***
DIŞARDA
Points: 39.109, Level: 100
Level completed: 0%,
Points required for next Level: 0
Overall activity: 0%
Achievements


Rasulullahın Atları
Rasulullahın Atları
1125) Enes şöyle demiştir:
"Rasulullah'm (s.a.v.), kadınlardan sonra, atlardan daha çok sev*diği bir şey yoktu.
1126) Ebu Hureyre şöyle demiştir:
"Rasulullah'm (s.a.v.) en sevdiği atlar, doru renkli, burnunda be*yazlık olan, iyi koşan, uysal, ayağının sağ tarafında beyaz benler bulu*nan atlardı.
1127) îbn Abbas şunu söyledi: "Rasulullah'm (s.a.v.) "el-Mürteciz" denilen bir atı vardı.
Musannif (yazar) şöyle demiştir: Rasulullah'ın (s.a.v.) sahip olduğu ilk at, "es-Sekb" denilen attı. el-Murteciz de O'na aitti. O, bir bedeviden satın aldığı ve buna Huzeyme İbn Sabit'in de şahit olduğu attı. "el-Lizaz" demlen at, "et-Tırf denilen at, "el-Verd" denilen at, "en-Nahif denilen at (ki bazıları "el-Lahîf' derler) da O'na aitti.
Bazı alimler, Rasulullah'm (s.a.v.) atlarından birisini, "el-Ya'sub" diye isimlendirirler.
Rasulullah'ın Devesi
1128) Enes şunu anlattı:
Rasulullah'm (s.a.v.) devesinin adı "el-Adba" idi. Hiçbir deve onu geçemiyordu. Fakat bir bedevi, bir iş devesiyle gelip onu geçti. Bu, müslümanlarm zoruna gitti. Rasulullah (s.a.v.):
- "Neyiniz var?" diye sordu. Onlar:
- el-Adba yarışta kaybetti, dediler. Bunun üzerine Rasulullah:
- "Allah'ın kanunudur. Dünyada yükselen hiçbir şey yoktur ki, Al*lah onu aşağı indirmesin" buyurdu.
1129) îbn Ömer şöyle dedi:
"Rasulullah (s.a.v.), fetih günü Mekke'ye devesi Kasva'nın üzerin*de girdi.
1130) Muaz şöyle dedi:
"Kırmızı bir devenin üzerinde Rasulullah'ın terkisindeydim."
1131) Hişam İbn Urve'nin babası şunu anlattı:
Rasulullah (s.a.v.) çıkıp Osman'ı, hasta olan kızının yanında bı*raktığında, Usame'yi de bıraktığında onlar ansızın tekbir sesi duydular. Bu esnada Zeyd İbn Harise, Rasulullah'm (s.a.v.) devesi el-Ced'a üze*rinde geldi. Zeyd: Falanca öldürüldü. Falanca esir edildi diye konuşu*yordu.
el-Kasva'nın, o el-Adb ve el-Ced'a olduğunu bil.
1132) Said Îbnu'l-Museyyeb şöyle dedi: "Onun kulağının ucunda kesiklik vardı." el-Ced'a: Kulağı koparılan demektir. eî-Maksuwe kulağının bir kısmı kesilen demektir.
1133) Bize, şeyhimiz İbn Nasr, Sa'leb'den şunu anlattı:
Bunlar Rasulullah'm (s.a.v.) bir devesinin isimleriydi: O deve, ne Ced'a (kulağı kopuk), ne de Maksuvve (kulağının bir kısmı kesik) idi.
Rasulullahın Katırı
1134) el-Abbas Ibn Abdilmuttalib şunu anlattı:
Huneyn savaşında Rasulullah'm (s.a.v.) yanındaydım. O'mın ya*nında, benimle Ebu Sufyan İbn'ul-Haris Ibn Abdilınuttalib'den başka hiç kimse kalmamıştı. Rasulullah (s.a.v.) ise Ferve İbn Nufase'nin hediye ettiği beyaz katırının üzerindeydi.
1135) el-Asbağ İbn Nubate şunu anlattı:
Ali (îbn Ebi Talib), Nehrevan halkıyla savaştığında, Rasulullah'm (s.a.v.) boz katırına binmişti.
Musannif şöyle demiştir:
Onun katırına, eş-Şehba deniliyordu. Düldül de deniliyordu.
Rasulullahın Eşeği
1136) Muaz şöyle demiştir:
"Ufeyr denilen bir eşeğin üzerinde, Rasulullah'm (s.a.v.) terkisin-deydim."
1137) Enes İbn Malik şöyle dedi:
"Rasulullah'ı (s.a.v.), üzerinde semer bulunan bir eşeğin üzerinde gördüm."
1138) Enes şöyle dedi:
"Peygamber'i (s.a.v.) Hayber savaşından ve Benî Nadir'le yapılan savaşta, semer vurulmuş ve hurma lifi ipinden yapılmış bir yular geçi*rilmiş bir eşeğin üzerinde gördüm.
Rasulullahın Hayvanına Vurulan Eğer
1139) Ebu Abdirrahman el-Fihri şunu anlattı:
Çok sıcak bir yaz günü, Huneyn savaşında Rasulullah'm (s.a.v.) yanında bulundum. Rasuîullah (s.a.v.):
- "Bilal! Benim atımı eğerle" dedi.
Bilal, pek de ahım şahım olmayan, keçeden yapılmış ince bir eğer çıkardı.
Rasulullah Hayvana Binerken Ne Derdi?
1140) Ali İbn Rabia şöyle derdi: '
Rasulullah'a (s.a.v.), binmesi için bir hayvanın getirildiğini gör*düm. Rasulullah (s.a.v.) ayağını üzengiye koyunca:
- "Bismillah" dedi. Hayvanın üzerine yerleşince de:
- "Bunu bizim emrimize veren Allah'a hamdolsun. Biz ona güç yetiremezdik. Şüphesiz biz Rabbhniz'e döneceğiz" dedi.
Sonra üç defa Allah'a hamdetti. Üç defa da tekbir getirip:
"Seni her türlü noksanlık ve kusurdan tenzih ederim. Senden baş*ka ilah yoktur. Ben kendime zulmettim, beni bağışla" dedi.
Daha sonra da güldü. Ben de: -Neden güldün ya Rasulellah? dedim. Rasulullah (s.a.v.) şöyle cevap verdi:
- "Kul: Beni bağışla dediğinde, Rab, kulundan hoşlanıyor ve: Ku*lum günahları ancak benim bağışlayabileciğimi biliyor, diyor.
Rasulullah'ın Yürüyüşü
1141) Hişam anlattı:
Usame'ye, Veda haccmda Rasulullah'm (s.a.v.) yürüyüşü hakkında soruldu. O da:
"O'nun yürüyüşü anaktı (hayvanın bırakılarak kendi haline git-mesiydi). Meydan bulduğunda koştururdu.