Tahsil Hayatı
Süleyman Efendi, ilk tahsilini kendi memleketindeki Rüştiye Mektebinde yaptıktan sonra bir müddet babasının da müderrislik yaptığı Satırlı Medresesinde ilim tahsil etmiştir. Daha sonra babası Osman Efendi, oğlunu yüksek tahsil yapması için İstanbul’a göndermiş ve ona şu nasihatlerde bulunmuştur: - İstanbul’da parasız kalmak, ahirette imansız kalmak gibi zordur. Onun için iktisatlı ol, on kuruşa alacağın bir şeyi beş kuruşa almaya gayret et. - Usul-ü fıkıh ilmine iyi çalışırsan dininde kuvvetli olursun. - Mantık ilminde iyi çalışırsan ilminde kuvvetli olursun…
Süleyman Efendi evvela Fatih Camii dersiamlarından Bafralı Ahmed Hamdi Efendinin yanında “ulûm-u aliye” olarak isimlendirilen sarf, nahiv, belağat, mantık ve münazara gibi ilimleri ve “ulûm-u liye” denilen tefsir, hadis, fıkıh ve bu ilimlerin usullerini tahsil ederek birincilikle hocasından iczetnamesini (diploma) almıştır. (1916) Süleyman Efendi derslere olan iştiyakı ve üstün zekasıyla hemen dikkatleri üzerine çekmiş ve medrese

muhitlerinde kendi hakkında “yetişirse iyi bir âlim olacak” görüşü yaygınlaşmıştır.
Süleyman Efendi, Ahmed Hamdi Efendi’den icazet aldıktan sonra Darü’l-Hilafeti’l-Aliyye Medresesi kısm-ı âli (İlahiyat Fakültesi) bölümüne kayıt yaptırmış, daha önce yapmış olduğu medrese tahsilinden dolayı buraya üçüncü sınıftan başlamış ve iki yıl sonra da mezun olmuştur.
Üstün başarı ile üniversite tahsilini bitiren Süleyman Efendi günümüz ifadesiyle akademik kariyer yapmak için Süleymaniye Medresesi’ne bağlı “Medrestü’l-Mütehassisîn”e (yüksek lisans-doktora) kaydolmuştur. Bu okulun tefsir ve hadis, fıkıh, kelam ve hikmet, edebiyat olmak üzere dört bölümü vardır. O bu bölümlerden tefsir ve hadisi seçmiştir. Süleyman Efendi buradaki tahsilinin ilk iki yılını tamamladıktan sonra “İstanbul Müderrisliği Ruusu” unvanını almıştır. (1918) 27 Mayıs 1919 yılında ise Medrestü’l-Mütehassisîn’in tefsir ve hadis bölümünü birincilikle bitirmiştir.

Süleyman Efendi‘nin Medrestü’l-Mütehassisîn’de okuduğu dersler ve aldığı notlar şunlardır:

  • Tefsir-i Şerif 10
  • Usul-i Hadis ve Nakd-i Rical 10
  • Hadis-i Şerif 10
  • Tabakat-ı Kurra ve Müfessirîn 10
  • Risale (tez) 9.2+


Ayrıca Süleyman Efendi Tanzimat’tan sonra ilk defa açılan ve bugün Hukuk Fakültesi karşılığında olan “Medresetü’l-Kuzat”ı birincilikle kazanmış ve burada Roma Hukuku, Sakk-ı Şer’î, Ticaret-i Berriyye Hukuku, Ticaret-i Bahriye Hukuku, Hukuk-u Düvel gibi dersleri başarıyla okuyarak mezun olmuştur. Hatta o bu okulu birincilikle kazandığını telgrafla babasına bildirmiş ancak babası hüküm verme konumundaki insanların büyük bir mesuliyet altında olduklarını ve adaleti gerçekleştiremeyenlerin ise cehennemlik olacaklarını bildiren hadisler ışığında oğluna şu cevabı göndermiştir: “Süleyman! Ben seni cehenneme göndermek için İstanbul’a yollamadım.” Bunun üzerine Süleyman Efendi babasına bir mektup yazmış ve mektubunda kendi maksadının hakimlik yapmayıp zamanının bütün din ilimlerinde en zirve noktaya çıkmak istediğini dile getirmiştir. Nitekim daha sonraki hayatına bakıldığında da onun hakimlik yapmadığı görülecektir. Bu şekilde Süleyman Efendi, yüksek tahsilini ve akademik kariyerini de üstün bir başarıyla tamamlayarak devrinin seçkin alimleri arasına girmiştir.