3 sonuçtan 1 ile 3 arası

Konu: Allah bizimledir

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 155.310, Level: 100
    Points: 155.310, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Konyevi Nisa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Co Admin
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    Dünyadan !!
    Mesajlar
    20.631
    Points
    155.310
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    38

    Allah bizimledir


    ALLAH BİZİMLEDİR



    Ne zaman ki Resûl'e verildi "Hicret" izni.

    O gün şereflendirdi "Sıddîk"ın hânesini.



    Buyurdu: (Yâ Ebâ Bekr, bana da, hicret için,

    Rabbimiz tarafından, verildi bugün izin.)


    O, merakla sordu ki: (Ey Resûl-i müctebâ!

    Ben de berâber miyim, sizin ile acabâ?)


    Resûlullah, cevâben buyurdular ki: (Evet.)

    Hazret-i Ebû Bekir, sevindi buna gâyet.



    Ve hattâ bu sevinci oldu ki öyle içten,

    Ağlayıp, gözlerinden yaşlar aktı sevinçten.



    O gece, yanlarına biraz azık aldılar.

    Ve arka pencereden, gizlice ayrıldılar.



    Belli olmasın diye, hem de ayak izleri,

    Parmakları ucunda yürürlerdi ekserî.



    "Hazret-i Ebû Bekir", Resûl'ün çevresinde,

    Yürürdü bir korku ve telâş içerisinde.



    Bir sağa, bir de sola geçerek yürüyordu.

    Bir ileri, bir geri, yer değiştiriyordu.



    Resûlullah sordu ki: (Niçin böyle edersin?

    Bir pervâne misâli, etrâfımda dönersin.)



    Dedi: (Yâ Resûlallah, endîşe ederim ben,

    Ki, size zarar gelir, herhangi bir cihetten.



    Onun için bir sağdan, bir soldan yürüyorum.

    Bir zarar gelecekse, bana gelsin diyorum.)


    Buyurdu ki: (Üzülme, Rabbimiz bizimledir.

    Onlar zarar yapmaya, olamazlar muktedir.)


    Nihâyet mağaraya vardılar selâmetle.

    Ve lâkin Resûlullah yorulmuştu gâyetle.



    Ve hem de nâlinleri koptuğundan o dağda,

    Mübârek ayakları kanadı o arada.



    Mağara kapısına vardılar en nihâyet.

    Sıddîk arz eyledi ki: (Az bana müsâde et.



    Gireyim sizden önce, akrep yılan olmasın.

    Haşerâtın zararı, size hiç dokunmasın.)


    Sonra girdi içeri, Resûl izin verince.

    İçerde büyük küçük, "delikler" gördü nice.



    Gömleğini yırtarak, tıkadı delikleri.

    Lâkin parça bitince, açıkta kaldı biri.



    Ve çıplak ökçesini, koydu açık deliğe.

    Dedi: (Yâ Resûlallah, buyurun içeriye.)


    Girdi Resûl içeri, lâkin çok yorgundular.

    Ebû Bekr'in dizinde bir miktâr uyudular.



    "Sıddîk"ın, ayağını koyduğu o delikten,

    Bir "Yılan", ayağını kuvvetle soktu birden.



    Canı yandı ise de bu acıdan be gâyet,

    Uyanmasınlar diye, etmedi hiç hareket.



    Lâkin gözyaşlarına, mâni olamamıştı.

    Resûl'ün nûr yüzüne, "bir damla" damlamıştı.


    Seni çok Özledim Annem

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 155.310, Level: 100
    Points: 155.310, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Konyevi Nisa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Co Admin
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    Dünyadan !!
    Mesajlar
    20.631
    Points
    155.310
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    38

    Standart Cevap: Allah bizimledir

    KORKMA YÂ EBÂ BEKİR!



    Hazret-i Sıddîk ile Resûlullah, o gece,

    Karanlık mağarada beklediler öylece.



    Sabah, onu gömleksiz görür görmez o Server,

    Buyurdu ki: (Gömleğin ne oldu yâ Ebâ Bekr?)



    Dedi:
    (Yâ Resûlallah, girdiğimde, burada,

    Yılanlar ve akrepler, geziyordu ortada.



    Beni görüp kaçtılar, hepsi deliklerine.

    Gömleğimi yırtarak, tıkadım her birine.)



    Sıddîk'ın ayağını ısırınca o "yılan",

    Gözünden yaş damladı onun ızdırâbından.



    O yaş, Resûlullah'ın düşünce nûr yüzüne,

    Uyanıp, sebebini sorunca kendisine,



    Dedi:
    (Yâ Resûlallah, delikteki bir yılan,

    Isırdı ayağımı, yaş geldi o acıdan.)



    O Server buyurdu ki: (Geri çek ayağını!)

    (Peki!) deyip çekince, gördüler o yılanı.



    Koca bir yılan idi, çok heybetli ve iri.

    Azarladı yılanı Allah ın Peygamberi:



    (
    Ey yılan, korkmaz mısın âlemlerin Rabbinden?

    Hem de utanmaz mısın, O'nun Peygamberinden?



    Eziyyet ediyorsun, sen bu arkadaşıma.

    Izdırâp veriyorsun, bu yâr ve yoldaşıma.)



    Yılan dile gelerek, dedi:
    (Yâ Resûlallah!

    Sen, bütün varlıkların Peygamberisin Vallah.



    Seni seven, sâdece değildir ki insanlar.

    Âşıktır sana kuşlar, karıncalar, yılanlar.



    Ben de "âşık" olmuşum, yüzünüzü görmeye.

    Ve yalnız, bu maksatla girmiştim bu deliğe.



    Bu sıkıntılı yerde, gece gündüz demedim.

    Senelerdir, sabırla yolunuzu bekledim.



    Girdiniz "Güneş" gibi, karanlık mağaraya.

    Sıddîk mâni olunca, kalmadı bende hayâ.



    Yüzünü görmek için, bu suçu işledim ben.

    Özrümü kabûl edip, af buyur beni lütfen.)



    Resûl kabûl buyurdu, yılanın bu özrünü.

    Görebildi böylece, Resûl'ün nûr yüzünü.



    O sırada müşrikler, mağara önüne dek,

    Gelmişlerdi onların izlerini sürerek.



    Lâkin gördüklerinde, o "Örümcek ağı"nı,

    Ve bir güvercinin de, hem "Yuva" yaptığını.



    Dediler:
    (Eğer onlar, girselerdi bu yere,

    Ağ yırtılır, hem yuva bozulurdu bir kere.)




    Onlar, kapı önünde konuşurken bu minvâl,

    Hazret-i Ebû Bekir endîşe etti derhâl.



    Dedi:
    (Yâ Resûlallah, onlardan bir tânesi,

    Eğilip bakmış olsa, burada görür bizi.)



    O Server buyurdu ki:
    (Korkma yâ Ebâ Bekir!

    Korkma ki, Hak teâlâ bizimle berâberdir.)


    Seni çok Özledim Annem

  3. #3
    ***
    DIŞARDA
    Points: 155.310, Level: 100
    Points: 155.310, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Konyevi Nisa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Co Admin
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    Dünyadan !!
    Mesajlar
    20.631
    Points
    155.310
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    38

    Standart Cevap: Allah bizimledir

    MAĞARADA CENNET SUYU



    Peygamber Efendimiz, "Sıddîk" ile böylece,

    Mağarada kaldılar, üç gündüz ve üç gece.



    Sıddîk harâretlenip arzûladı "Serin su".

    Ve hemen arz edince, Resûl'e bu husûsu.



    Buyurdu:
    (Yâ Ebâ Bekr, çıkıver dışarıya.

    Bir ırmak görürsün ki, iç ondan doyasıya.)



    Sıddîk emre uyarak, dışarı çıktı hemen.

    Bir "ırmak" görüverdi orada hakîkaten.



    "Bal"dan tatlı "kar"dan ak, "misk"ten güzel kokardı.

    Mağaranın önünde, gürül gürül akardı.



    İçti Sıddîk-ı ekber, o "Su"dan doya doya.

    Döndü ferahlanarak, tekrâr o mağaraya.



    Dedi:
    (Yâ Resûlallah, dağ başında bu ırmak,

    Nasıl böyle akar ki, ederim bunu merak.)



    Buyurdu:
    (Harâretten, vaktâ ki yandı için.

    Hak teâlâ yarattı bu suyu senin için.)



    Hazret-i Ebû Bekir sevindi gâyet buna.

    Dedi ki:
    (Anam babam, fedâ olsun yoluna.



    Hak teâlâ katında, acabâ bu günâhkâr,

    Ebû Bekr'in kıymeti, var mıdır ki bu kadar,



    Bu güzel, serin suyu, Mekke'nin bir dağında,

    Akıttı benim için, misk-ü anber tadında?)



    Cevâben buyurdu ki:
    (Evet yâ Ebâ Bekir!

    Hak katında kıymetin, daha da ziyâdedir.)



    Hazret-i Ebû Bekir, yine o mağarada,

    Bir "kuşcağız" gördü ki, dururdu hep tavanda.



    Ne yer, ne de içerdi, dururdu aynı minvâl.

    Çok tuhafına gitti, ondaki bu garip hâl.



    Düşündü ki: "Bir cânlı, nasıl yaşar yemeden?"

    O esnâda Cebrâil oraya geldi hemen.



    Resûl vâsıtasıyla buyuruldu ki ona:

    (Merak ettiğin şeyi, suâl et o hayvana.)



    Hazret-i Ebû Bekir, etti ki kuşa suâl:

    (Ne yer, ne de içersin, nedir bu sendeki hâl?)



    O zaman kuş söyledi, sırrını Ebû Bekr'e.

    Dedi ki:
    (Bu esrârı. size derim ilk kere.



    Yarattı Hak teâlâ. bin yıl önce beni hem.

    Sâdece "iki söz"dür, benim yemem ve içmem.



    Acıkınca, birini söylerim, doyar karnım.

    Susayıp, öbürünü söyleyince kanarım.)



    Buyurdu:
    (Ey kuşcağız, bu ne acâyip şeydir.

    Seni böyle doyuran, kandıran sözler nedir?)




    Dedi ki:
    (Hak teâlâ, herşeye kâdir elbet.

    O, her türlü doyurur, O'nundur güç ve kuvvet.



    Doyurur beni dahî, "iki kelime" ile.

    Bunlar dahî bâhusûs, ilgilidir seninle.



    Sana buğz edenlere lânet eder, doyarım.

    Seni çok sevenlere duâ eder, kanarım.
    )


    Seni çok Özledim Annem

Benzer Konular

  1. Allah Sevgisi Ve Allah Korkusu Beraber Nasıl Olur?
    By SiLa in forum Allah (c.c) Hazretleri
    Cevaplar: 2
    Son Mesaj: 04.07.09, 13:32
  2. Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 27.11.08, 19:49
  3. Cevaplar: 3
    Son Mesaj: 17.10.08, 23:15
  4. Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 04.07.08, 14:23

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •