TalebelIGIn BIr Buudu Da...
TALEBELIGIN BIR BUUDU DA...

Iste Resha-misâl üçüncü arkadasiniz ki, hem fâkirdir, hem renksi zdir. Günes'in harare tiyle çabuk tebahh ur eder, enaniy yetini birakir, buhara biner, havaya çikar.

Içindeki madde-i kesife; nâr-i ask ile ates alir, ziya ile nura döner. O ziyanin cilvel erinde n gelen bir suaa yapisir, yanasir. Ey Resha-misâl! Mâdem dogrudan dogruya Günes'e âyinedârlik ediyor sun, sen hangi merteb ede buluns an bulun, ayn-i Sems'e karsi aynely akîn bir tarzda, sâfi bakilacak bir delik, bir pencer e bulurs un. Hem o Sems'in âsâr-i acîbesini ona vermek te müskilat çekmeyeceksin. Ona lâyik hasmetli evsafini tereddüdsüz verebi lirsin .

Saltan at-i zâtiyesinin dehsetli âsârini ona vermek te, hiçbir sey senin elinde n tutup ondan vazgeçiremez. Seni ne berzah larin darligi, ne kabili yetler in kaydi, ne âyinelerin küçüklügü seni sasirtmaz; hilâf-i hakika te sevket mez.

Çünki sen safi, hâlis, dogrudan dogruya ona baktigin için anlamissin ki, mazhar larda görünen ve âyinelerde müsahede olunan Günes degil, belki bir nevi cilvel eridir , bir çesit renkli akisle ridir. Çendan o akisle r onun ünvanlaridir, fakat bütün âsâr-i hasmetini gösteremiyorlar.(24.söz 2.dal)



__________________