İslam âlimleri yurtta ikamet etmenin, yeme ve giyinme gibi ihtiyatla hareket edilmesi lazım gelen hususlardan olduğunu bildirmişlerdir.
Talebe her yurtta ikamet etmemeli. Yurtlardan bânîleri takvaya daha yakın olanları imkanı ölçüsünde seçmeye çalışmalıdır. demişlerdir. İkamet edeceği yurdun helal para ile, rıza-i İlâhî'yi tahsil için yapılmış olduğuna ticârî bir maksatla yapılmış olmadığına dikkat etmelidir. Talebe Allah'ın rızasına kavuşturan ilimleri öğrendiği, feyz aldığı, acı tatlı hatıralarının geçtiği, hayatının en verimli zamanında ikamet ettiği sebebi felah-ı olan yurdunu Aile ocağından daha fazla sevmelidir. Oradaki eşyayı şahsi eşyası gibi korumalı, tahsilini tamamlayıp ayrıldıktan sonra bile oradan aldığı ruhu devamlı üzerinde taşıyıp kaldığı yurdu unutmamalı. Her fırsatta ziyaret edip alakadar olmalıdır.
Ayrıca talebe ilminde başarılı olması için dersini de cân-ı gönülden sevmeli, herşeyden alakasını keserek bütün himmet ve gayretini dersine vermelidir. Zira böyle olmadıkça muvaffakiyyet mümkün değildir.
العلم لا يعطيك بعضه حتى تعطيه كلك
"Sen her şeyini ilme vermedikçe o sana bir cüz'ünü bile vermez" buyurmuşlardır. Talebe okuduğu dersi kalbi, kalıbı ve ruhu ile sevmelidir ki başarıya ulaşsın. "Bana ihtiyaç yok" "Benden bu kadar" düşüncesi ile ders okumak sevgiyi azaltır, muvaffakiyeti düşürür.
En değerli şey olan ilim ve ona götüren ders, en çok sevilmeye layıktır.
Kursu ve dersİ sevmek
Alıntı
