4 sonuçtan 1 ile 4 arası

Konu: Kul Hakkı

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 18.536, Level: 86
    Points: 18.536, Level: 86
    Level completed: 38%,
    Points required for next Level: 314
    Level completed: 38%, Points required for next Level: 314
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    İslam-Gülü - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    sendenim
    Mesajlar
    2.745
    Points
    18.536
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    20

    Standart Kul Hakkı


    Kul Hakkı
    - Efendim, çok hassas ve hesabı da çetin olduğu hâlde kul hakkına pek dikkat edilmiyor. Bu hususta neler söylemek istersiniz?
    - Hak katında afva mazhar olmayan hususlardan biri şirk, biri de kul hakkıdır. Cenâb-ı Hak, kulunun dağlar kadar günâhını bağışlarken, kul hakkını afvının dışında tutmakta ve bu husustaki bağışlamayı, ancak kulların birbirlerinin haklarına riâyet ederek aralarında helâlleşmeleri şartıyla tecellî ettirmektedir. Onun için Hak yolunun samîmî ve muttakî yolcuları, bir ömür kul hakkı hassasiyeti içinde yaşamışlar ve üzerlerine en ufak bir tozun dahî sıçramamasına dikkat etmişlerdir.
    - Efendim, meselâ nasıl bir hassasiyet göstermişler ve neler yapmışlardır?
    - Bu hususta gönülleri istikâmetlendirici pek çok güzel rivâyetler vardır. Birkaç misâl kabîlinden hatırıma gelenleri zikredeyim:
    Rivayet göre Abdullah bin Mübârek'in çok kıymetli bir atı vardı. Bir yolculuğu esnâsında öğle namazı vaktinin girmesi üzerine atını salıvererek namazını kıldı. Ancak bu sırada at, bir köyün devlete ait merasına girerek otlamaya başladı. Bunun üzerine İbn-i Mübârek, o ata binmekten vazgeçti.
    Bir başka misâl şöyle:
    Ebu Hamdun Kassar, can çekişen bir dostunun yanında bulunuyordu. Adam vefat eder etmez, yanmakta olan lambaya üfleyip söndürdü. Kendisine:
    "-Ey Hamdun, bu karanlıkta lambayı niçin söndürdün?" dediler.
    O da şu cevâbı verdi:
    "-Lamba ve onun içindeki yağ şimdiye kadar vefât eden zâta aitti. Şimdiden sonra ise vârislerinin hakkıdır..."
    Bir başka misâlde de Ebu Süleyman Havvas başından geçen bir hâli şöyle anlatıyor:
    Birgün merkebe binmiştim. Sinekler eziyet veriyor, onun için hayvancağız başını durmadan eğiyordu. Ben de, yoldan kalmamak için habire elimdeki deynekle ona vuruyordum. Nihayet merkep kafasını kaldırdı. Lisân-ı hâl ile şöyle dedi:
    "-Şimdi vur bakalım. Vur ama, hiç şüphe etme ki, bu dayak yarın senin başına inecektir!.."
    - Efendim, herhâlde önemli olan, bu kıssalardan gerekli dersi çıkarıp ona göre kendimizi istikametlendirmektir.
    - Elbette!.. Ancak ilk suâlinizde de belirttiğiniz gibi esefle ifade etmek gerekir ki, kul hakkı mes'elesi son derece ehemmiyetli olmasına rağmen günümüzde en az riâyet edilen bir husus hâline gelmiştir. Oysa Âlemlerin Efendisi'nin, son demlerinde ashâbına:
    "Kimin üzerimde hakkı varsa gelsin alsın!" buyurarak, âhirete hicret ânında dahî kul hakkını düşünmesinin hikmet ve sırrı, bütün âleme pek manidar bir mesajdır.


    Böyle yüce mesajlarla olgunlaşan ashabın büyüklerinden üçüncü halîfe Hazret-i Osmân'ın yanlışlıkla kulağını çektiği ve hatâsını anladığında da yanına çağırdığı kölesine:
    "-Sen de benim kulağımı çek!" diye kulağını çektirmesi, hattâ kölenin hafif davranması üzerine:
    "-Ben daha sert çekmiştim; biraz daha sert çek de beni âhıret vebâlinden kurtar!" demesi, buna mukâbil kölenin de:
    "-Ey halîfe! Daha fazla çekersem bu sefer ben size borçlu olurum!" şeklinde cevap vermesi, neticede karşılıklı helâlleşmeleri pek ibretlidir.
    Diğer taraftan Fâtih'in yanlışlıkla kolunu kestirdiği hıristiyan mîmâr ile muhâkeme sonunda kendi kolunun da kesilmesi için uzatması, bu fazîlet karşısında da mîmârın kısas şikâyetinden vazgeçip diyet alması da, kul hakkına riâyetin şâheser nümûneleridir.
    - Efendim, kul hakkının çerçevesi nedir? Bu hak, sadece bir şahsın bir başkasının malını alması ve onu iade etmemesi durumunda mı gerçekleşir; manevî ihlâller de kul hakkına girer mi? Daha doğrusu kul hakkı deyince ne anlamalıyız?
    - Kanaatimce kul hakkının oluştuğu en mühim nokta burası; yâni yapılan ihlâlin kul hakkı olarak görülüp görülmemesidir. Dolayısıyla bu mevzuda en önemli hususlardan biri de, kul hakkına nelerin girip girmeyeceğinin bilinmesidir. Günlük hâdiseler çerçevesinde pek çoklarına normal gibi gelen o kadar mes'eleler var ki, aslında hepsi de birer kul hakkı mes'elesi içindedir. En basitinden yoğun trafik akışının olduğu yerlerde uyanıklık adına pek çok sürücüyü gerek zor durumda bırakmak, gerek birtakım ihlâllerle sırf kendini düşünmek, zaman zaman nice facialara yol açmaktadır ki, bunlar da hesabı verilemeyecek en çetin kul haklarındandır. Aynı şekilde yemek kokusu ile komşuya eziyet etmek de böyledir. Dolayısıyla kul hakkını, sadece müşahhas bir şekilde bir başkasının malını çalmak veya gasp etmek olarak anlamamalı, davranış ve muâmelelerimizde birtakım bencillikler yapmak sûretiyle başkalarının hakkını çiğnemenin de kul hakkına girdiğini bilmelidir. Yâni maddî olarak zâhiren kul hakkına girmekle, mânevî olarak kul hakkına girmek arasında pek fark yoktur. Bilâkis mânevî kul haklarının hesâbı daha ağırdır. Meselâ talebesini yetiştirmek husûsunda ihmalkâr davranan bir hocaefendi veya öğretmen, talebesinin enerjisini ve zamanını zayi edip bir insan israfına sebep olduğu için üzerine kul hakkı almıştır.


    - Efendim, o hâlde kul hakkı çok şümûllü bir mes'ele!..
    - Evet. Hassas bir şekilde düşünülürse kul hakkının şümûlü o derecede geniştir ki, bir müslümanın yüzüne haksız yere sert sert bakmak bile bir kul hakkı ihlâlidir. Bunun yanında aleyhte konuşmak ve benzeri şekilde ölülerin hukûkuna tecâvüzden de kaçınmak gerekir. Yine haksız yere birisine karşı söz veya yazıyla tecâvüzde bulunmak da, o kendini müdâfaa edemeyecek bir mevkîde olduğu için daha büyük bir vebâli mûcibdir. Dolayısıyla bir sözü söylerken bile onun kalbe saplanacak bir bıçak gibi mi, yoksa yürekleri şefkatle saracak bir kucak gibi mi olduğuna dikkat etmelidir. Zîrâ Hazret-i Peygamber -sallâllâhü aleyhi ve sellem- şöyle buyurur:
    "Özür dilemek gereken bir sözü konuşma!" (İbn-i Mâce, Zühd, 15)
    - Efendim, kul hakkı hususunda ne tavsıye edersiniz?
    - Kul hakkı mânevî ise helâlleşmek, maddî ise onu iade etmek gerekir. Yâni kul hakkını âhırete bırakmamalıdır. Nitekim Hazret-i Peygamber -sallâllâhü aleyhi ve sellem-'in tatbikatı da böyledir. O, önüne borçlu, yâni üzerinde kul hakkı bulunan bir cenaze getirildiğinde onun namazını kıldırmaz, ancak borcu ödendiği takdirde imamete geçerdi. Ebû Katâde -radıyallâhu anh- anlatıyor:
    Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem-'e, namazını kıldırıvermesi için bir adam(ın cenâzesi) getirildi. Ancak -sallâllâhü aleyhi ve sellem- Efendimiz:
    "-Onun üzerinde borç var, arkadaşınızın namazını siz kılın!" buyurdu.
    Ben:
    "-(Borç) benim üzerime olsun, ey Allah'ın Resülü" dedim.
    "-Sadâkatle mi ?" dedi.
    "-Sadâkatle!" dedim.
    Bunun üzerine cenazenin namazını kıldı. (Tirmizi, Cenâiz, 69; Nesâi, Cenâiz, 67)
    - Efendim, bu güzel sohbetinizden dolayı teşekkürlerimizi arz ederiz.
    - Ben de teşekkür ederim.


    Osman Nuri Topbaş
    Elif olmak zordur
    Çünkü elif olmak
    Yuvarlak bir dünyada dik durmanın
    Dik ve önde
    Belki acıyla
    Ama vazgeçmeden durmanın
    Dünya ne kadar dönerse dönsün
    Olduğu yerde kalmanın adıdır elif olmak
    Kaç silah varsa elife çevrilir
    Elif hep olduğu yerdedir
    Silahlar patladığında ilk vurulan eliftir
    Zordur elif olmak
    Elif olmak hep vurulmaktır
    Elif olmak yalnızca elif olmaktır
    Ne B, ne T, ne S
    Elif
    Yalnızca elif
    Elif demeden hiçbir şey denilemez
    Ben elif dedim
    Artık her şeyi söyleyebilirim...

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 4.816, Level: 44
    Points: 4.816, Level: 44
    Level completed: 33%,
    Points required for next Level: 134
    Level completed: 33%, Points required for next Level: 134
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    sonsuznur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Banned
    Üyelik tarihi
    Jan 2009
    Mesajlar
    58
    Points
    4.816
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    0

    Standart Cevap: Kul Hakkı

    Allah razı olsun çok hassas konuya parmak bastın......Allah kul hakkıyla Ahirete gitmemezi nasip etmesin......

  3. #3
    NuR_
    NuR_ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart Cevap: Kul Hakkı

    Allah kimsenin kul hakkiyla gitmemesini nasip etsin.

  4. #4
    ***
    DIŞARDA
    Points: 60.713, Level: 100
    Points: 60.713, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    ArzuNur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Mesajlar
    9.488
    Points
    60.713
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    27

    Standart Cevap: Kul Hakkı

    Amin inş...

    Emeğine sağlık Dua kardeşim Allah(c.c) razı olsun...

    Allah ile olduktan sonra ölüm de, ömür de hoştur...




Benzer Konular

  1. Göz Hakkı
    By BaRLa in forum Bediüzzamanla Öyküler
    Cevaplar: 3
    Son Mesaj: 22.09.09, 14:36
  2. Kul hakkı nedir?
    By Konyevi Nisa in forum Muhtelif
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 29.08.08, 10:20
  3. Kul hakkı ve gıybet
    By SiLa in forum İslam Hakları
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 24.08.08, 18:08
  4. Ana Hakkı
    By SiLa in forum Sahabeden Ve Evliyaullahtan
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 04.07.08, 16:39
  5. Kul hakkı
    By Kartal__13 in forum Ahlak Bilgileri
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 16.06.08, 20:20

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •