Taş Devri Diyeti
Sağlıklı yaşam için etsebze ve meyveden oluşan ''Taş devri diyeti'' önerildi.
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet AydınTaş Devri'nden bugüne kadar genlerde çok az değişiklik olmasına karşın çevresel şartlar ve yiyeceklerin büyük oranda değiştiği söyledi.
Aydınözellikle son 50-100 yıl içinde doğal olmayan
işlenmiş ve katkı konulmuş gıdalar
margarin gibi kimyasal yolla katılaştırılmış
ayçiçeği
mısır gibi sıcak preslenmiş sıvı yağların
aşırı şekilde kullanılmaya başlandığını vurguladı.
Buna karşılık taze sebzemeyve ve tencere yemeklerinin tüketiminde de belirgin bir azalma olduğunu ifade eden Aydın
şunları kaydetti:
''Gen yapımız ve buna bağlı vücudumuzda gerçekleşen kimyasal reaksiyonlar doğal olmayan yiyeceklerin tümü ile başa çıkacak yeteneğe sahip değiller. Genler ve yiyecekler arasındaki bu uyumsuzluk şişmanlıkdiyabet
koroner kalp hastalığı
hipertansiyon
felç
ülser
astım
romatizma
müzmin yorgunluk
kanser ve osteoporoz gibi çok sayıda kronik hastalığa neden oluyor. Bu hastalıklardan korunmak yaşam süresi ve kalitesini artırmak için mümkün olduğunca Taş Devri'nde olduğu gibi beslenmeliyiz.''
Aydınmilyonlarca yıl avcı ve toplayıcılıkla geçimini sağlayan kişilerde genler ve idare ettikleri enzimlerin sadece et
meyve ve sebze gibi doğal gıdalar ile baş edecek etkinliğe ve donanıma sahip olduğunu
günümüz insan genlerinin yüzde 99'unun 40 bin yıl önceki homo sapien genleri gibi çalıştığını söyledi.
YAPILACAKLAR VE YAPILMAYACAKLAR
Prof. Dr. Aydıngenel olarak tuz
şeker ve un kullanılmaması gerektiğini
her yiyeceğin doğal şekline en yakın olarak tüketilmesinin önemli olduğunu
yasaklar haricinde yeme sınırının olmadığını vurguladı.
Çiğ yiyeceklerin toplam diyetin en az yüzde 60'ını oluşturması gerektiğini belirten Aydınkırmızı et kullanımının serbest olduğunu
ancak
katkı maddelerinden dolayı salam-sosis gibi et ürünlerinin tercih edilmemesi gerektiğini anlattı. Aydın
beyaz etin de mönüde yerini alması gerektiğini belirterek
şöyle devam etti:
''Ağır ****l zehirlenmesi riskini azaltmak için küçük balıklar tercih edilmeliçiftlik balıkları yenmemeli. Sakatatın yasaklanması doğru değil. Fakat sadece veteriner gözetiminde kesilmiş hayvanların sakatatı yenmeli. Et ve hayvani yağ
balık
tavuk
zeytinyağı
fındık yağı
yumurta
az şekerli meyveler
sebzeler
kabuklu kuru yemişler
süt ürünlerini istediğiniz kadar yiyin. Tahıllar ve unlu gıdalar
patates
şeker
tatlıları yemeyin. Baklagiller ve çok şekerli meyveleri ise az tüketin.''
Aydın'ın ''taş devri diyet programı''na göresebzeler ve yeşil yapraklılar daha çok çiğ tüketilmeli
doğal yetiştikleri için ebegümeci
kuzukulağı
ısırgan otu
semizotu
labada gibi yabani otlar tercih edilmeli.
Diyet programındakayısı
üzüm
muz
gibi şeker içeriği yüksek meyveler sınırlı yenilirken
üzüm çekirdeği ve kabuğu
çilek
yaban mersini
kızılcık gibi meyvelerin çok yüksek antioksidan etkilere sahip olması nedeniyle bolca tüketilmeli.
Diyet listesindesütten çok mayalanmış süt ürünlerinin tüketilmesi
günlük mandıra sütünün satın alınması gerektiği kaydediliyor. Nohut
fasulye
mercimek
bezelye
börülce gibi baklagillerin ise haftada en fazla 2-3 kez tüketilmesi gerektiği vurgulanıyor.
Prof. Dr. Aydınlokmaların iyice çiğnenmesi ve günde en az yarım saat hızlı yürüyüş yapılması veya yavaş koşulması
merdivenlerin çift çift çıkılması gerektiğini de sözlerine ekledi.