102- (2453) Bize Ebû Kureyb Muhammed b. Ala' rivayet etti; (Dedi ki) : Bize Ebû Üsâme, Süleyman K Muğîra'dan, o da Sâbit'den, o da Enes'-den naklen rivayet etil Enes şöyle demiş: Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Seliem) Ümmü Eymen'e gitti. Onunla birlikte ben de gittim. Ümmü Ey*men kendisine içinde meşrubat bulunan bir kab verdi. Oruçlu olduğu güne mi rastladı, yoksa onu arzu mu etmedi bilmiyorum. Derken Ümmü Eymen ona bağırıp çağırmaya ve atıp tutmaya başladı.
Bu hadîsden murad şudur : Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Seliem) tak*dim edilen süt veya şerbeti herhangi bir sebepten dolayı içmemiş, Hz. Ümmü Eymen de kendisine kızarak söylenmiştir. Bu yaptığı ona nazı geçtiği içindir. Çünkü Resûlüllah (SallaUahü Aleyhi ve Seliem) 'i elinde o büyütmüş ve terbiye etmiştir. Binâenaleyh oğlu yerindedir. Bir annenin icabında oğluna darılması ve sert konuşması çok görülemez. Bir hadîs-i gerîfde Resûlüllah (SallaUahü Aleyhi ve Seliem) :
«Ummü Eymen, annemden sonra benim annemdir.» buyurmuştur.
Hz. Ümmü Eymen aslen Habeşli olup Resûlüllah (SallaUahü Aleyhi ve Seliem) fm babasının cariyesi idi. Vaktiyle Abdullah, Habeşî namında bir zâtla evlenmiş, onun vefatından sonra Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) kendisini Zeyd b. Harise (Radiyallahu anh) ile evlendirmişti. Bu izdivacdan Hz. Üsame b. Zeyd doğmuştur. Resûlüllah (SallaUahü Aleyhi ve Seliem) naklettiğimiz hadîsde de görüldüğü vecihle kendisine bir anne gibi hormet ederdi. (Radiyallahu anh) Hadîs-i şerif müsafirin oruç vesaire gibi bir özrü bulunursa kendisine ge*tirilen yiyecek ve içecekten imtina edebileceğine delildir.
103- (2454) Bize Züheyr b. Harb rivayet etti. (Dedi ki) : Bana Amc b. Âsim El-Kilâbî haber verdi. (Dedi ki) : Bize Süleyman b. Muğîre Sâ-bit'ten, o da Enes'den naklen rivayet etti, Şöyle demiş; Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Seliem fin vefatından sonra Ebû Bekr (Radiyallahu anh) Ömer'e:
— Haydi Ümmü Eymen'e gidelim. Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) onu nasıl ziyaret ediyordu ise, biz de ziyaret edelim, dedi. (Ebû Bekr demiş ki) Ona vardığımızda ağladı. Ebû Bekr'le Ömer:
— Niye ağlıyorsun? Allah'ın nezdindeki (makamı) Resulü (SaUaîlahü Aleyhi ve Sellem) için daha hayırlıdır, demişler. Ümmü Eymen :
— Ben Kesûlü (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) için Allah indindeki (mer*tebesi), nin daha hayırlı olduğunu bilmiyorum diye ağlamıyorum. Velâkin Semâdan vahy kesildi de ona ağlıyorum, demiş; böylece her ikisini ağlamaya heyecanlandırmış. Onunla birlikte onlar da ağlamaya başla*mışlar. ,
Bu Hadis-i Şerifden Şu Hükümler Çıkarılmıştır:
1- Sulehâyı ziyaret müstehab ve faziletli bir iştir.
2- Salih bir kimsenin kendinden daha aşağı bir mertebede olanı ve bir kimsenin dostlarını, sevdiklerini ziyaret etmesi müstehabdır.
3- Erkeklerden bir cemâat ehl-i takva bir kadını ziyaret edip, sözünü dinleyebilirler.
4- Alim veya büyük bir zât ziyaret ve bayramlaşmak gibi gezilerde yanına bir arkadaş alabilir.
5- Sulehanın ve dostların vefatından dolayı üzülüp ağlamak caiz*dir. Velevki bulundukları diyardan daha efdaline göçmüş olsunlar.