Biz, Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) ile birlikte namaz kılarken, cemaatten biri aniden:
"Allahu ekber kebîrâ, velhamdü lillâhi kesîrâ, subhânallâhi bükraten ve asîlâ (Allah, büyükte büyüktür, Allah'a hamdimiz çoktur, sabah akşam tesbihimiz Allah'adır!" dedi. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) efendimiz:
"Bu sözleri kim söyledi?" diye sordu. Söyleyen adam:
"Ben, ey Allah'ın Rusûlü" dedi. Resûlullah (aleyhissalâtu vesellâm) efendimiz:"
"O sözler hoşuma gitti. Sema kapıları onlara açıldı" buyurdu. İbnu Ömer (radıyallâhu anhümâ) der ki: "Söylediği günden beri o zikri okumayı hiç terketmedim." [Müslim, Mesâcid 150, (601); Tirmizî, Daavât 137, (3586); Nesâî İftitâh 8, (2, 125).]
Nesâî, bir rivâyette şu ziyâdede bulunmuştur: "On iki adet meleğin, bu sözleri (yükseltmek üzere) koşuştuklarını gördüm."

AÇIKLAMA:

1-Hadiste beyan edilen gök kapılarının açılması o zikrin Allah indinde makbul olduğuna delildir. Çünkü duaların kıblesi sema, makbul sözlerin şe'ni kabûl-i İlâhî semâsına yükselmektir. Âyette: "Güzel sözler O'na yükselir, o sözleri de sâlih ameller yükseltir" buyurulmuştur (Fâtır 10)
2-Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın ifâdeleri, bu zikrin dilden düşürülmemesine bir teşviktir. Nitekim İbnu Ömer (radıyallâhu anhümâ), dinlediği günden itibâren bunu her fırsatta dilinden düşürmemiştir.

ـ3ـ وعن أنس رَضِىَ اللّهُ عَنْهُ قال: ]بَيْنَمَا رسولُ اللّه # يُصَلِّى إذْ جَاءَهُ رَجُلٌ قَدْ حَفَزَهُ النَّفْسُ، فَقَالَ: اللّهُ أكْبَرُ، الْحَمْدُللّهِ حَمْداً كَثِيراً طَيِّباً مُبَارَكاً فِيهِ، فَلمَّا قَضى رسولُ اللّه # الصََّةَ قالَ: أيُّكُمُ المُتَكَلِّمُ بِالْكَلِمَاتِ؟ فَأرَمَّ الْقَوْمُ، فقَالَ: إنَّهُ لَمْ يَقُلْ بأساً، فقَالَ الرَّجُلُ: أنَا يَارَسُولَ اللّهِ، قالَ: لَقَدْ رَأيْتُ اثْنَىْ عَشَرَ مَلَكاً يَبْتَدِرُونَهَا أيُّهُمْ يَرْفَعُهَا[. أخرجه مسلم وأبو داود والنسائى.»حَفْزَهُ النَّفَسُ« أى تتابع بشدة كأنه يحفز صاحبه: أى يدفعه.»وَأرَمَّ الْقَوْمُ« أطرقوا سكوتاً .