Son Şahitler 2.Cild s. 415
İHSAN ÇALIŞKAN
l933'te Emirdağ'da dünyaya geldi. Çalışkan hânedanından Osman Çalışkan'ın oğludur.
"Ben Hazret-i Ali'nin neslinden geliyorum"
"Babam bir gece Risale-i Nurları elle çoğaltırken aklına şöyle bir husus geliyor: 'Üstadın Ehl-i Beytten olması gerekir. Halbuki Üstad Şarktan geldi. Bu nasıl olur acaba?'
"Sabahleyin dükkâna giderken Üstadın kapısında üç-beş kişiyi görüyor. Gidiyor, hemen ilgileniyor. Üstad, babamı görünce, mangalı veriyor, 'karşı fırından ateş al, buraya getir' diyor. Babam ateşi götürdükten sonra Üstad diyor ki: 'Kardeşim Osman, ben de seni çağırtacaktım. Çünkü ben Hazret-i Ali'nin (r.a.) neslinden geliyorum.'
"Böylece babamın aklına gelen suali Üstad cevaplamış oluyor.
"Sen her zaman ziyaretime gelmek mecburiyetindesin"
"Üstad bayramlardan önce kapıya, 'Rahatsızım, kabul edemiyorum. Ben sizlere dua ediyorum, sizler de bana dua edin, bayramınızı tebrik ederim' şeklinde bir yazı astırırdı. Bundan dolayı babam, dedi-kodu olmaması için ilk bayram günü Üstadı ziyarete gitmemiş.
"İkinci gün Üstad babamı çağırtarak, 'Kardeşim Osman, bayram ziyaretime dün neden gelmedin? Sen beni her zaman ziyaret etmek mecburiyetindesin. Seni hânenin büyüğü olarak kabul ediyorum. Kapımın önüne bir tabur asker koysalar, istediğimi istediğim an içeri alır, istediğim an çıkarırım: hiç kimse hissetmez.'
"Bundan sonra babam her bayram, mübarek günlerde ve Üstadın rahatsız olduğu zamanlarda ilk ziyareti yapardı.
"Ceylan ve Halil'in mânevî kazançlarına ortaksın"
"Ağabeyim Halil ile Mehmed Amcamın oğlu Ceylan Çalışkan devamlı Üstadın hizmetinde bulunuyorlardı. Ben ise babamın yanında çalışıyordum. Üstad birgün bana şöyle buyurdu:
"Kardeşim İhsan, seni dünyaya veriyorum. Eğer seni dünyaya vermeseydim, Halil ile Ceylan'ı alamazdım, o zaman da onlar Nurun hizmetini yapamazlardı. Bunun için sen Ceylan ve Halil'in mânevî kazançlarına ortak oluyorsun.'