2 sonuçtan 1 ile 2 arası

Konu: Nysa (Sultanhisar)

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 39.109, Level: 100
    Points: 39.109, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Günışıgı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Üye

    Üyelik tarihi
    Nov 2008
    Yer
    memleketim (sivas) yaşadığım yer (istanbul)
    Mesajlar
    6.281
    Points
    39.109
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    23

    Standart Nysa (Sultanhisar)

    Nysa (Sultanhisar)




    Sultanhisar ilçesinin kuzeyinde yükselen Malgaç (Mesogis) dağı eteklerinde, zeytin bahçeleri ve doğal güzellikler dolu yamaçlara kurulmuştur. İlçeden kıvrılarak yükselen 3 km asfalt yol ile ören yerine ulaşır.

    Batı Anadolu antik kentlerinden Nysia, Lydia ile Karia bölgelerinin sınırında Messogis Dağının eteklerinde bulunmaktadır. Günümüzde bu yer Aydın ile Nazilli arasında, Sultanhisar’ın 1 km. uzağındadır.

    Nysa sözcüğüne eski Helen dilinde rastlanmamaktadır. Bununla beraber koşu alanındaki sınır taşlarına verilen bir isim olduğu da söylenmiştir. Luwi dilinde bu isim yerleşim alanı olarak kullanılmıştır. Kappadokia bölgesinde de Ptolemaios’un sözünü ettiği, ancak bugün yeri bilinmeyen aynı isimde bir kent olduğu da ileri sürülmüştür. Helenistik çağın yazarları Lydia ile Karia arasındaki bu kentte Yunan mitolojisi tanrılarından Dionysos’un yaşadığını yazmışlardır. Homeros’da Nysa Dağından söz ederken bu kente de değinmiştir.

    Nysa’nın kuruluşu ile ilgili bilgiler oldukça yetersizdir. Bununla beraber Byzantionlu Stephanos, İ.Ö 480’de Xerxes’in Yunanistan seferine çıktığında Pythopolis isimli bir kentten geçtiğini söylemiştir. Önceleri bu kentin Nysa olduğu sanılmışsa da sonradan Xerxes’in geçtiği yolun burası olmadığı anlaşılmıştır. Strabon’a göre Athymbros, Athymbrados ve Hydrelos isimli üç kardeş Sparta’dan Anadolu’ya gelerek birbirine yakın üç kent kurmuşlardır. Sonradan bu kentler birleşerek Nysia ismini almışlardır. Kentin gerçek kurucusunun Athymbras olduğu da söylenmiştir. Strabon, kentin kısa ve öz tanımını yapmış, sonrada hızla akan ve derin bir boğazı oluşturan ırmağın ikiye böldüğü kent olduğunu belirtmiştir. İki kent arasında bir köprü, bir tiyatro ve akan suların içerisinden geçtiği gizli bir yeraltı geçidi ve gymnasion olduğunu da sözlerine eklemiştir. Kentin diğer yakasında da agoranın yer aldığını belirtmiştir. Strabon’un sözünü ettiği bu yapılar Roma döneminde genişletilmiş veya değişik biçimlerde kullanılarak günümüze kadar kalıntıları gelebilmiştir.



    Nysa’nın kuruluşunda bir takım çelişkiler vardır. Byzantionlu Stephanos’un bu kent ile ilgili bir başka sözü de Seleukos devletinin kurucusu I. Antiochos Soter’in İ.Ö 300’de kenti kurarak eşi Nysia’nın isminin buraya vermesidir. Ne var ki, I.Antiochos’un eşleri arasında Nysia veya Nyssa isimli bir kadın eski çağ tarihlerinde yer almamıştır. Tarihi veriler kentin Antiochos kuruluşundan çok daha eskiye inen bir geçmişi olduğunu göstermektedir.

    Nitekim İ.Ö 300’den sonra günümüze gelebilmiş bazı yazıtlarda Athymbra ismi ile karşılaşılmıştır. Bilge Umar, Athymbra isminin Anadolu dilinden Helenceye geçmiş, kekik anlamına gelen “Thymbra” ile olan yakınlığına değinmiştir. Bunun peşi sıra Troia Savaşlarında Çanakkale Boğazı yöresinde Anadolu kökenli bir kentin de aynı ismi taşıdığını, İliada’da yer aldığını belirtmiştir. Bütün bu iddiaların ışığı altında Nysia’nın Spartalı Athymbros tarafından kurularak Athymbra ismi ile tanınmış olması olasıdır. Strabon, Amasyalı olmasına rağmen Nysia’da öğrenim görmüş ve kenti çok iyi tanımıştır. Bu bakımdan Strabon’un kentle ilgili sözlerinde gerçek payının olduğu düşünülmektedir.

    Nysia’da 1966–1967 yıllarında İzmir Arkeoloji Müzeleri küçük çapta arkeoloji çalışmaları yapmıştır. Bunu Aydın Müzesi’nin 1981 yılındaki çalışmaları izlemiştir. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi bölümü antik kentteki kazı çalışmalarını sürdürmektedir.



    Nysia kenti oldukça dik bir boğazın iki yanına kurulmuş olup son derece zengin arkeolojik kalıntıları ile dikkati çekmektedir. Burada yapılan araştırmalar yakın tarihlerde başlamış olmasından ötürü de antik kent tam anlamıyla aydınlatılamamıştır.

    Nysia’dan günümüze en iyi durumda tiyatro gelebilmiştir. Helenistik devirde yapılan, Roma çağında yenilenen tiyatro son yıllarda son yıllarda yapılan temizlik çalışmalarından sonra tam olarak ortaya çıkarılmıştır. Arkasındaki tepeye yaslanan tiyatronun Roma Çağındaki eklemelerle 23 oturma sırası ve bir de diozoması vardır. Sceneye ait izlere rastlanmadığından bu bölümün ahşap olduğu sanılmaktadır. Tiyatronun 27. m. çapındaki orkestrası oldukça iyi durumdadır. Üzeri örtülü giriş ve çıkış dehlizleri yıkılmış olmasına karşılık yine de bu bölümün tam bir planı çıkarılabilmektedir. Burada ele geçen buluntulardan tiyatroya Roma çağında heykeller eklendiği anlaşılmaktadır.

    Nysia’nın ortasından geçen yolun doğusunda, derenin hemen yanı başındaki bouleterion günümüze oldukça iyi bir durumda gelebilmiştir. Burada yapılan kazılarda on iki oturma sırası ile bunların arasındaki beş merdiven ortaya çıkarılmıştır. Oldukça iyi durumda günümüze gelen bouleterionun mimari parçaları ile bezemeleri İ.S II. yüzyılın ikinci yarısında yapıldığını göstermektedir. Strabon’un Nysia’da bulunduğundan söz ettiği “gerontiko” isimli yapı belki de bouleterion’un Roma döneminde yapılan değişiklikten sonra verilmiş ismidir.



    Nysia’nın önünden geçen, bugünkü asfalt yolun batısında olan ve ona 100 m. uzaklıkta kütüphane bulunmaktadır. İ.S II. yüzyılda yapıldığı sanılan kütüphane günümüze iyi bir durumda gelebilmiştir. Kalıntılarından anlaşıldığına göre iki katlı bir yapıdır. Ephesos’daki Celsus kütüphanesinden sonra Anadolu’da en iyi korunmuş kütüphanelerden bir örnektir. Kütüphanenin okuma salonu 13.40x14.80 m. ölçüsündedir. Duvarlarında kitap rulolarının korunduğu nişlerin izleri görülmektedir.

    Strabon’un sözünü ettiği stadyum 192.00 m. uzunluğunda, 44.00 m. genişliğindedir. Kentin yanı başındaki sel yataklarının üzerinde, vadide yapılmıştır. Ayrıca tonoz ve kanallarla mimari yapısına sağlamlık kazandırılmıştır. Stadyumun bulunduğu yerin yapılanma yönünden zorluğu antik çağın en başarılı teknik uygulamaları ile aşılmıştır. Bir bakıma Aphrodısias stadyumuna benzeyen stadyum yüzyıllar boyunca süre gelen sellerden etkilenerek başta oturma kademeleri olmak üzere bütünüyle tahrip olmuştur. Helenistik Çağda yapıldığı sanılan stadium Roma döneminde de yeniden elden geçilmiştir.

    Geç Roma Çağında yapılmış olan gymnasium’un kuzey bölümü ören yerinin içerisinden geçen kara yolundan zarar görmüştür. Bununla beraber 70.00x165.00 m. ölçüsündeki palestrası kendisini açıkça belli etmektedir.

    Nysia’ya hâkim konumdaki agora 105.00x89.00 m. ölçüsünde olup dört yanı sütunlarla çevrilidir. Kalıntılarından anlaşıldığına göre Pazaryerini çeviren doğu ve büyük olasılıkla güneyi iyon üslubunda çift sıra sütunla çevrilmiştir. Batı yönündeki sütunların dor üslubunda oldukları kalıntılardan anlaşılmaktadır. Agoranın bu bölümü yapı üslubu olarak diğer yönlerinden farklılıklar göstermektedir. Strabon’un belirttiği gibi agora büyük değişikliklilere uğramıştır. Bu değişikliğin Roma çağında yapılmış olması olasıdır.



    Agora ile stadyum arasında ise Geç Roma Çağında yapılmış bir hamam bulunmaktadır. Bazı bölümleri tonozlarla örtülü olan hamamın duvarlarındaki izlerden içerisinde heykellerin yerleştirildiği nişlere yer verildiği görülmektedir. Ayrıca kentin her iki yakasını birleştiren iki Roma köprüsünün izleri de dikkati çekmektedir. Yine burada yaklaşık150 m. uzunluğunda, üzeri tonoz örtülü gizli bir geçit veya tünel bulunmaktadır. Kentin yaslandığı Messogis Dağından gelen suların belki de kente zarar vermesini önleyen, belki de kanal görevini üstlenen bu geçit aynı zamanda tiyatro önündeki meydanı da alttan desteklemektedir.

    Günümüze ulaşan Nysia’nın surları daha çok Bizans döneminden kalmıştır. Burada olduğu sanılan Helenistik dönem surlarından hiçbir kalıntı günümüze gelememiştir. Kentin diğer ucunda yer alan kiliseler de oldukça iyi durumdadır. Büyük olasılıkla bunlarda Helenistik dönem mabetlerinin üzerine yapılmışlardır.

    Nysia’nın nekropol alanında iki katlı mezarlar ortaya çıkarılmıştır. Çoğunlukla bu mezarlar yan yana birbirlerine bitişik tipte olup kesinsizi biçimde nekropol alanında devam etmektedir.

    Antik Çağda Nyssa’da doğmuş ünlü kişilerden başlıcaları, stoik filozof Apollonios, Aristarkhos’un öğrencisi Menekrates, strabon’un öğretmeni Aristodemos ve Sostrados’tur. Romalı ünlü konsül Pompeius ve çocuklarını yetiştiren öğretmenler Nyssalı idiler. Ören yerindeki arkeolojik araştırma ve kazılar Prof.Dr.Vedat İdil başkanlığındaki ekip tarafından sürdürülmektedir.



  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 12.470, Level: 73
    Points: 12.470, Level: 73
    Level completed: 5%,
    Points required for next Level: 380
    Level completed: 5%, Points required for next Level: 380
    Overall activity: 99,9%
    Overall activity: 99,9%
    Achievements
    Ekrem - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Mar 2012
    Yer
    (Ebedi dünyasına göç etti)
    Mesajlar
    964
    Points
    12.470
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    14

    Standart

    NYSA (Sultanhisar)

    Aydın – Denizli karayolunun Aydın’dan sonra 30 kilometresinden kuzeye Sultanhisar’a ayrılan yol takip edildiğinde 4 km.lik bir bağlantı ile Nysa harabelerine ulaşılır.

    Nysa hakkında geniş bilgiyi, öğrenimini ve yaşamının büyük bir kısmını burada geçiren Antik çağın ünlü coğrafyacısı Amasyalı Strabon’dan almaktayız. Onun belirttiğine göre Ispartalı Athymbros tarafından kurulup Athymbra ismi ile tanınan eski bir yerleşme yerinin üstüne, kalıntıları bugün görülen şehir I. Antiokhos tarafından yeniden kurulmuş ve eşinin ismine izafeten de Nysa adını almıştır. Nitekim şehrin eski isminin Seleukos ve Antiokhos’un gönderdikleri mektupta Athymbrianoi şeklinde kullanılışı ve daha sonraki belgeler M.Ö. 200’e kadar bu ismin yaşadığını gösterir.

    Strabon’un verdiği bilgiler haricinde hakkında fazla bir şey bilmediğimiz Nysa, kalıntı yönünden de özellikle Roma çağındaki yapılar dikkate alındığında tabiatın hışmına fazla uğramış kentlerden biri olarak karşımıza çıkar.

    Strabon şehrin iki kısımdan meydana geldiğini yazmaktadır ve bu husus günümüzdeki durumla da büyük ölçüde uyuşmaktadır. Şehri ikiye bölen ve oldukça derin bir vadi oluşturan sel yatağının batısında Sultanhisar’dan Nysa’ya gelindiğinde ilk karşılaşılan yapı kalıntısı gymnasiona aittir. Kalıntılarının mimari özelliklerine göre Geç Roma çağında yapılmış olan gymnasionun kuzeyinde büyük bir Bizans yapısının kalıntısı mevcuttur. Bu yapıdan kuzeye doğru ilerlendiğinde iki katlı olduğu anlaşılan ve Ephesos’taki Celsus kütüphanesinden sonra en iyi korunmuş kütüphane olarak sayılabilecek Nysa kütüphanesine ulaşılır Papirus rulolardan meydana gelen kitaplar kütüphanenin duvarları içindeki nişlerde saklanmaktaydı ve buradan alınarak yararlanılmaktaydı.


    Kütüphanenin kuzeyinde, Strabon’un da işaret ettiği tünel ve aşağıda zikredilecek köprü vasıtasıyla tiyatronun bulunduğu yere ulaşılır. Son yıllarda temizlenerek ortaya çıkarılan Nysa tiyatrosu doğal meyile yerleştirilmiştir. Skenesine ait izler önce bulunamadığı için sahne binasının ahşap olduğu zannedilen, ancak daha sonraki araştırmalarla mevcudiyeti anlaşılan tiyatro Hellenistik devirde yapılmış ve Roma devrinde tadil görmüş olmalıdır. 23 oturma sıralı ve tek diazomalı tiyatronun kuzeyinde şehrin su ihtiyacının karşılandığı su depolarından biri bulunmaktadır.

    Şehrin üzerinde yer aldığı kayalık platoyu derin vadiler halinde kuzey – güney doğrultusunda bölen sel yataklarından biri üzerinde, yukarda zikredilen yapıların bulunduğu kısmın doğusundaki vadi içinde tonozlar ve kanallar yapılarak inşa edilmiş stadion yer almaktaydı. Büyük bir mühendislik örneği olarak sayılabilecek, sel yatağı üzerine yapılmış bu stadion şekil olarak Aphrodisias’takine benzemektedir. Asırlar boyunca sel sularının tahribi ile bugün görünür kalıntısı güçlükle seçilebilen stadion Roma devrinde inşa edilmiştir.

    Stadionun hemen güneyinde sel yatağının iki tarafını birleştiren Roma devri köprüsünün izleri seçilebilir. Benzer bir köprü ise tiyatronun yakınında tünelin üzerinde bulunmaktadır. Bu da önceki gibi oldukça harap durumdadır.

    Sel yatağının doğusundaki plato üzerinde Nysa’nın en iyi korunmuş yapısı olan odeon veya bouleuterion yer alır. Strabon’un gerontikon diye bahsettiği bina muhtemelen bouleuterionun daha önceki devirdeki şeklidir veya bouleuterion gerontikonun üzerine yapılmıştır. Mimari süslemesine göre M.S. II. Asrın ikinci yarısında yapılmış olan bouleuterionun doğusundaagora bulunmaktadır. Dört yandan portiko ile çevrili agoranın bazı sütunları dor düzeninde olduğu halde diğer mimari elemanlarının değişik stillerde yapılmış olması agoranın muhtelif devirlerde onarım ve tadil gördüğüne işaret eder.

    Agora ile stadion arasındaki diğer bir geç devir yapısı ise hamam olarak tanımlanmaktadır. Bazı salonlarının tonozlu örtüye sahip oluşu, duvarlarda heykeller için nişlerin bulunması bu düşünceye sebep olan belgelerdir.

    Nysa’yı çevreleyen Hellenistik devir suruna ait kalıntıya rastlamıyoruz. Yer yer Bizans döneminden kalma sur izi görülebilmektedir.


    Şehrin nekropolü, batıda ufak bir yerleşme yeri olan Akharaka yolu üzerinde bulunmaktadır. Mezarlar iki katlı, tonozlu ve devamlı bir cephe oluşturacak şekilde yapılmışlardır. Karşıdan bakıldığında iki katlı arkaddan oluşan uzun bir yapı izlenimi verirler. Mezar odalarında genellikle lahit bulunmaktadır.

    Kazı yapılmamıştır. Yalnız tiyatrosu ve bouleuterionu İzmir müzesince temizlenerek ortaya çıkarılmıştır.


    Kaynak: “Arkeoloji”, Prof. Dr. Cevdet Batburtluoğlu, T.C. Kültür ve Turizm Bak. Yay.

Benzer Konular

  1. Nİs sÛresİ
    By Konyevi Nisa in forum N -Harfi
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 23.12.08, 10:33
  2. Nİsa Suresİ
    By İslam-Gülü in forum Kuran-ı Kerim meali
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 11.06.08, 15:41
  3. Nİsa Suresİ 64. Ayet
    By Konyevi Nisa in forum Kur'an Tefsiri
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 07.06.08, 12:17

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •