Rabi bin Heysem anlatıyor: "Kişi ölmeden önce neye düşkünse onunla meşgul olur ve ruhunu öylece teslim eder. Ben bir ara son nefesini veren bir insanın yanında bulunuyordum. Adamın hali güzel değildi. Ben sürekli ona 'La ilahe illallah-Allah'tan başka ilah yoktur' sözünü telkin ederken o para sayar gibi parmaklarıyla oynuyor ve birtakım hesaplar yapıyordu."

Hayatı boyunca kalbini paraya bağlamış adam son nefeste kalbinden parayı atamıyor. Varlık áleminde kendini neyle meşgul ederse, sonsuz áleme doğru yol alırken de kalbi onunla meşgul olur.

İyilikleri ertelememek lazım. Yarın çok geç olabilir. Çünkü kimse beş dakika sonrasının kendisine ne hazırladığını bilemez. Hayat ne kadar gerçekse ölüm de o kadar gerçektir. Peygamberimizin, "Kabirleri ziyaret edin. O size ölümü hatırlatır" emri belleğimize bu gerçeği yerleştirme amacını taşır.

* * *

Bizler nefsimizin arzularını yerine getirmekte çok aceleciyizdir. Çoğu kez helal veya harama bakmadan nefsimizin isteklerine boyun eğeriz. İçimizdeki temiz duygular bizi doğruya yönlendirmek istediğinde bu temiz duyguları basit bir rüşvetle sustururuz. Daha vakit var deriz. Doğru olan, vaktini beklemeden vakti kollamak olmalıdır.