbadetleri O’na yakınlaşmamıza vesile kılmıştır. Biz, tüm ibadetlerimizi Rabbimize yakın olmak için yaparız. Zira O’na yakın olan, hakka yakın olur. O’na yakın olan, adalete, merhamete yakın olur. O’na yakın olan, şeytana uzak olur. Ve işte bizi O’na yakın kılan bir ibadet yaklaşıyor. Kurban ve bir bayram geliyor: Kurban Bayramı. İçimize sevinç yağmurları düşürüyor şimdiden.

    Kardeşlerim!

    Milletçe zor günler geçirdik. Zorlukları hep birlikte geride bıraktık. Şimdi tüm zorlukları bir kenara bırakarak kurbana, bayrama hazırlanma zamanıdır. Şimdi Allah’ın yakınlığını yeniden hatırlama ve birbirimize hatırlatma zamanıdır. Şimdi Allah’tan uzaklaştıran her şeyden bir kez daha uzaklaşma zamanıdır. Peki biz, kurbanla Rabbimize yakınlaşmaya hazır mıyız? Bütün uzaklıkları ortadan kaldırmaya kararlı mıyız? Bizi Rabbimize ve birbirimize yakın kılacak planlar yapıyor muyuz? Kurbanımızı paylaşacağımız fakiri, miskini, muhaciri arıyor muyuz?

    Değerli Kardeşlerim!

    Kurban, bir hayvanın kanını akıtmaktan ibaret değildir. Bu ibadet, çok daha derin mana ve hikmetleri içermektedir. Her şeyden önce kurban, bizi Allah’tan uzaklaştıran bütün yüklerden kurtulma niyetidir. Kurbandan maksat, Allah’la aramıza girenlerden kurtulmaktır. Gönlümüzü doğrudan Allah’a açmaktır. Hâsılı kurban, Rabbimize sunduğumuz kulluk ve samimiyet beyanımızdır. Rabbimiz, bu gerçeği bizlere şöyle haber vermektedir: “Kurbanların ne etleri, ne de kanları Allah’a ulaşır; Allah’a ulaşan yalnızca takvanızdır.”4

    Kardeşlerim!

    Kurban, teslimiyet ve sadakatin, vefa ve yardımlaşmanın, fedakârlık ve paylaşmanın adıdır. Kurbanda Hz. İbrahim’in sadakati vardır. Hz. İsmail’in teslimiyeti vardır. Ve kurbanda Muhammed Mustafa (s.a.s)’in merhameti, vefası, infak ve paylaşma ahlakı vardır. Kurban, Allah yolunda infak bilincimizi diri tutmaktır. Bayram yapamayanları bayram sevincine ortak etmektir. Komşularımıza, akrabalarımıza, eş ve dostumuza, hâsılı birbirimize yakınlaşmaktır kurban. Bu yönüyle kurban, adını bile duymadığımız nice ülkelerdeki hiç görmediğimiz, tanımadığımız kardeşlerimize uzattığımız bir yardım elidir.

    Kardeşlerim!

    Gücümüz yetiyorsa keselim kurbanı. İmkânımız yoksa kardeşlerimize kardeşliğimizi ikram edelim. Tebessümlerimizi sadaka diye armağan edelim. Gelin, Allah’ı bize unutturanları unutalım. Duru ve doğru kalalım. Bir olalım, birlik olalım. Oğlu İsmail’le sınanan İbrahim (a.s)’a yoldaş olalım. Evladımızın da İsmail (a.s) gibi emanet olduğunu unutmayalım. Peygamberimiz (s.a.s)’in ve ashabının baş koyduğu yoldan ayrılmayalım.

    Kardeşlerim!

    Diyanet İşleri Başkanlığımız ve Diyanet Vakfımız, bu yıl da milletimizin iyilik ve hayır elini bütün dünyaya taşımaya hazırdır. Hayırsever milletimizin kurbanları yurt içi ve yurt dışındaki mazlum ve mağdur kardeşlerimize ulaştırılacaktır. Bu vesileyle kardeşlik köprüleri sağlamlaştırılmaya çalışılacaktır. Unutmayalım ki; ihtiyaç sahibi kardeşlerimize hediye edeceğimiz her bir kurban, aynı zamanda milletimizin ortak imzasını taşıyan bir muhabbet ve merhamet mektubu olacaktır.

    Bu duygu ve düşüncelerle Rabbimizden hepimizi bayrama huzur içerisinde eriştirmesini, kurbanlarımızı kabul buyurmasını niyaz ediyorum.

    KAYNAK 1 En’âm, 6/79.
    2 En’âm, 6/162-163.
    3 İbn Mâce, Edâhî, 1; Ebû Dâvûd, Dahâyâ, 3-4.
    4 Hacc, 22/37.


    Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü




  4. #614
    ***
    DIŞARDA
    Points: 455.346, Level: 100
    Points: 455.346, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 100,0%
    Overall activity: 100,0%
    Achievements
    SiLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    EMEKTAR KURUCU

    .
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    ISPARTA
    Mesajlar
    18.956
    Points
    455.346
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    10

    Standart Cevap: Hayırlı Cumalar



    ” Eğer Din, Ölümden önce bir işe yɑrɑmɑzsɑ, Ölümden sonrɑ hiçbir işe yɑrɑmɑyɑcɑktır ”
    Hɑyırlı Cumɑlɑr!

  5. #615
    ***
    DIŞARDA
    Points: 11.308, Level: 70
    Points: 11.308, Level: 70
    Level completed: 15%,
    Points required for next Level: 342
    Level completed: 15%, Points required for next Level: 342
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Hicran - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Sep 2011
    Mesajlar
    159
    Points
    11.308
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    15

    Standart Cevap: Hayırlı Cumalar



  6. #616
    ***
    DIŞARDA
    Points: 9.465, Level: 65
    Points: 9.465, Level: 65
    Level completed: 39%,
    Points required for next Level: 185
    Level completed: 39%, Points required for next Level: 185
    Overall activity: 25,0%
    Overall activity: 25,0%
    Achievements
    HüZüN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Moderatör
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Mesajlar
    298
    Points
    9.465
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Hayırlı Cumalar



    Gönlüme Değen Yâr...!
    Kelimelerin Bittiği Yerdeyim.
    Susuşum, Sevgimin Yüceliğinden, Kelimelerin Acizliğinden...
    Sevginle Gözlerimde Büyüttüğüm Bir Damla Yaşın Sıcaklığı Hangi Dizelere Sığar?
    İfade Etmeye Çalışsam Tepeden Tırnağa "Sen" Oluşumu, Altında Ezilmez mi Sözcükler, Yâr?
    Öyleyse Susuyorum İşte, Dile ve Sözcüklere İnat !
    Bir Sen Bil Beni, Yeter Bana , Bir Sen Anla Yeter .

    ______________________________


  7. #617
    ***
    DIŞARDA
    Points: 455.346, Level: 100
    Points: 455.346, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 100,0%
    Overall activity: 100,0%
    Achievements
    SiLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    EMEKTAR KURUCU

    .
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    ISPARTA
    Mesajlar
    18.956
    Points
    455.346
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    10

    Standart Cevap: Hayırlı Cumalar



    “Ya Rabbim! Bu mübarek cuma günün yüzüsuyu hürmetine biz aciz kulların ne derdi varsa, ne sıkıntısı varsa; dertlilere deva, hastalara şifa, borçlu kullarına edalar nasip et Ya Rabbim. Biz kulların dualarını kabul et. Amin. Hayırlı nurlu cumalar.”

  8. #618
    ***
    DIŞARDA
    Points: 17.393, Level: 84
    Points: 17.393, Level: 84
    Level completed: 9%,
    Points required for next Level: 457
    Level completed: 9%, Points required for next Level: 457
    Overall activity: 99,5%
    Overall activity: 99,5%
    Achievements
    özlem - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    prenses
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Mesajlar
    386
    Points
    17.393
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Hayırlı Cumalar




    Yüce Allɑh mübɑrek Cumɑ-ı şerif hürmetine hɑyɑtın şereflisini, rızkın bereketlisini, vücudun sıhhɑtlisini, ɑhlɑkın fɑziletlisini, evlɑdın edeplisini nɑsip ve müesser eylesin.Hɑyırlı Cumɑlɑr…


    dar vakitlerdeyim,bir uçurumun kenarında,

    çığlığın yara ile buluştuğu yerdeyim,
    tut beni ey hayat tut beni..
    ha düştüm ha düşeceğim...

  9. #619
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.102, Level: 60
    Points: 8.102, Level: 60
    Level completed: 76%,
    Points required for next Level: 48
    Level completed: 76%, Points required for next Level: 48
    Overall activity: 99,6%
    Overall activity: 99,6%
    Achievements
    Kevser Denizi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Sep 2014
    Mesajlar
    221
    Points
    8.102
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    12

    Standart Cevap: Hayırlı Cumalar

    İLİ : GENEL
    TARİH : 09.09.2016


    BAYRAM VE HZ.iBRAHİM(A.S.)


    Kardeşlerim!

    Bir grup sahâbî, Peygamberimiz (s.a.s)’e, “Ya Resulallah! Bize kendinden bahseder misin?” dediler. Bunun üzerine Efendimiz, şöyle buyurdu: “Ben, atam İbrahim’in duası, kardeşim İsa’nın müjdesi, annem Âmine’nin rüyasıyım.”[1]

    Kardeşlerim!

    Rabbimize hamd-ü senalar olsun ki önümüzdeki Pazartesi günü hep birlikte kurban bayramını idrak edeceğiz. Dünyanın farklı bölgelerinden milyonlarca hacı adayı kardeşimiz, Arafat’a çıkmak üzere. Onlar, orada tövbe ve niyazlarını âlemlerin Rabbine arz edecekler. Dualarına bizleri de katacaklar. Onlar, hac ibadetinin heyecan ve huzurunu yaşarken, bizler de kurbanlarımızı keseceğiz. Rabbimize ve birbirimize yakın olma niyet ve gayretimizi bir kez daha tazeleyeceğiz. Rabbimiz, bu bilinçle bizleri huzurlu bir şekilde bayrama ulaştırsın.

    Kıymetli Kardeşlerim!

    Bizler, her sene bu muhteşem bayramı yaşıyoruz. Fakat kurban bayramıyla özdeşleşen büyük peygamberi yeterince tanımıyoruz. O büyük peygamber, İbrahim Peygamberdir. İbrahim Peygamber, Halilullah, yani Allah dostu olarak anılma bahtiyarlığına erişmiş bir peygamberdir.[2] Kendisinden sonra gelen bütün müminlere örnek olarak sunulmuş muhteşem bir şahsiyettir. Rabbimiz, Kerim Kitabımızda Peygamberimizi en güzel örnek olarak takdim ettiği gibi[3] “İbrahim ve beraberindekilerde sizin için güzel bir örneklik vardır.”[4] buyurarak onu da örnek olarak takdim etmiştir.

    Kardeşlerim!

    İbrahim (a.s) denince akla tevhid gelir. Onun tevhid mücadelesi gelir. İbrahim Peygamber, inancı uğrunda yanardağlar misali ateşe atılmayı göze almıştır. Allah’a iman ve kulluğun nasıl olması gerektiğini bütün insanlığa göstermiştir. Kula kul olmayı reddetmiştir. Hak, hakikat, adalet, doğruluk ve gerçek özgürlük yürüyüşünden asla geri dönmemiştir. İbrahim denince akla vahdet gelir, ümmet gelir. O, bir evlat ile bir ümmet kurmuştur. Kendisinden sonraki bütün peygamberlerin, bütün müminlerin atası olma şerefine ulaşmıştır.[5] Hz. İbrahim’den sonra gelen her bir peygamber, onun duasında yer almıştır. İbrahim denince akla teslimiyet ve sadakat gelir. O, ciğerparesi İsmail’le zorlu bir imtihana tabi tutulmuştur. Bu imtihanda bütün varlığını Allah’a adama kararlılığını göstermiştir.

    Değerli Kardeşlerim!

    Bugün İslam’ın sembolleri, şeâiri olan pek çok değerimizde İbrahim Halilullah’ın hatırası vardır. O, Kâbe’yi Muazzama’yı oğlu İsmail’le birlikte yeniden inşa etmiştir. Türlü hikmetlerle dolu hac ibadetini insanlığa o göstermiştir. Allah’a yakınlık arayışımız olan kurban ibadeti onunla özdeşleşmiştir. İbrahim (a.s)’ın, inkârcılara Allah’ın varlığını ispat etme gayreti, bizim için büyük bir örnektir. Onun ümmete öncülüğü bizim için büyük bir örnektir. Tevhid yolundaki kutlu yürüyüşü, hicreti bizim için büyük bir örnektir. Onun sabrı ve metaneti, şükrü ve cömertliği bizim için büyük bir örnektir. Kerim Kitabımızda yer alan ve her biri kulluk şuurunun bir yansıması olan duaları, bizim için güzel bir örnektir.

    Kardeşlerim!

    Peygamberimiz (s.a.s) de, atası İbrahim (a.s)’ın mübarek yolunun yolcusudur. Bugün, Peygamberimizin ümmeti olarak bizlere düşen de Hz. İbrahim gibi bir tevhid şuuruna, vahdet anlayışına, kulluk bilincine sahip olmaktır. İbrahimî bir sadakat ve teslimiyeti kuşanmaya gayret etmektir. Bu büyük peygamberin azmini ve ahlakını kendimize örnek almaktır. İnsanlığa büyük hayırlar getiren İbrahim (a.s)’ı, Kur’an’dan ilham alarak, bayram vesilesiyle çocuklarımıza ve gençlerimize tanıtmaktır.

    Hutbemi Yüce Rabbimizin, Kur’an-ı Kerim’de bizlere öğrettiği İbrahim Peygamber’in dualarıyla bitirmek istiyorum:

    “Rabbimiz! Bizi ve gelecek nesillerimizi sana teslim olanlardan eyle!”[6]

    “Rabbimiz! Sadece sana dayandık, sana yöneldik. Dönüş ancak sanadır. Bizleri inkâr edenlerin zulmüne uğratma!”[7]

    “Rabbim! Beni ve soyumdan gelecekleri namazı kılanlardan eyle! Dualarımı kabul eyle! Hesap günü beni, anne-babamı ve inananları bağışla!”[8]

    [1] İbn Hanbel, IV, 127; İbn Hişam, I, 158.
    [2] Nisâ, 4/125.
    [3] Ahzab, 33/21.
    [4] Mümtehine, 60/4.
    [5] Hac, 22/78.
    [6] Bakara, 2/128.
    [7] Mümtehine, 60/4-5.
    [8] İbrâhim, 14/40-41.

    Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

  10. #620
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.102, Level: 60
    Points: 8.102, Level: 60
    Level completed: 76%,
    Points required for next Level: 48
    Level completed: 76%, Points required for next Level: 48
    Overall activity: 99,6%
    Overall activity: 99,6%
    Achievements
    Kevser Denizi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Sep 2014
    Mesajlar
    221
    Points
    8.102
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    12

    Standart Cevap: Hayırlı Cumalar

    İLİ : GENEL
    TARİH : 16.09.2016
    VEFAKARLIK

    Kardeşlerim!

    Peygamberimiz (s.a.s), henüz dünyayı teşrif etmeden babasını, küçük yaşta annesini ve nihayet dedesini kaybetmişti. Bunun üzerine onu amcası yanına almıştı. Yengesi Fâtıma, özenle büyütmüştü sevgili yeğenini. Ondan merhamet ve şefkatini hiç esirgememişti. Ona yetimliğini hissettirmemek için gayret etmişti. Efendimiz, vefa timsali yengesini kaybedince, “Annem öldü” diyerek dile getirmişti üzüntüsünü. Gömleğini üzerine örtmüş ve onu bizzat kabre indirmişti. Kendisini meraklı gözlerle takip eden ashâbı, bu özel ilginin sebebini sordu. Vefakârlık ve kadirşinaslığını yansıtan şu sözler döküldü Rahmet Elçisinin dilinden: “O, adeta benim anamdı. Kendi çocuklarından önce benim karnımı doyurur, benimle ilgilenirdi.”
    1

    Aziz Müminler!

    Bizler, vefakâr olmanın, mümince bir duruş olduğunu Allah Resulünden öğrendik. O, kendisine yapılan iyiliği hiçbir zaman unutmaz, ona mutlaka mukabelede bulunurdu. O, bir vefa peygamberiydi. Bütün sevdiklerine karşı vefalı olmanın en nadide örneklerini sergiledi Efendimiz. Vefasızlık ve hayırsızlıkla anılmaktan kaçınmamız konusunda bizleri uyardı. “Kıyamet gününde her vefasızın, vefasızlığını belirtecek bir sancağı olacaktır.”
    2 buyurarak dostluğa sadık kalmamızı öğütledi.

    Değerli Kardeşlerim!

    Peygamberimiz (s.a.s), anne-babaya karşı vefalı olmaya ayrı bir önem verdi. Çünkü onlar, evlatlarına yıllarca verdikleri emeğin karşılığında vefayı en çok hak edenlerimizdi. Şu olay, Efendimizin anne-babaya karşı vefa anlayışını bizlere gösterir: Uzak diyarlarda peygamber aşkıyla yanıp tutuşan bir genç, günlerce süren yorucu bir yolculuğun ardından Medine’ye ulaşmıştı. Nihayet Efendimizin huzuruna çıktı ve “Anne-babamı ardımda gözü yaşlı bırakarak sana geldim Yâ Resûlallah.” dedi. Bunun üzerine Kutlu Nebi, gence şöyle buyurdu: “Anne-babanın yanına geri dön ve onları nasıl üzdüysen öylece sevindir!”
    3

    Kıymetli Kardeşlerim!

    Peygamberimiz, eşlerin ve aile fertlerinin birbirlerine karşı daima vefakâr olması gerektiğini bizzat yaşantısıyla gösterdi. Sadakat timsali eşi Hatice Validemiz ebediyete irtihal edince Efendimiz, yüreğinde derin bir üzüntü hissetti. Hayatı boyunca Validemizi hayırla andı, gönlünden hiç çıkarmadı ve ona olan vefasını sıklıkla dile getirdi.

    Kardeşlerim!

    Peygamberimiz, ashabına, arkadaşlarına olan vefasını da en güzel şekilde yansıttı. Mekke’nin fethinden sonra Ensar, artık onun Medine’ye dönmeyeceği endişesine kapılmıştı. Bunun üzerine Efendimiz, şu sözlerle vefakâr dostlarını teselli etti: “Öyle bir şey yapmaktan Allah’a sığınırım. Ben sizin memleketinize hicret ettim. Hayatım da sizinle, ölümüm de sizinledir.”
    4 O bu sözüyle aslında vefanın, can bedenden çıkmadıkça var olması gerektiğini anlatıyordu. Aziz

    Kardeşlerim!

    Ne hazindir ki, modern dünyanın gün be gün bireyselliğe mahkûm ettiği bizlerin vefa duyguları, ahde vefa anlayışı, sadakat ve samimiyeti de hızla yara alıyor. Yalnızlığa terk edilen anne-babalara, eşlere, çocuklara her geçen gün üzülerek şahit oluyoruz. Sözün insana bir sorumluluk yüklediği gerçeği göz ardı edilerek sadık kalınmayan nice söz ve yeminlerle ahde vefa duygusu zayıflıyor. Böylesi ulvi bir haslet zayıfladıkça insanların birbirlerine olan güveni sarsılıyor. Güven duygusu zedelendikçe de toplumsal huzur bozuluyor. Oysa Yüce Rabbimiz, Kerim Kitabımızda müminleri tanıtırken şöyle buyuruyor: “Onlar, emanetlerine ve verdikleri sözlere sadakat gösterirler.”
    5

    Kardeşlerim!

    Geliniz, Âlemlere Rahmet Peygamberimizin vefakârlığını, ahde vefasını, sadakatini kuşanalım. Anne-babamıza, eş ve çocuklarımıza, akrabalarımıza, kardeşlerimize karşı bir ömür boyu vefakâr olalım. Sözlerimize ve emanetlerimize sadık kalalım. Her daim hayırla yâd edilenlerden olmak için çabalayalım. Bizi millet yapan, bizi güçlü kılan değerlerimize ve birbirimize karşı vefasızlık ve ihanetle anılanlardan olmayalım.
    6 Geliniz, Resûl-i Ekrem (s.a.s) Efendimizin, ümmetine olan vefasına, vefalı bir ümmet olarak karşılık verelim. Bayramla, kurbanla tezahür eden vefa anlayışımızı, pekişen ülfet ve muhabbetimizi bir ömür boyu sürdürmeye gayret gösterelim.

    KAYNAK 1) İbn Abdilberr, el-İstiâb. 1/369.
    2) Müslim, Cihâd ve siyer. 14.
    3) Ebû Dâvûd, Cihâd, 31; Nesâî, Biat, 10.
    4) Müslim, Cihâd ve siyer, 86.
    5) Müminûn, 23/8.
    6)
    Tevbe, 9/71.




    Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

Sayfa 62/70 İlkİlk ... 326061626364 ... SonSon

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •