İbn Umer (R): Satış akdinin diri ve toplu olarak eriştiği herşey (yânî satış akdi sırasında ölmemiş ve değişmemiş bulunan herhangi şey, akidden sonra satıcının yanında helak olsa), o mal müşterinin damânın)dendir, demiştir .
88-.......Âişe (R) şöyle demiştir: Peygamber(S)'in üzerine hiç*bir gün geçmezdi ki, o günün iki tarafının, yânî sabah ve akşam va*kitlerinin birinde Peygamber muhakkak Ebû Bekr'in evine gelirdi. Nihayet Peygamber'e Medine'ye gitmek üzere yola çıkmak hususun*da Allah tarafından izin verilince, bize gelmesi hususunda mu'tâd ol*mayan öğle vaktinde ansızın geldi. Ebû Bekr'e O'nun gelişi haber verildi. Ebû Bekr:
— Meydana gelmiş mühim bir iş olmadıkça Peygamber bu saat*te bize gelmezdi, dedi.
Peygamber Ebû Bekr'in yanına girince ona:
— "Yanında kim varsa dışarı çıkar!" buyurdu.
Ebû Bekr:
— Bu ikisi benim iki kızımdır yâ Rasûlullah, dedi.
Ebû Bekr bu sözüyle ben Âişe'yi ve Esmâ'yı kasdediyordu. Pey*gamber:
— "Şu mühim işi hissettin mi; Bana Medine'ye çıkmak husu*sunda izin verildi" buyurdu.
Ebû Bekr:
— Yâ Rasûlallah! Çıkışta senin sohbetinde ve maiyyetinde bu*lunmak isterim. Sohbetini isterim, dedi ve şöyle ilâve etti: Yâ Rasû*lallah! Yanımda iki binek devesi vardır. Ben bunları Medine'ye hicret çıkışı için hazırladım. Binâenaleyh Sen bunların birini al! dedi.
Rasûlullah (S):
— "'Ben onu bedeliyle aldım" buyurdu
58- Bâb:
"însan (beşer) kardeşinin alışverişi aleyhine alışveriş etmez; (beşer) kardeşi kendisine izin verinceye yâhud pazarlığı terk edinceye kadar, onun pazarlığı aleyhine de pazarlığa girişmez"
89-.......îbn Umer(R)'den: Rasûlulah (S): "Sizden biriniz (be*şer) kardeşinin alışverişi aleyhine alışveriş etmez" buyurmuştur .
90-.......Ebû Hureyre (R) şöyle dedi: Rasûlullah (S), şehirliyi, (göçebenin malını) göçebe adına satmaktan nehyetti. Ve: "Müşteri kandırıp kızıştırmayınız!" buyurdu. Yine Rasûlullah: "Hiçbir kim*se (beşer) kardeşinin alışverişi aleyhine alışveriş etmez. Kardeşinin ev*lenme pazarlığı aleyhine evlenme pazarlığına da girişmez. (İffetli) hiçbir kadın da (beşer) kardeşi bulunan bir kadının çanağındaki ni'meti ken*di kabına doldurmak için, onun talâkını istemez" buyurdu.