ALLAH 'IN zeytine yemin etmesinin hikmeti.
Abdülbasır: "Üstad 8. Sözdeki hadisede kuyu içindeki örneklemesinde incir ağacını vermesi ve incir ağacında binlerce meyvenin yer almasıayrıca Cenab-ı Hakkın incir ve zeytine yemin etmesindeki sebebi ve hikmeti ne olabilir?"
Önce Sekizinci Sözün bahsettiğiniz bölümünü hatırlayalım: İki kardeş yolculuğa çıkıp gidiyorlar. Gide gide bir yol ayırımına geliyorlar. Sağdan giden yolda kanunlar vardır ve iyi bir yönetim hakimdir. Soldan giden ise yolda serbestlik ve kanunsuzluk söz konusudur. İyi huylu kardeş sağ yoldan
gidiyor. Kötü huylu kardeş ise sol yoldan gidiyor.
Sağ yoldan giden iyi huylu kardeşdereden tepeden geçiyor
bomboş ve ıssız bir çöle geliyor. Burada ilerlerken müthiş bir ses işitiyor. Bakıyor ki
dehşetli bir aslan meşelikten çıkıp kendisine saldırıyor. Birden korkuyor. Fakat bu çölün bir kanunu ve nizamı olduğunu
bu aslanın da bir
sahibi olduğunu düşünüyor. Çok fazla korkmamakla beraberyine de kaçıyor. Altmış metre derinliğinde susuz bir kuyuya rast geliyor. Kendisini kuyu içine atıyor. Kuyunun yarısına kadar düşünce
ellerine gelen ağaca tutunuyor
ve ağaçta asılı kalıyor. Bakıyor kio ağaç kuyunun duvarında bitip büyümüş. Ağacın iki kökü var. Biri beyaz
biri siyah iki fare ağacın iki köküne musallat olmuş
kemiriyorlar. Yukarıya bakıyor; görüyor ki
aslan nöbetçi gibi kuyunun başında bekliyor. Aşağıya bakıyor; görüyor ki
kuyunun dibinde dehşetli bir ejderha
başını kaldırmış
kuyu ağzı gibi ağzını açmış
ayağına otuz metre kadar yaklaşmış. Kuyunun duvarına bakıyor; görüyor ki
ısırıcı ve
muzır haşereler etrafını sarmışlar. Ağacın başına bakıyor; görüyor kibu ağaç bir incir ağacıdır. Fakat cevizden nara kadar harika olarak binlerce meyve incir ağacının başında mevcuttur.
Bunu görünce korkusu tamamen geçiyor ve kesinlikle anlıyor kibu incir ağacı bir listedir
bir sergidir. Bu yerlerin gizli hakimi
gizli bahçesindeki ağaçların meyvelerini birer numune olarak bu ağaca takmış
misafirlerine ikram ediyor. Bir tek incir ağacının
binlerce ağacın meyvesini taşıması bundandır.
İyi kardeş böyle iyi şeyler düşünüp şöyle dua ediyor: "Ey bu
yerlerin Hâkim'i! Senin bahtına düştüm. Sana dehalet ediyorum ve Sana hizmetkârım ve Senin rızanı istiyorum ve Seni arıyorum.
Bu duadan sonra kuyunun duvarı birden yarılıyor. Güzel bir
bahçeye kapı açılıyor. Aslan ve ejderha birer hizmetkâr gibibirer at gibi
onu o güzel bahçeye davet ediyorlar. *
Bugerçekle yüzde yüz örtüşen hikâyenin diğer kısımlarını
Sekizinci Sözün orijinal sayfalarına havale ediyorum. Burada incirden misal verilmesinin bir hikmetiincirin Kur'ân'da ismi geçen mübarek meyvelerden olması olabilir. Bir meyvede binlerce çekirdeğe sahip olması yönüyle de
incirdiğer meyveler içinde farklılık arz ediyor.
İyi huylu kardeşinbir incir ağacında binlerce meyvenin
örneğine rastlamasıALLAH'ın kudretine işarettir. Çünkü bir tek şeyden her şeyi yapmak
yani bir topraktan bütün bitkileri ve meyveleri yapıp yaratmak
hem bir tek sudan bütün hayvanları yaratmak
hem basit bir yemekten vücudun bütün azalarını yaratmak ancak Cenab-ı ALLAH'ın kudretini mahsustur. Diğer yandan
her şeyi bir tek şey yapmak
yani canlıların yediği envai çeşit yiyeceklerden bir tek et ve kemik yaratmak
basit bir cild dokumak
yine
Cenab-ı ALLAH'a mahsus bir mühürdür. Bir ağacın binlerce meyveye kaynaklık etmesi bu hakikate işaret olmalıdır.
Kur'ân'da Cenab-ı ALLAH'ın incire ve zeytine yemin etmesinin
hikmeti iseCenab-ı ALLAH'ın bütün dikkatleri incir ve zeytin üzerine çekmeyi murad edişi
incirin ve zeytinin bir tefekkür abidesi olarak yaratılıyor oluşu
keza incirin ve zeytinin insanlık için bir çok faydayı barındırıyor oluşu olabilir. Ne var ki Kur'ân'da sadece incir ve zeytin değil; başka meyvelerin ve hayvan cinslerinin de adları geçiyor. Diğer yandan
bütün meyvelerin insanlık için birden fazla hikmeti ve faydası
elbette vardır. Öyleysediğer bütün meyveleri temsilen incir ve zeytin birer örnek olarak seçilmiş ve insanlığın ortak aklı tüm meyveler üzerine çekilmiş olduğu düşünülebilir.
Esas olan bütün meyveleri ALLAH'ın yarattığını düşünmekzikri
fikri ve şükrü asla ihmal etmemektir. ALLAH'ın Kur'ân'da adıyla bahsettiği meyveleri birer tefekkür vesilesi yaparak
bütün meyvelerdeki harika rahmet lütuflarını görüp okumak ve ALLAH'ın şefkatinin büyüklüğünü
merhametini ve
iltifatını teslim etmektir.
Ona olan kulluğumuzu unutmamaktır