Resulullah (sav):
Kim namazın ardından 33er kere Sübhanallah,
Elhamdülillah, Allahu Ekber derse affolunur,buyuruyor.
Saatine baktı ve Eyvah! Akşam namazına 10 dakika kalmış,diyerek
hemen abdest almak için lavaboya doğru yöneldi.
Abdestini aldı, seccadesini serdi ve hızlıca namazını kıldıktan sonra seccadesiyi
apar topar toplayarak dolabın üst rafına koydu.
Akşam ezanı neredeyse okunmak üzereydi.
Şimdi namazını bu saate bıraktığı için üzülmeli miydi?
Yoksa son anda dahi olsa namazını kıldığı için sevinmeli miydi?
Tam olarak karar veremedi. Namazdan sonra tesbih çekmek ise aklına dahi gelmemişti...
Bu olayı belki çoğumuz yaşıyoruz.
Namazlarımızı adabıyla, cemaatle kılamıyoruz.
Belki namazımızı vaktin son dakikalarına sıkıştırıyoruz, belki de
(Allah(cc) muhafaza etsin) kılmayı unutuyoruz (!).
Allah(cc) ve Rasulünün hassasiyetle üzerinde durduğu namaz konusunda
böyle tembel davranırken namaz tesbihatını yapmak belki de
aklımızın ucundan bile geçmiyor.
Bakın Peygamber Efendimiz (sav), namaz tesbihatı konusunda
bizleri nasıl uyarıyor:
Kim her namazın peşinden otuz üç defa
Allah(cc)ı tesbih eder (Subhanallah),
otuz üç defa Allah(cc)a hamd eder (Elhamdülillah)
ve otuz üç defa da Allah(cc)ı tekbir eder
(Allah(cc)üekber), yüzü tamamlamak için de:
Lâ ilâhe illallahu vahdehu lâ şerike leh,
lehülmülkü ve lehülhamdu
ve hüve ala külli şeyin kadîr
derse, hata ve günahları deniz köpüğü kadar çok olsa bile bağışlanır.
(Müslim)
Tesbihatları unutmayalım
Camilerimizde cemaatle topluca tesbihat yapılmakta.
Camiye gittiğimizde tesbihatı da mutlaka yapalım.
Bununla birlikte tek başımıza kıldığımız namazlardan sonra da tesbihatı
kesinlikle ihmal etmemeye çalışalım.
Bunu kendimize bir fıtrat olarak kazandıralım.
Hem Efendimiz (sav)in verdiği müjdeyi hatırlasanıza:
günahları deniz köpüğü kadar çok olsa bile bağışlanır
Bu müjdeye nail olmak istemez misiniz?